Mesajı Okuyun
Old 19-03-2008, 10:50   #2
Av.Nazlı Yolaç

 
Varsayılan

Değerli meslekdaşım,
bu sorularınıza siz cevap bulamadığınız gibi, aslında cevabın olduğunu da sanmıyorum. Burada en doğru yöntem cari ilişkide alacaklı olan ve alacağına haciz konmuş olan kişinin haczin kalktığına dair yazı getirmesidir. Aksi takdirde bu haczin kalktığı bilgisi icra dairesi tarafından teyit edilmediği sürece varsayımla haczi sona erdirilemez. Tapuya konulan haciz için kalktı yazısı gelmezse 20 yıl bile geçse tapu memuru resen silmiyor haczi.

Eskiden çalıştığım, perakende sektöründeki büyük bir şirkette 89lar hukuk servisinin işinin önemli bir bölümünü oluşrtuyordu. Hacizlerin takibi, sırası vs. Şöyle bir yöntem izleniyordu. Bir önceki haczin kalktığına dair yazı gelince sonraki hacze geçiliyordu. Eğer icradan yazı gelmemişse, sırası gelen icraya ya doğrudan biz soruyorduk haczin devam edip etmediğini ve dosyaya para gönderebilir hale geldiğimizi bu nedenle haczin devam ettiği teyit edilirse para gönderilebileceğini bildiriyorduk ya da sonraki hacizden veya bizden alacaklı olandan bir talep gelince haciz kalktı yazısı isteniyor onlar da getiremiyorsa, (Türkiyenin dört bir yerinden haciz gelebiliyordu, uzaktaki icralardan kendileri de yazı getirmeyebiliyordu.) Biz yazı ile haczin devam edip etmediğini soruyorduk, buna gelen cevaba göre işlem yapıyor ve sıraları belirliyorduk.
Sanırım en doğru yöntem de budur 89 uygulamasında,
Kolay gelsin.