Mesajı Okuyun
Old 02-03-2005, 02:09   #43
Gemici

 
Varsayılan

Sayın Adil Giray Çelik sitede anonim olarak yazanlara kızdığı zaman kendisini biraz alıngan olarak görmüştüm.

Alıntı:
Sayın Avukatlar (Not:Mesleğimi ve meslektaşlarımı insafsızca karaladığınız için sizlere meslektaşlarım diyemiyorum.)

Cümlesini görünce Sayın Çelik’e hak vermemek elde değil.

Kimliğini açıklamak gereksinimini bile görmeden, iyi kötü, genç yaşlı, tartışmaya katılmış veya katılmamış, yenilikçi veya tutucu demeden bütün avukatları aynı kefeye koyan, tartışmaya katılan diğer kimselere akıl veren, tartışmayı doğru bir yörüngeye oturtacağına çığırından çıkarmaya çalışan birisini ciddiye alabilmem için, mesleğinin ne olduğunu bilmek isterim.

Fikirlere fikirle karşılık vereceğine kişileri, özellikle avukatları camia olarak karşısına alan kimse umarım gerçekte hakim veya savcı değildir.

Sayın B.Hakalmaz’a, özellikle Almanyadaki uygulamayı araştırıp, kaba hatları ile Türkiyedeki uygulamaya aşağı yukarı uygun olduğunu gördükten sonra, bir dereceye kadar hak veriyorum.

Elde edebildiğim bilgilere göre Almanyanın sadece bir eyaletinde savcı ve hakimler nöbetçi oldukları tatil günlerinde, günde bir saat bürolarında telefon başında bulunuyor. Diğer zamanlarda telefonla ulaşılabilir olmaları yeterli. Diğer eyaletlerde savcı ve hakimlerin nöbetçi olduklarında muhakkak bürolarında bulunabileceklerine dair bir kayda rastlamadım.

Savcı ve hakimlerimiz, avukatlardan gelen tenkidleri ciddiye alıp ona göre gerekçeli bir cevap verirlerse birçok anlaşmazlık çığırından çıkmadan zamanında çözülür düşüncesindeyim.

Bütün mesele her üç meslek gurubunun’da yargının ve hukuk sisteminin bir parçası olduğu gerçeğini kavramasında zannedersem.

Saygılarımla