Mesajı Okuyun
Old 01-03-2008, 11:11   #11
Kemal Yıldırım

 
İnceleme

YARGITAY CEZA GENEL KURULU
2007/16-34 E., 2007/37 K., 20.0.2.2007 K.T.


ÖZET: Nafaka hükmüne uymama eylemi nedeniyle icra ceza mahkemesinde yargılama yapılırken, kabahatin unsurlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi, kabahat tarihinin saptanması, şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve sair hususların açıklığa kavuşturulabilmesi için icra takip dosyası aslının getirtilerek belirtilen hususların incelenip tutanağa geçirilmesi veya takip dosyasının gerekli bölümlerinin onaylı örneklerinin dava dosyası içine konulması şarttır.


(2004 S. K. m. 344) (5252 S. K. m. 7, 9) (5237 S. K. m. 7) (5326 S. K. m. 24) (5271 S. K. m. 309)

Dava: Hüseyin Y.....'in nafaka borcunu ödememe eyleminden İİY'nın 5358 sayılı Yasa ile değişik 344/1. maddesi uyarınca nafaka borcunu yerine getirinceye kadar ve 3 ayı geçmemek üzere tazyik hapsi ile cezalandırılmasına ilişkin Bolu 1. İcra Ceza Mahkemesinden verilen 15.06.2005 gün ve 108-441 sayılı kararın yasa yoluna başvurulmaksızın kesinleşmesinden sonra Adalet Bakanı'nın yasa yararına bozma isteminde bulunması üzerine,

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 18.12.2006 gün ve 825-8044 sayı ile;

<Dosya kapsamına göre, suç tarihinden sonra, 1 Haziran 2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un 5349 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile değişik 7. maddesinin 1. fıkrası ile <Kanunlarda hafif hapis veya hafif para cezası olarak öngörülen yaptırımlar idari para cezasına dönüştürülmüştür.......>, yine 1 Haziran 2005 tarihinde kabul edilip aynı gün Mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair 5358 sayılı Kanun'un 15.maddesi ile İİK'nun 344. maddesindeki eylemin müeyyidesi 3 aya kadar tazyik hapsine dönüştürülmüştür. Ancak 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 7. maddesi göz önünde tutulduğunda 5349 sayılı Yasa ile değişik 5252 sayılı Kanun'un 7. maddesi sanığın lehine olduğundan aynı maddenin 1. fıkra 1. cümlesi ve 5326 sayılı Kabahatler Yasası'nın 24. ve 5252 sayılı Yasanın 9/3. maddelerine göre müeyyidenin İcra Mahkemesince idari para cezası olarak belirlenmesi gerekir.

Bu nedenle Yargıtay C.Başsavcılığının yazılı emre atfen düzenlediği tebliğname yerinde görülmekle ve kanuna aykırılığın giderilmesinin de başkaca çözümünün mümkün bulunmadığı anlaşılmakla, uygulamada birliğin sağlanması amacıyla Bolu 1.İcra Mahkemesinin 15.06.2005 gün ve 2005/108-441 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca bozulmasına> karar vermiştir.

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 01.02.2007 gün ve 6393 sayı ile;

<1- Karara dayanak olan Bolu 2. İcra Müdürlüğünün 2004/3626 esas sayılı takip dosyasının aslı veya onaylı örneği dava dosyası içerisinde bulunmamaktadır. Yapılan yargılama sırasında icra dosyası getirtilmemiş ve ayrıntıları tutanaklara geçirilmek suretiyle incelenmemiştir.

Bu nedenle, Yüksek Dairece yasa yararına bozma istemi konusunda öncelikle icra dosyasının aslı veya onaylı örneğinin getirtilmesi ve yapılacak inceleme sonucuna göre bir karar verilmesi veya söz konusu eksiklik nedeniyle istem konusunda bu aşamada bir karar verilmesi mümkün bulunmadığından (noksanlığın giderilmesinin sağlanması için) yasa yararına bozma isteminin reddine (geri çevrilmesine) karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesinin yasaya aykırı olduğu kanaatine ulaşılmıştır.

2- Ayrıca, yasa yararına bozma isteminin davanın esasını çözümleyen bir karara ilişkin olması, bozma nedeninin daha hafif bir ceza verilmesini gerektirmesi nedeniyle yasa yararına bozma isteminin kabulü ile yerel mahkeme kararının bozulmasını takiben idari para cezasına da Yargıtay Dairesince doğrudan hükmedilmesi zorunludur.> görüşü ile itiraz ederek, Özel Daire kararının kaldırılmasını, icra dosyasının aslı veya onaylı bir örneğinin getirtilmesi ve yapılacak inceleme sonucuna göre bir karar verilmesi veya söz konusu eksiklik nedeniyle yasa yararına bozma isteminin reddine (geri çevrilmesine) karar verilmesi için dosyanın Özel Daireye gönderilmesine karar verilmesini istemiştir.

Dosya Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilmekle Ceza Genel Kurulu'nca okundu, gereği konuşulup düşünüldü.

Türk Milleti Adına

Ceza Genel Kurulu Kararı

1) Yargıtay 16. Hukuk Dairesi ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nca çözümü gereken hukuki ihtilaflar;

A) Nafaka hükmüne uymama eyleminden dolayı verilen ceza kararının yasa yararına bozulması istendiğinde, ilgili icra takip dosyasının aslı veya onaylı suretlerinin Yargıtay'ca getirtilerek incelenmesinin gerekip gerekmediği,

B) Tazyik hapsine ilişkin bir kararın, idari para cezası verilmesi gerektiğinden bahisle yasa yararına bozulması halinde, bu yeni cezaya Yargıtay'ın mı yoksa icra ceza mahkemesinin mi karar vermesi gerektiği hususlarına ilişkindir.

2) Genel Kurul'ca yapılan değerlendirmede;

A) Nafaka hükmüne uymama eylemi nedeniyle icra ceza mahkemesinde yargılama yapılırken, kabahatin unsurlarının oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi, kabahat tarihinin saptanması, şikayetin süresinde yapılıp yapılmadığının belirlenmesi ve sair hususların açıklığa kavuşturulabilmesi için icra takip dosyası aslının getirtilerek belirtilen hususların incelenip tutanağa geçirilmesi veya takip dosyasının gerekli bölümlerinin onaylı örneklerinin dava dosyası içine konulmasının şart olduğu,

B) Bu zorunluluk yerine getirilmeden verilen bir ceza kararının yasa yararına bozma başvurusuna konu edilmesi üzerine, açıklanan hususların denetlenebilmesi bakımından, Yargıtay'ın ilgili takip dosyasının aslı veya onaylı örneklerini getirterek incelemesi gerektiği,

C) Bu eksiklik ikmal edilmeden yapılacak bir Yargıtay denetiminin, bu aşamada kesin biçimde tespiti mümkün olmayan hukuka aykırılıkları bünyesinde barındırması olası kararları onaylama sonucunu doğuracağı, bu itibarla, somut olayda Adalet Bakanının yasa yararına bozma isteminin değerlendirilebilmesi için öncelikle, anılan eksikliğin giderilip ilgili takip dosyası aslı veya onaylı örneğinin dosyaya getirtilmesi gerektiği,

Görüş ve kanaati benimsenmekle;

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının bu hususa yönelen itirazının kabulüne, ikinci itiraz nedeninin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, Özel Daire kararının kaldırılmasına, icra dosyasının aslı veya onaylı bir örneğinin getirtilerek yapılacak inceleme sonucuna göre yasa yararına bozma istemi ile ilgili bir karar verilmesi için dosyanın Özel Dairesine gönderilmesine karar verilmesi gerekmiştir.

Sonuç: Açıklanan nedenlerle,

1-Yargıtay C.Başsavcılığı itirazının kısmen KABULÜNE,

2- Yargıtay 16. Hukuk Dairesinin 18.12.2006 gün ve 825-8044 sayılı, yasa yararına bozma isteminin kabulüne ilişkin kararının KALDIRILMASINA,

3- Dosyanın Yargıtay 16. Hukuk Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay C.Başsavcılığına tevdiine, 20.02.2007 günü yapılan müzakerede oybirliği ile karar verildi.