11-02-2005, 15:04
|
#3
|
|
sayın İbrahim bey,
Meslekdaş sohbetlerinde benim de dile getirdiğim 2002 tarihini Antalya'dan bir meslekdaşımdan daha duymak gözlemlerimde yalnız olmadığımı gösterdi bana. Aslında bahsettiğiniz değişime,anayasa kitapçığının kanatlanıp uçtuğu Şubat 2001' e geri dönerek bakmak gerekiyor.
Bu hadisenin ardından gelen ekonomik krize bir de "küreselleşme- globalleşme" dürtüsü eklenince, insanlarda bencillik,pervasızlık, küstahlık had safhaya vardı. O kadar ki, parası olmadığı için dava açamayan, avukatına masrafları sen yap davaya ortak ol ama kaybedersek masrafa da ortaksın diyebildi. %100 kazanılacak davalarda müvekkiline avanslar verdiler. Toplu davalarda HARÇ FİNANSÖRLERİ ( dolayısıyla hasılı davaya iştirak!!!- ) ortaya çıktı. Eskiden avukat'ların arkadaşları dost oldukları için tavsiyede bulunurken, artık avukatın ücretinin ne kadarına ortak olacağı sorulmaya başlandı. Toplumdaki bu değişimden biz de nasibimizi hiç mi almadık? Bu bozulmaya ( adalet dünyası içinde) katkımızı azımsayabilir miyiz? Adaletin bu şekilde ticarileşmesi açıkçası beni çok korkutuyor. Giderek "kara para iyi parayı kovar" teorisi gerçekleşecek gibi.
|