Mesajı Okuyun
Old 14-02-2008, 10:01   #2
Gamze Dülger

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım
Epey meşakkatli bir yolunuz var.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 98. maddesi'nin yollamasıyla TTK'daki anonim şirkette ortaklara müracaat yollarına dair 178 ve 179. maddelerindeki kuralları uygulayabilirsiniz.
Yine 2000 yılından beri genel kurullarının yapılmamış olması sebebiyle dağılma ve fesih talebinde bulunabileceğinizi bu hususta icra dosyasından yetki belgesi alabileceğinizi düşünüyorum.Kooperatifin iflasını istediğiniz takdirde,iflas masası tarafından KK 30 ve 31. maddelere göre ortaklara ek ödeme yükümlülüğü getirilebilir.Yine KK 63. madde hükmüne göre iflas talep edip,ortakların sorumluluğuna gidilebilir.İflas KK 81. maddesine göre dağılma sebebidir.
Kooperatifin asli amacı ortaklarını arsa yada konut edindirme olduğundan muvazaa iddianızın ispatlanması oldukça zor.
Aşağıdaki karardan yola çıkarak işlem yapmanızı tavsiye ederim.Kolaylıklar dilerim.
Saygılarımla

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 1981/6824

K. 1981/8987

T. 30.11.1981

• KOOPERATİF ORTAKLARININ TAKİBİ ( Şartları )

• KOOPERATİFİN ACZİ ( Ortakların Takibi )

6762/m.179


ÖZET : TTK.'nun 179. Maddesi uyarınca ortaklık borcu nedeniyle ortağa başvurma ortaklık hakkındaki takibin semersiz kalmasına veya ortaklığın herhangi biçimde sona ermesine bağladığı halde kooperatifler yasası bu olanağı kooperatifin iflası veya diğer nedenlerle dağılması sonucu alacakların tamamen sağlanmaması koşuluna özgülemiştir.
DAVA : Mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 21.9.1981 tarihinde gönderilmiş olmakla, okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü 946
KARAR : Dosya münderecatına, tarafların iddia ve müdafaalarına ve mercii kararında yazılı gerektirici nedenlere göre sair temyiz itirazları yerinde değilse de TTK.nun 179. maddesi şirket borcundan dolayı ortağa müracaatı şirket hakkındaki takibin semeresiz kalmasına veya şirketin herhangi bir şekilde sona ermesine bağlandığı halde 1163 sayılı Kanun bu imkanı ( kooperatifin iflası veya diğer sebeplerle dağılması ) neticesi alacakların tamamen sağlanmaması şartına hasretmiştir ( m.29,30,31 ). Bu şartlar tahakkuk ederse ana sözleşme hükümleri ve sorumluluk derece ve miktarları çevresinde ortaklar şahsen dava veya takip edilebilir. Yukarıda anılan maddelere ve kooperatifin aczi halinde yapılacak işlere ait 63. maddesine, feshe ait 81/4. maddesine göre gerekli tetkikat yapılarak ortaklar hakkında takip hakkı doğup doğmadığının, doğmuş ise sorumluluk derecelerinin tesbiti ile sonucuna göre bir karar verilmek gerekirken noksan inceleme ile karar verilmesi isabetsiz temyiz itirazları varit olduğundan mercii kararının İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 30.11.1981 gününde oybirliği ile karar verildi. T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 1998/8897

K. 1998/9678

T. 28.9.1998

• HACZEDİLMEZLİK ŞİKAYETİ ( Ferdi Mülkiyete Geçilmiş Kooperatif Hissesi )

• KOOPERATİF BORÇLARINDAN SORUMLULUK ( Yüklenilen Sermaye Payı )

• ŞİKAYET ( Kooperatif Borcundan Dolayı Üyenin Takibi )

6762/m.179

1163/m.28

2004/m.82

ÖZET : 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu`nun 28. maddesine göre kooperatif mamelekiyle sorumludur. Kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için, kooperatifin tasfiye edilmiş, sicilden silinmiş olması yeterli değildir. Kooperatifler Kanunu`nda TTK.`nun 179. maddesinden farklı bir hüküm getirilmiştir. Ancak kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılır sonuç alınamaz ise sorumluluk durumlarına göre ortaklarına müracaat edilebilir.
DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 17.7.1998 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Borçlunun şikayeti kooperatifin borcundan dolayı koopetif ortağı olarak şahsının takip edilemeyeceğine ve İİK.`nun 82/12. maddesi gereğince meskeniyete dayalı olarak haczedilemeyeceğine ilişkindir. Asliye Ticaret Mahkemesi`nin kararı ile ferdi mülkiyetin şikayetçi adına takyidatlarla birlikte tesciline karar verilmesi hususu sözü edilen haczedilmezlik şikayetinin dinlenmesine engel teşkil etmez.
Kooperatifin borçlarından dolayı ortağın sorumluluğu, ana sözleşme ve Kooperatifler Kanunu`ndaki hükümlerle sınırlıdır. Nitekim 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu`nun 28. maddesinde, "ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekleriyle sorumludur" denmektedir. O halde ana sözleşmede kooperatifin sorumluluğu başka türlü düzenlenmedikçe dış borçlar ancak mal varlığı ile ödenecek, bunun dışında kooperatiften herhangi bir istek yapılamayacaktır. Kuşkusuz mal varlığına, üyelerin yüklendikleri sermaye payı dahildir. Hukuk Genel Kurulu da, bu esası benimseyerek 17.9.1997 tarih, 1997/11-44 esas, 1997/649 sayılı kararında; "1163 sayılı Kooperatifler Kanunu`nun 28. maddesine göre kooperatif mamelekiyle sorumludur. Kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için, kooperatifin tasfiye edilmiş, sicilden silinmiş olması yeterli değildir. Kooperatifler Kanunu`nda TTK.`nun 179. maddesinden farklı bir hüküm getirilmiştir. Ancak kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılır sonuç alınamaz ise sorumluluk durumlarına göre ortaklarına müracaat edilebilir" ifadesine yer vermiştir.
Bu açıklamalar karşısında, kooperatifin taşınmazına konan hacizden; ferdi mülkiyete geçiş sonucu kooperatif üyesinin sorumluluğu, yüklendiği sermaye payı ile sınırlı olması gerekir. Şikayetin bu esaslar çerçevesinde çözülmesi gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Şikayetçi vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden merci kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK.`nun 366. ve HUMK.`nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, 28.9.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 1997/9216

K. 1997/11486

T. 23.10.1997

• KOOPERATİF BORÇLARINDAN DOLAYI ORTAĞIN SORUMLULUĞU ( Sermaye Payı ile Sınırlılığı )

• HACİZ ( Kooperatifte Ferdi Mülkiyete Geçiş Sonucu Ortağın Sorumluluğu )

• KOOPERATİF ALEYHİNE TAKİBAT ( Sonuç Alınamaz ise Sorumluluk Durumlarına Göre Ortaklara Müracaat )

1163/m.28

6762/m.179


ÖZET : Kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için, kooperatifin tasfiye edilmiş, sicilden silinmiş olması yeterli değildir. Ancak, kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılır ve sonuç alınamaz ise sorumluluk durumlarına göre, ortaklara müracaat edilebilir. Kooperatifin taşınmazına konan hacizden ferdi mülkiyete geçiş sonucu kooperatif üyesinin sorumluluğu, yüklendiği sermaye payı ile sınırlıdır. DAVA : Merci kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerinde; bu işle ilgili dosya mahalinden Daireye 21.7.1997 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR : Kooperatifin borçlarından dolayı ortağın sorumluluğu, ana sözleşme ve Kooperatifler Kanunundaki hükümlerle sınırlıdır. Nitekim, 1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 28. maddesinde; "ana sözleşmede aksine hüküm olmadıkça kooperatif, alacaklılarına karşı yalnız mamelekleriyle sorumludur" denmektedir. O halde, ana sözleşmede kooperatifin sorumluluğu başka türlü düzenlenmedikçe dış borçlar ancak mal varlığı ile ödenecek, bunun dışında kooperatiften herhangi bir istek yapılamayacaktır. Kuşkusuz mal varlığına, üyelerin yüklendikleri sermaye payı dahildir. Hukuk Genel Kurulu da, bu esası benimseyerek 17.9.1997 tarih, 1997/11-44 esas, 1997/649 sayılı kararında; "1163 sayılı Kooperatifler Kanununun 28. maddesine göre, kooperatif mamelekiyle sorumludur. Kooperatifin sorumlu olduğu hususlarda ortaklara gidilebilmesi için, kooperatifin tasfiye edilmiş, sicilden silinmiş olması yeterli değildir. Kooperatifler Kanununda TTK.nun 179. maddesinden farklı bir hüküm getirilmiştir. Ancak, kooperatif aleyhine gerekli takibat yapılır sonuç alınamaz ise "sorumluluk durumlarına göre ortaklarına müracaat edilebilir" ifadesine yer vermiştir.
Bu açıklamalar karşısında, kooperatifin taşınmazına konan hacizden; ferdi mülkiyete geçiş sonucu kooperatif üyesinin sorumluluğu yüklendiği sermaye payı ile sınırlı olması gerekir. Ne var ki müşteki vekile, toplam borçtan 45 milyon lira ödemeyi kabul edip bu miktarı icraya yatırdığından şikayetin kabulüne karar vermek gerekirken yazılı şekilde reddine karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ : Borçlu-müşteki vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden merci kararının yukarıda açıklanan nedenlerle İİK.nun 366. ve HUMK. nun 428. maddeleri uyarınca ( BOZULMASINA ), 23.10.1997 gününde oybirliğiyle karar verildi.