Mesajı Okuyun
Old 31-01-2008, 13:04   #31
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Mesajım kişisel değil Hatun hanım. Kısa filmden kastım da, ne sizin kişisel tutumunuza dair, ne de Mahkeme kararına. Kastım; bir icra takibinde başından sonuna yaşanan aşamaların, bütünü.

Roller genellikle belli, alacaklı olan kurum da olsa, şahıs da olsa, genellikle hacze gelindiğinde borçlunun dile getirdiği üzere "haksız" olandır, bu haksızlığın ilk ve en belirleyici kriteri de, öden/e/memiş olan borcun işte şu anda haciz memurları ve alacaklı vekilinin huzurunda ödenmesinin nasıl da talep ediliyor oluşudur.

İCM ler nezdinde açılan ceza dosyalarının , haciz esnasında yapılan işlemlerden daha üzücü olduğunu söylemek kanımca mümkün değil.

İCM dosyalarında da esasen borçluya zaman tanınır, ama takibin kesinleşmesini müteakip nakliye ve hamallar eşliğinde ev/işyeri boşaltılması haliyle kıyasladığınızda, alacağı tebligatla yalnız borçlunun bileceği ve yine borçlunun borcunu ödemesi halinde yine borçlunun bilgisi dışında kimse duymaksızın kapanacak bir icra takip süreci olduğu gözetilecek olduğunda, "kişisel olarak" tercih nedenidir.

İCM süreci seçilmiyorsa, yegane alternatifi haciz, olmadı haciz/muhafaza sürecidir.

Alacaklı vekilliği yapılıyorsa, bu iki seçeneğin dışında bir tek seçenek kalmaktadır ki, o da borçlunun ödemesini "beklemek"... Alacaklıların yeterli süre bekledikten sonra evraklarını bize teslim ettiğinde beklentileri ise, şüphesiz "beklemekle yetinmemiz" değil.

İİK süreci, "ne yazık ki" tazyik sürecidir. Kendi tasarrufunda şu ya da bu nedenle ödemesini gerçekleştirmemiş olan borçluyu, ödemeye "zorlamak" tan başka bir anlamı yoktur.

Kişileri değil, yakından bildiğimiz uygulama sürecini tartışmamız gerekir ki, bu süreçte ceza dosyalarının öneminin yadsınamaz olduğunda hemfikiriz sanıyorum.

Saygılarımla...