Mesajı Okuyun
Old 31-01-2008, 12:24   #28
Av. Hatun Olguner

 
Varsayılan

Ferda Hanım ;

Kötüniyetli borçlular için çekincenize ben de katılıyorum. Ama iyiniyetli,borcunu inkar etmeyen ve ödeme niyetinde samimi olan borçlunun borca yeter malının haczedilmesi,böylece alacağın güvence altına alınması halinde hapis cezası ile cezalandırılıp hapsedilmesi de hukuka uygun değil. Para borcundan ötürü insanların özgürlüğünün kısıtlanmaması ve ticari yaşamın hapis tehdidi ile değil,yanların ortak uygarlık değerleri ile yönlenmesi için hapis tehdidinden vazgeçilmesini çağdaş dünyanın gereklerinden ve normlarından kabul ediyorum. İnsanlar,çeke ve hapis cezasına güvenip hesapsız, basiretsiz,ölçüsüz,satış/kar hırsı ile satış yapmasın; bir ticari yaşam düşünebilir miyiz ki,"nasıl olsa ödemezse hapse attırırım" düşüncesi ile mallarımızı satalım ? Bence sadece karşılıklı güven,liyakat ve ödeme gücünün satıcı tarafından kontrol edildiği ve araştırıldığı,hapis tehdidinden medet ummaya değil,kendi ticari tecrübe ve bilgisine,satış ve tahsilat becerisine güvenden güç ve yön alan bir ticari yaşam gelişmeli. Ben,müvekkillerime," batmak istemiyorsanız sağlıklı satışlar yapın,avukata ve mahkemelere güvenip tahsil edemeyeceğiniz hayali satışlar yapmayın,işletme kültürünüzü ve düzeyinizi yüksek tutun,bana da tahsil kabiliyeti olan evraklar getirin" diyerek doğru olduğuna inandığım, hem ticari yaşamın kalitesini,hem bizim iş kalitemizi artıracağına inandığım önerilerde bulunurum.

Ayrıca,bu yolu kötüniyetli olduğunu bildiğim,sezdiğim borçlular için de kullanmam.Bu ayırım,meslek ahlakı ve genel ahlak ölçülerinde somut olaya göre adalete hizmet etmek babında yapılmalı. Bu nedenle anlattığım olayı ve hukuki değişimi kısa bir film olarak yorumlamak,izlenen hukuki yolun,hukuktaki çağdaş değişimin,somut olaya göre adalete uygun çözümlerin hafife alınması veya en azından adalete önyargılı bir bakışı ortaya koyar. Çünkü, borçlunun kötüniyetli olanı gibi,alacaklının da kötüniyetli olanı,mesela olayımızda olduğu gibi,yeterli mal haczettiği halde şikayette bulunanı var. Bir mahkeme kararına kısa film demek,bu karara katılan hukuki çabalara ve temelindeki haklı yönlere,yaptığı her hukuki çalışmada yalnızca haklı ve iyiniyetli çabalarda bulunan, doğruluktan ayrılmamaya daima özen gösteren ve adaleti yanıltmaktan şiddetle sakınan bir meslektaşınıza haksızlık teşkil eder. Çok yönlü ve haklı yanları gözardı eder. Eminim ki Ferda hanım,yalnızca kötüniyetli borçluları düşünerek yorumunu yapmıştır.

Ve yine ayrıca hatırlatmak isterim ki,icra takiplerinde alacaklı olduğum dosyalarda da borçlularımı MBB tan şikayet etmem. Yani MBB tan ötürü hapse karşı olduğum için,kötüniyetinden emin olmadığım hiçbir borçlumu şikayet etmedim bugüne kadar,20 yılda iki veya üç şikayetim olmuştur. Bu konudaki tutum ve tercihim kişiye ve çıkarlara değil,ilkelere ve inançlara dayalıdır,izlenen yol film senaryosuna değil,kendi inançları ve tercihleri ile çalışan bir hukukçu kimliğine aittir.