Tekrar merhaba;
Sayın Ilgın, kaymakamlığa yazılacak dilekçeyi, tapuda malik oraka görünen kimseler veya bunların vekalet verdiği kimse yazıp imzalayacaktır. Bu dilekçeleri hazır olarak bulabileceğiniz bir yerin olduğunu sanmıyorum. Bu dilekçenin şekli o kadar önemli olmayıp önemli olan konuyu aktarabilmesidir.
Avukatlık ücreti konusunda her avukatın farklı tarife uygulamalır diğer meslek gruplarında olduğu gibi gayet normaldir. Bu işin bir standardı yoktur. Sadece barolar tarafından yayınlanan asgari ücret tarifeleri vardır. Ancak bu da adından da anlaşılacağı gibi asgari ücret tarifesidir, yani tarifede alınacak ücretin alt sınırı belirtilmiş olup üst kısmı için bir sınırlama getirilmemiştir.
Avukatlık Kanunun 164 Md. si aslında son derece açıktır. Ancak hukuki yardımın karşılığının para ile alınmasının size ters gelme sebebini anlayamadım. Yapılan her işin bir karşılığı vardır. Avukat da müvekkiline bazen bilgisi ile bazende çalışmasını ile hizmet vermektedir ve bunun karşılığını da istemektedir. Diğer mesleklerde de bundan farklı bir şey olmamaktadır. Doktorlarda tıbbi yardımda bulunmaktadır ve karşılığını da kesin olarak almaktadırlar. Sorunuzun diğer kısmına gelince, Avukat ile vekil, alınacak ücreti vekaleti serbestçe kararlaştırabilirler, bunda herhangi bir sınırlama söz konusu değildir. Bazen taraflar alınacak ücreti açılan davanın miktarına bağlı olarak kararlaştırabilirler, kanun bu gibi durumlarda uygulanacak oranın sınırını çizmiştir. Kanun burada belirttiği oranla konuya mutlak bir sınırlandırma getirmemiştir. Şayet mutlak orak bir oran getirse; değeri para ile ölçülmeyen hususlarda neyi esas alarak oran uygulayacaksınız. Kısacası siz kendinize göre uygun gördüğünüz bir avukatla anlaşın ve anlaştığınız hususları belirleyen bir de sözleşme yapın. Kanun bu tür anlaşmalara engel değildir. Umarım sorunuzun cevabınızı almışsınızdır.
Saygılarımla...