Mesajı Okuyun
Old 08-12-2007, 18:40   #10
üye14540

 
Varsayılan

Yine basın abarttı, çarpıttı ve akıllılarımız da bu taşı kuyudan çıkarmaya çalışıyor, bence bu haberin ve
araştırmanın hukuka kattığı hiç bir yararlı öğe bulunmamaktadır. Bu araştırmanın finansörü hollanda konsolosluğudur. nedense burnu belirtme gereksinimi duydum!!!Bilindiği gibi TCK'da suçlar sınıflandırılmış
tır. Kişilere karşı suçlar, mala karşı işlenen suçlar, aileye karşı suçlar,.... ve topluma karşı suçlar ile millete ve devlete karşı suçlar olarak ayrıma tabi tutulmuştur. Yargıç, yağma, hırsızlık, mala zarar verme, öldürme, kasten yaralama .... gibi suçlarda devleti korumak için karar vermesi gerekmez, bu tür suçlarda buna gerek de yoktur, yargılama yapılır karar verilir, devlete karşı suçlar ise bütün AB ülkelerinde ve ABD'de yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Bu tür düzenlemeler ülkemizde de bulunmaktadır. Bu tür suçlarda tabi ki devleti korumaya yönelik karar verilir, bunda şaşılacak ve garipsenecek bir yön de bulunmamaktadır. Demokrasinin beşiği sayılan İngiletere'de bile devleti ve toplum düzenini korumaya yönelik yasaların düzenlemelerin ne kadar sıkı olduğunu hepimiz biliyoruz, bu bağlamda bizim yasal düzenlemelerimiz evrensel insan hakları kuralları bakımından onlardan daha da ileri düzeyde sayılabilir. İngiltere'de terör suçlarında gözaltı süresi ve diğer durumlarda ne kadar katı olduklarını biliyoruz. Fransa'da gençlerin 15 gün kadar süren eylemlerinde sıkı yönetimin tartışılmaya başlandığını da biliyoruz. Diğer AB ülkelerinin de bunlardan farkı bulunmamaktadır. Ülkemizde yılardır dış ve iç destekli terör kan dökmektedir. Bu bakımdan devlet düzenini korumaya yönelik yasal düzenlemeler daha bir önem kazanmıştır. Tüm bunlara karşın yine de hukuk içerisinde terörle savaşım verilmeye devam edilmektedir. Devlete ve devlet düzenine karşı suçlarda yargıcın devleti korumaya yönelik karar vermesi bence gerekli ve olması gereken durumdur, aksi yanlış olur zaten. Bütün ülkelerde de bu tür suçlarda devleti korumaya yönelik kararlar verilir zaten, hakim hukuka , kanuna, dosyadaki delillere ve vicdani kanaatine göre karar verir. Eğer deliller suç işlendiğini gösteriyorsa o zaman yargıç yasal düzenlemelere göre karar verir. Araştırma sonuçları çok abartıldı bana göre, yargıç delil olmadan sırf devleti korumak için kişi haklarını hiçe sayarak karar verir diye bir anlam çıkarılamaz, öyle olsa karar Yargıtay tarafından bozulur, ben bu araştırmaya katılan yargıçların da böyle bir kasıtla bunu söylediklerini de sanmıyorum. bence bu haber ve araştırma tamamen çarpıtma ve gündem yaratmaya yöneliktir. Ülkemiz eksikleri de olsa bir hukuk devletidir. Yargıçlar öyle
kafalarına göre davranamazlar. Saygılarımla