06-12-2007, 11:01
|
#49
|
|
öneri
değerli meslektaşlarım, Yargıtay 12.Hk.Dai. öneri hakkındaki yazımı sizlerin değerli görüşlerinize açıyorum.
Değerli meslektaşlarım, hepimizin malumu ve ortak problemi olan bu konuda değerli görüşlerinize konuyu açıyorum ve Yargıtay 12.Huk.Dairesine ( içtihat oluşturmak üzere ) maillerimizle iletmeyi öneriyorum.şöyleki:
--Sitemizde Sn Altugkan’ın başlığı altında toplanan ‘’ Bankaların 89/1.haciz ihbarlarına karşı,mevduat rehinlidir iddiaları’’
-- Borçlunun bir bankada adına açılmış olan hesap/mevduat, ve hesapta olan para/menkul değerin, öncelikle borçluya ait olduğu tartışılmaz.
--Borçluya ait olan bu hak üzerine haciz koymak istediğimizde Yargıtay, İİK md.89/1. haciz ihbarnamesi göndereceksiniz diyor. Diğer ifadeyle,PARAYI 3.ŞAHSIN ELİNDE SAYIYOR.
( ve alacaklıya İİK md.99 yolunu işaret ediyor)
-- Haciz ihbarnamesi düzenlemeleri , borçlunun 3.sahıslar elindeki hak ve alacaklarının ,alacaklı yararına pratik haczi için düzenlenen yöntemdir.
--Ancak bankada bulunan , para/menkul kıymet gibi değerlerin, banka kayıtlarında BORÇLU ADINA KAYITLI / HASREDİLMİŞ bulunması nedeniyle aynı zamanda BORÇLUNUN ELİNDE OLDUĞU YÖNÜ de reddedilemez açıklıktadır.
-- Banka ,aynı zamanda borçlunun elinde olduğu görülen bu hak üzerinde İstihkak (…bankaya rehinlidir …)iddiasında bulunduğu takdirde, bankadaki paranın yukarıda açıklamaya çalıştığım özelliği nedeniyle : İİK md:97/a
İstihkak davalarında mülkiyet karinesi:
MADDE 97/a
Bir taşınır malı elinde bulunduran kimse onun maliki sayılır.Borçlu ile üçüncü şahısların taşınır malı birlikte ellerinde bulundurmaları halinde DAHİ MAL BORÇLU ELİNDE ADDOLUNUR. ….
Hükmü devreye girmezmi ? ( ....Üstelik paranın mülkiyetinin borçluya ait olduğu baskın/belli iken…)
Bu durumda Bankanın İstihkak iddiası , tarafımızdan İcra dosyasında kabul edilmeyerek, dava açma külfeti : ( İİK )
İstihkak iddiasına itiraz: A- Borçlunun zilyetliği : md:96 ve 97 hükümleri gereğince ,
3.şahıs bankaya ait olmazmı ?
-- Sayın Postacıoğlu’nun , İİK 99 hükümlerine göre sorunun çözülmesi gerektiği görüşüne rağmen ?
-- Yukarıdaki görüşler ve kararlardan anlaşıldığı üzere, ( Sayın mntopcu arkadaşımızı başardığı iş için tebrik ederim ) Yargıtay’ın bu konuda oturmuş /süreklilik arzeden uygulaması bulunmuyor.Bu da belirsizliğe yol açıyor.
Alacaklının ( ve alacaklı vekillerinin ) korunmaya değer bir hakkı yokmu sizce ?
sevgiler,saygılar
|