Mesajı Okuyun
Old 18-10-2007, 21:31   #2
Rusen_Alp07

 
Varsayılan

Gazete haberlerinin ceza hukukunda herhangi bir etkisi yoktur, önemli olan doktor raporunda ne yazdığıdır. Özellikle hakimler karar verirken her türlü etkiden uzaktır ve bağımsızdır. Tutuklamak için çok ciddi iki neden olması gerekiyor.Her şeyden önemlisi Ceza Hukukunda kanunilik ilkesi ağır basmaktadır. Hakim her verdiği kararda kanuna yaslanmak durumundadır.
5271 Sayılı Kanunda Tutuklama :
Kanuna göre tutuklama kararı verilebilmesi için;
1. Kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular ve
2. Bir tutuklama nedeni bulunmalıdır. Kanun tutuklama kararı verilebilmesi için bu iki koşulun bir arada bulunmasını aramakta ve hangi hallerde tutuklama nedenlerinin var sayılabileceğini göstermektedir.
Kanuna göre aşağıdaki hallerde bir tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) Şüpheli veya sanığın kaçması, saklanması veya kaçacağı şüphesini uyandıran somut olgular varsa.
b) Şüpheli veya sanığın davranışları;
1. Delilleri yok etme, gizleme veya değiştirme,
2. Tanık, mağdur veya başkaları üzerinde baskı yapılması girişiminde bulunma hususlarında kuvvetli şüphe oluşturuyorsa.
Yukarıda belirtilen sebeplerden biri yanında, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olguların bulunması durumunda tutuklama kararı verilebilecektir.
Kanun, belli suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeninin var sayılabileceğini belirtmiştir. Ancak belirtildiği üzere bu suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı tutuklama kararı için yeterli değildir. Bu durumda sadece, tutuklama nedeni var sayılabilir. Oysa tutuklama kararı verilebilmesi için tutuklama nedeninin yanı sıra, kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular bulunmalıdır. Kanuna göre aşağıdaki suçların işlendiği hususunda kuvvetli şüphe sebeplerinin varlığı halinde, tutuklama nedeni var sayılabilir:
a) T.C.K. da yer alan;
1. Soykırım ve insanlığa karşı suçlar (madde 76, 77, 78),
2. Kasten öldürme (madde 81, 82, 83),
3. İşkence (madde 94, 95)
4. Cinsel saldırı (birinci fıkra hariç, madde 102),
5. Çocukların cinsel istismarı (madde 103),
6. Uyuşturucu veya uyarıcı madde imal ve ticareti (madde 188),
7. Suç işlemek amacıyla örgüt kurma (iki, yedi ve sekizinci fıkralar hariç, madde 220),
8. Devletin Güvenliğine Karşı Suçlar (madde 302, 303, 304, 307, 308),
9. Anayasal Düzene ve Bu Düzenin İşleyişine Karşı Suçlar (madde 309, 310, 311, 312, 313, 314, 315),
b) 10.7.1953 tarihli ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanunda tanımlanan silah kaçakçılığı (madde 12) suçları.
c) 18.6.1999 tarihli ve 4389 sayılı Bankalar Kanununun 22 nci maddesinin (3) ve (4) numaralı fıkralarında tanımlanan zimmet suçu.
d) 10.7.2003 tarihli ve 4926 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda tanımlanan ve hapis cezasını gerektiren suçlar.
e) 21.7.1983 tarihli ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununun 68 ve 74 üncü maddelerinde tanımlanan suçlar.
f) 31.8.1956 tarihli ve 6831 sayılı Orman Kanununun 110 uncu maddesinin dört ve beşinci fıkralarında tanımlanan kasten orman yakma suçları