Mesajı Okuyun
Old 08-08-2007, 20:42   #6
OLCAYK

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/14922
K. 2001/137
T. 15.1.2001
• FAZLA MESAİ ÜCRETİ ( Dosyadaki Bordrolarda Fazla Mesai Sütunu Olup Tahakkukunun da Yapılmış Olması )
• BORDRO ( Dosyadaki Bordrolarda Fazla Mesai Sütunu Olup Tahakkukunun da Yapılmış Olması )
• İHTİRAZİ KAYIT KONMAKSIZIN BORDROLARIN İŞÇİ TARAFINDAN İMZALANMASI ( Fazla Mesai İddiasıyla Alacak Talebinde Bulunma İmkanının Olmaması )
1475/m.35
ÖZET : Davacı, fazla mesai ücretinin tahsilini talep etmiştir. Dosyadaki bordrolarda fazla mesai sütunu olup tahakkuku da yapılmıştır. Bu bordrolar davacı tarafindan imzalanmıştır. İhtirazi kayıt konmaksazın bordroların işçi tarafından imzalanması halinde fazla mesai iddiasıyla alacak talebinde bulunma olanağı yoktur. Bordrolar imzalı olduğundan fazla mesai ücretinin davacıya ödendiğinin kabulü gerekir.

DAVA : Davacı, kötü niyet tazminatı, fazla çalışma ücreti ile yemek parasının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.

Yerel mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.

Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1. Dosyadaki yazılara, toplanan delillere kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.

2. Dosya içine sunulan bordrolarda fazla mesai sütunu bulunmuş olup tahakkuku da vardır. Bu bordrolar davacı tarafca da imzalanmıştır. Dairemizin kararlılık kazanmış uygulamasına göre ihtirazi kayıt konulmaksızın bordroların işçi tarafından imzalanması halinde daha fazla mesai yapıldığı iddiasıyla işçinin alacak talebinde bulunması olanağı yoktur. İş müfettişi raporunda bordrodaki fazla mesainin saat 17'den sonraki döneme ilişkin olduğu şeklindeki açıklaması davacının fazla mesaiye hak kazandığını göstermez. Bordrolar imzalı olduğuna göre artık saat 17'den önce ya da sonra yapılan fazla mesai alacağının kendisine ödendiği kabul edilmelidir.

3. Her ne kadar Bölge Çalışma Müdürlüğüne davacı işçinin başvurusundan sonra sözleşmesinin davalı işveren tarafından feshedildiği görülmekte ise de; davacı tanıkları feshin kötüniyete dayandığını doğrulamamışlardır. Gerçekten üç tanıkta böyle bir açıklama yapmış değildir. Varsayıma dayanılarak sonuca gidilmesi mümkün olmadığından kötüniyet tazminatının hüküm altına alınması hatalıdır.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 15.1.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.