10-07-2007, 14:36
|
#3
|
|
Sn.Katılımcı
Boşanma davası açıldığında hakim duruşma gününü beklemeksizin dava süresince geçerli olacak gerekli tedbirleri alabilir.
Çocuğund dava süresince kimin yanında kalacağı ve diğer tarafın çocukla görüşme süresi de bu kararlardan biridir.
Bu nedenle hakimin karar vermesi beklenilir bir tutumdur.
Mesajınızda"pazartesı carsamba cuma babada kalacagını dıger gunler bende kalması ıcın karar vermıs" diyorsunuz.
Öncelikle böyle bir karar verildiğinden emin olmanız gerekmektedir.
Eğer böyle bir karar verilmiş ise yerleşmiş Yargıtay kararlarına uyumlu olmadığını düşünüyorum.
Çocukla ana baba arasında kişisel ilişki düzenlenirken ön planda tutulması gereken husus, çocuğun yararlarıdır. Başka bir anlatımla, küçüğün bedeni ve fikri gelişimine engel olacak ya da tehlikeye düşürecek şekilde bir ilişkiye müsaade edilemez. Her ne kadar ana babalık duygularının tatmini de, önemli bir faktör ise de, çatışma halinde çocuğun yararını, ana babanın yararına üstün tutmak zorunludur.
Mahkemece, 2 yaşındaki çocuğun pazartesı carsamba cuma babada ,diğer günler annede kalması yönünde vermiş olduğu karar, çocuğun zararınadır. Çünkü henüz 2 aylık ve anne sefkatine muhtaç olan çocuğun neredeyse her gün değişik bir ortama bir göçebe gibi sürekli olarak taşınması , çocuğu olumsuz yönde etkiler.
Bu bakımdan yapılan düzenleme yanlış olup, velayetin koşulları varsa anneye verilmesi ,diğer eşe de babalık duygusunu tatmin edecek miktarda makul bir görme süresi tanınması uygun olur.
Sonuç olarak eğer bu yönde bir karar verilmiş ise aynı mahkemeye bu karara itiraz etmek,gerekiyorsa hemen bir pedegogtan görüş almak yolu ile çocuğun yararına uygun bir görüşme süresinin tayinini istemek gerektiğini düşünüyorum.
Bu arada bir avukattan profesyonel yardım almanızı,mali durumunuz uygun değil ise baroların adli yardım servisine başvurmanızı öneriyoruz.
Gerekli adres ve bağlantılar KAHDEM giriş sayfasında bulunmaktadır.
Saygılarımla
|