Mesajı Okuyun
Old 29-06-2007, 20:40   #4
Yücel Kocabaş

 
Varsayılan Haksız şikayet nedeniyle manevi tazminat davası açılabilir

Elektronik aletlerdeki gelişmeler, yüksek volümlü ve bas sesli müzik aletlerinin kullanılması , ev sineması sisteminin gelişmesi sahil kentlerindeki proğramların geç saatlere kadar uzaması , “ gürültü kirliliği “ sorununu ortaya koymaktadır.

Birisine
göre olağan sayılabilecek bir müzik sesi , başkasına göre rahatsız edici nitelik gösterebileceğinden , komşular arasında gürültü yakınmaları da çoğalmaktadır. ( Beni rahatsız eden müzik sesini komşumca olağan sayıldığı için derdimi anlatamadığımdan , bir yığın masrafla taşyönü+ Firex+ alçıpan ile evime ses izalosyonu yaptırmak zorunda kaldım )

TMK . 737 maddesi de, herkesin , taşınmaz mülkiyetinden doğan yetkilerini kullanırken özellikle işletme faaliyetini sürdürürken , komşularını olumsuz şekilde etkileyecek taşkınlıklardan kaçınmak la yükümlüdür.

(Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi ve Yönetimi Yönetmeliği)
gazino, diskotek, kulüpler, barlar, restoran ve düğün salonları gibi yerlerde elektronik olarak yükseltilmiş müzik ve her türlü ses kaynağının tam yükte çalışması durumunda çevreye yayılan gürültü arka plan düzeyinin 5 dBA’dan fazla aşamayacağını hükme bağlamıştır.

Şikayet hakkı, Anayasanın 36. maddesinde yer almıştır. Kişi, gerek yargı mercileri önünde ve gerekse yetkili kurum ve kuruluşlara başvurmak suretiyle kendisine zarar veren kişilere karşı, haklarının korunmasını, bunun sonucu olarak zarar veren hakkında yasal işlem yapılmasını ve bu bağlamda cezalandırılmasını isteme hak ve yetkisine sahiptir.

Anayasanın 12. ve 17.maddelerinde ise; herkesin kişilik, yaşama, maddi ve manevi varlığını koruma ve geliştirme hakkına sahip bulunduğu belirtilmiş, kişilik haklarına karşı uygulanan saldırıların dava yolu ile korunacağı Medeni Kanunun 24 ve 24/a maddelerinde, yaptırımı ise Borçlar Kanununun 49.maddesinde düzenlenmiştir.
Burada Anayasanın şikayet hakkı ile kişilik hakları yarışmaktadır. Birinin diğerine üstün tutulması imkanı ve bu anayasal hakların sınırlandırılması ihtiyati tedbir yoluylakullanılmasının önlenmesi bence de mümkün değildir.

Öncelikle eğlence yeri gürültü konusunda gerekli önlemleri olmalı , müzikli yerler için öngrülen düzeyde ses yalıtımı yaptırmalı , yönetmelikte sınırlara uymalı, özetle kendine düşen önlemleri almalıdır. Buna rağmen komşusu şikayete dev
am ederse , , her hak ve özgürlük kullanımında objektif iyi niyet kurallarına uyulması gerekeceğinden, defalarca haksız şikayet bu hakkın kötüye kullanılması anlamını taşıyacağından bu şikayet eylemi diğer tarafın kişilik haklarına saldırı niteliğini alacaktır. Bu halde 49 maddesine göre manevi tazminat davası açılabilir. Diye düşünüyorum.

Saygılarımla.