Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

Katılma alacağının zamanaşımı konusunda 4721 Sayılı Türk Medeni Kanununda bir hüküm mevcut değildir.Türk Medeni Kanununun genel nitelikli hükümler kenar başlığını taşıyan 5. maddesi uyarınca Borçlar Kanununun zamanaşımına ilişkin hükümleri uygun düştüğü ölçüde tüm özel hukuk ilişkilerine uygulanır. Kanunda başkaca bir zamanaşımı süresi tayin edilmemişse her alacak için BK.125. Madde hükmü temelinde 10 yıllık zamanaşımı süresi uygulanır ve zamanaşımının başlangıcı da (TMK. 225. madde çerçevesinde...
(Şerh No: 3516 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 16-01-2010 20:22)

 Bilgi  [AnaY. BAŞLANGIÇ] Başlangıç Kısmının Anayasal Yargı Denetiminde Kullanılması hakkında
Başlangıç metni, madde 176/1 gereğince anayasa metnine dahil sayılmıştır. Doktrinde genel kabul gören görüşe göre, başlangıç kısmından uygulanabilir hukuk normu çıkartılması söz konusu bölümün normatif açıdan değerlendirilmesi bakımından sağlıklı sonuçlar vermeyecektir. Bununla birlikte zaten anayasanın ruhunu/özünü ve temel felsefesini ihtiva eden bu bölümün anayasa maddelerinin yorumlanmasında ikincil bir araç olarak kullanılması mantığın gereğidir. Yukarıda da bahsedildiği üzere, söz kon...
(Şerh No: 3515 - Ekleyen: Muhammet Göksel AYDIN - Tarih : 16-01-2010 20:18)

 Bilgi  [İşK. 25] feshin ispatı
uygulama yaşadığımız sıkıntılardan biri; işveren tarafından fesih söz konusu olmadığı halde işçinin bir şekilde iş akdini bitirmek istemesi halinde sanki işveren tarafın feshedilmiş gibi kıdem-ihbar tazminatı dava edilebiliyor. Bu durumda işveren vekili olarak her nekadar biz feshetmedik hatta çalışmaya gelmesi ve devam etmesi yönünde ihtarname göndermiş olduğumuzu mahkemeye sunmamıza rağmen mahkeme tarafından "bir işçinin işçilik haklarını kaybedecek şekilde iş akdini sonra erdirmesi hayatın ol...
(Şerh No: 3514 - Ekleyen: Av.Süleyman AYDIN - Tarih : 16-01-2010 20:12)

Taraflar arasında akdedilen Gemi Taşıma Sözleşmesi uyarınca davacının, alacağı olduğundan bahisle davalıya gönderdiği ihtarnameye davalı ile aynı binada faaliyet gösteren ve temsilcileri aynı dava dışı şirket tarafından işbu ihtarname de mesnet gösterilerek verilen cevabi yazıda borç ikrarı mevcuttur. İşbu borç ikrarının davalı nam ve hesabına olduğunun kabulü gerekmektedir. Ayrıca TTK 1262/son maddesinde belirtilen 1 yıllık zamanaşımı süresi de işbu borç ikrarı ile BK m.133 gereği zamanaşımının...
(Şerh No: 3513 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 16-01-2010 01:43)

Davalı borçlu tarafından ikame edilen menfi tespit davasında taraflar arasındaki sözleşmelerin geçersizliğine dair hüküm verilip kesinleştiğinden taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme hükümlerine mesnetle geri isteyebilirler. Her ne kadar sebepsiz zenginleşme davası 1 yıllık zamanaşımına tabi ise de; davalı borçlunun ikame ettiği davada davacı alacaklı, cevap dilekçesinde alacaklı olduğunu belirterek def'i zımmında hakkını ileri sürdüğünden zamanaşımı kesilmiştir. Anılan bu menfi tespit dav...
(Şerh No: 3512 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 16-01-2010 00:49)

 Bilgi  [CezaİnfazK. Geçici Madde 2] Madde gerekçesi
Haklarında 1/3/1926 tarihli ve 765 sayılı Türk Ceza Kanununun İkinci Kitap, Birinci Bap, “Devletin Arsıulusal Şahsiyetine Karşı Cürümler” başlıklı Birinci Fasıl, “Devlet Kuvvetleri Aleyhinde Cürümler” başlıklı İkinci Fasıl altında yer alan suçlardan birinin bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi dolayısıyla ölüm cezasından dönüştürülerek veya doğrudan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûmiyet hükmü verilenlerin şartla salıverilme hükümlerinden yararlanamayacağı belirtilmiştir.
(Şerh No: 3511 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:38)

 Bilgi  [CezaİnfazK. Geçici Madde 1] Madde gerekçesi
Türk Ceza Kanunu dışındaki diğer kanunlarda yer alan para cezalarının ödenmemesi halinde bir gün hesabıyla yapılacak paraya çevirmeye ilişkin hükme yer verilmiştir.
(Şerh No: 3510 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:37)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 124] Madde gerekçesi
Kanunun Yürütme maddesidir.
(Şerh No: 3509 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:36)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 123] Madde gerekçesi
Kanunun Yürürlük maddesidir.
(Şerh No: 3508 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:35)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 122] Madde gerekçesi
Madde ile yürürlükten kaldırılan hükümler belirtilmiştir.
(Şerh No: 3507 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:33)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 120] Madde gerekçesi
Yürürlükten kaldırılan 647 sayılı Kanunun hapis cezaları ile güvenlik tedbirlerinin infazına ilişkin hükümlerine diğer kanunlarda yapılan yollamalar, bu Kanunda düzenlenen ilgili hükümlere yapılmış sayılır ve bu Kanundaki hükümler uygulanır.
(Şerh No: 3506 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:32)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 119] Madde gerekçesi
Bu Kanun, düzenlediği konulardaki kavramları bugünün Türkçesine uygun ve herkesçe anlaşılabilecek sözcüklerle belirlemiştir. Kanunda geçen terim ve deyimler yürürlükteki kanunlarda bunların karşılığı olarak kullanılmış olanların yerini alacaktır.
(Şerh No: 3505 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:31)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 118] Madde gerekçesi
Asker edilen kişilerin cezalarının infazının nasıl yapılacağı belirlenmiştir.
(Şerh No: 3504 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:29)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 117] Madde gerekçesi
Hapis cezası ve tedbirlerin infazında göz önünde bulundurulacak ve uygulanacak diğer kanunlardaki hükümlere atıfta bulunulmuştur.
(Şerh No: 3503 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:28)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 116] Madde gerekçesi
Tutukluluk, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanununun tesis ettiği bir statüdür ve bu statü çeşitli yönlerden hükümlülere ait bazı hak ve kuralların uygulanmasını gerekli kılmaktadır. Bu nedenle mukayeseli kanunların bir kısmı hükümlüler için düzenlenmiş bulunan yükümlülük ve hakların, tutuklular açısından tek tek ele alınarak düzenlenmesini, diğer bazı kanunlar ise sadece ilkeyi koyarak farkları saptamaya uygun saymaktadırlar. Madde ikinci görüşten hareketle, hükümlüler ile ilgili olmakla birlikte ...
(Şerh No: 3502 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:26)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 115] Madde gerekçesi
Madde, tutuklanan kişinin delil karartmasını önlemek; yürütülen soruşturmaların amacını tehlikeye düşürmesine mani olmak, tutukevinin güvenliğini korumak veya suçun tekrarını engellemek amacı ile uygulanabilecek ek tedbirlere yer vermiştir. Bu tedbirlerin somut olayda haklı görülebilmesi için, orantılı bir şekilde kullanılmaları gerekir.
(Şerh No: 3501 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:25)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 114] Madde gerekçesi
Bu madde ile, tutukluların hakları gösterilmekte ve adeta tutukluluk statüsü tanımlanmış olmaktadır. Burada sayılmayan diğer haklar, 116 ncı maddede sayılan yükümlülüklerin karşıtından çıkmaktadır. a) Tutuklu çalışmaya mecbur değildir ama, isterse çalışabilir. b) Tutuklular ilke olarak kurumca verilen giysileri giymek zorunda değildirler. c) Tutukluların ziyaretleri, hükümlülerinki gibi sınırlı tutulmamıştır. Fakat bu soruşturma açısından Cumhuriyet savcısı ve kovuşturma açısından ha...
(Şerh No: 3500 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:24)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 113] Madde gerekçesi
Tutukluluk bir tedbir oluşturduğundan, kişinin geçici bir hukukî statü içine konulması demektir. Bu nedenle, tutukluların maddî olanaklar elverdiğince suç türlerine ve taşıdığı güvenlik risklerine göre ayrı odalarda barındırılmaları ve iştirak halinde suç işleyenlerin mutlaka ayrı odalarda barındırılmaları gerekir. Aynı odayı paylaşmama dışında; tutuklamanın amacına ulaşabilmesi için, tutukluların birbirleri ile temas etmemeleri lazımdır. Aralarında husumet bulunan tutukluların da mutlaka ay...
(Şerh No: 3499 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:23)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 112] Madde gerekçesi
Maddeye göre, kolluk tarafından tutukevine gönderilen ve re’sen başvuran tutuklunun tutukevine kabul edilebilmesi için, yetkili yargı merciinden, Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümlerine göre verilmiş bir tutuklama kararının varlığı ve buna dayanılarak verilmiş bir tutuklama müzekkeresinin getirilmesi zorunludur. Tutuklu, usulüne uygun olarak kuruma konulduktan sonra, tutuklama kararını vermiş olan yargı merciine, tutuklunun kuruma alındığı gün ve saat bildirilecektir.
(Şerh No: 3498 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:22)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 111] Madde gerekçesi
Tutuklama kararlarının infaz edileceği yani tutuklunun adliyenin eli altında tutulacağı maddenin birinci fıkrasında tanımlamaktadır. İlke olarak tutuklu, tutukevinde muhafaza edilecektir. Tutukevi bu maksatla tahsis edilmiş bir bina olacaktır. Ancak bu nev’i tutukevleri bulunmayan maddî olanaksızlık hallerinde, tutuklama kararı, diğer kapalı ceza infaz kurumlarının bu amaca yani tutukluların barındırılmasına ayrılmış bölümlerinde infaz edilecektir. Her iki halde de binaların içermeleri gerekl...
(Şerh No: 3497 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:21)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 110] Madde gerekçesi
Maddede üç özel infaz şeklinin, yani hafta sonu infaz, geceleri infaz ve konutta infazın yerine getirilmesi düzenlenmektedir. Hükümlülük süresinin altı ayı aşmaması halinde iki grup kişinin cezasının oturduğu yerde infazı kabul edilmiştir; Bunlar hükümlünün altmışbeş yaşını bitirmiş olanların veya kadınların oturduğu yerde infazıdır. Hafta sonu infaz, hükümlülük süresinin altı ayı aşmaması halinde her hafta Cuma günleri en geç 19.00’da girmek ve Pazar günleri aynı saatte çıkmak suretiyle...
(Şerh No: 3496 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:20)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 109] Madde gerekçesi
Kısa süreli hapis cezası yerine suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre mahkemece Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesine göre hükmedilen seçenekli yaptırımların infazında uygulanacak rejimin tüzükte gösterileceği ifade edilmiştir.
(Şerh No: 3495 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:19)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 108] Madde gerekçesi
Mükerrirlere özgü infaz rejimi ve denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına ilişkin esas ve usuller belirtilmiştir. Maddeye göre, tekerrür halinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan; ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının otuzdokuz yılının, müebbet hapis cezasının otuzüç yılının, süreli hapis cezasının ise beşte dördünün infaz kurumunda iyi halli olarak çekilmesi durumunda, şartla salıverilmeden yararlanılabileceği hükme bağlanmıştır. İkinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması hal...
(Şerh No: 3494 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:16)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 107] Madde gerekçesi
Maddede, şartla salıverilme kurumu düzenlenmektedir. Söz konusu kurum bakımından madde esaslı bir takım yenilikler getirmiştir. Bu hususta çağdaş ceza hukuku eğilimlerinden yararlanılmıştır. Maddenin birinci fıkrasında yer alan düzenlemeyle, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkûm edilenler otuzaltı yılını, müebbet hapis cezasına mahkûm edilmiş olanlar otuz yılını, diğer mahkûmlar cezalarının üçte ikisini infaz kurumunda çektikleri takdirde şartla salıverilmeden yararlanabilirler. Anca...
(Şerh No: 3493 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:16)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 106] Madde gerekçesi
Maddeyle, mevzuatımızda para cezalarının infazında uygulanmakta bulunan hükümler yönünden önemli bazı değişiklikler yapılmıştır. Yeni Türk Ceza Kanununda “adlî para cezası” ibaresi kabul edilmiştir. Bilindiği gibi para cezaları bakımından en önemli husus bu cezaların fiilen yüksek bir oranda infaz edilmesinin sağlanmasıdır. Kanun koyucu, bir kısım yabancı mevzuatın da kabul ettiği üzere para cezalarının taksitle ödenmesi sistemini benimsemiştir. Yeni Türk Ceza Kanununun 52 nci maddesinin...
(Şerh No: 3492 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:14)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 105] Madde gerekçesi
Kısa süreli hapis cezalarının seçeneklerini düzenleyen Türk Ceza Kanununun 50 nci maddesinin birinci fıkrasının (f) bendinde yer alan kamuya yararlı bir işte çalıştırılması düzenlenmiştir. Maddede kısa süreli hapis cezalarına hüküm giyenlerden, hükümlülük süresinin yarısını iyi halle geçirenlerin, kendileri, yasal temsilcisi veya Cumhuriyet savcısının istemi ve hükümlünün de rızasının bulunması koşuluyla, kamuya yararlı bir işte çalıştırılmalarına mahkemece karar verileceği öngörülmüştür. Ma...
(Şerh No: 3491 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:13)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 104] Madde gerekçesi
Maddede hapis dışı bir güvenlik tedbirine mahkûm edilen kişilerin toplum içinde izlenmesi, iyileştirilmesi, psiko-sosyal sorunlarının çözülmesi, ve güvenlik tedbirlerinin infaz edilmesi, suç mağdurlarına yardım edilmesi, suçlular hakkında adlî mercilere sosyal araştırma raporları sağlanması gibi görevleri yapmak üzere bu kanunda kurulması hedeflenen denetimli serbestlik ve yardım merkezlerinin ayrı bir kanunla kurulması öngörülmektedir. Tahliye edilen eski hükümlülerin topluma uyumlarını kola...
(Şerh No: 3490 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:12)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 103] Madde gerekçesi
Madde, meslek ve sanatlarında becerili olan hükümlülerin, diğer hükümlülerin iş, meslek veya sanat öğrenmelerine katkıda bulunarak kurumda çalışabilmelerini öngörmektedir. Böylece meslek sahibi olanlarda iyileştirmenin bir parçası olarak, topluma yararlı olma bilinci yerleşmiş olacak ve mesleklerinde körelmemeleri sağlanmış bulunacaktır. Meslek ve sanat sahibi olmayan ancak çalışma yeteneğine sahip ve istekli hükümlülerin de bu sayede gerek ceza infaz kurumlarında kaldıkları, gerekse kurumdan sa...
(Şerh No: 3489 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:07)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 102] Madde gerekçesi
Suç işleyenlerin önemli bir kısmının belirli bir meslek veya beceri sahibi olmadıkları, eğitim düzeylerinin düşük olduğu gözlemlenmektedir. Cezaların infazına ilişkin temel ilkeler ile hükümlülerin ruhsal ve toplumsal durumları bu açıdan ele alındığında, gerek ceza infaz kurumundaki yaşantıları, gerekse salıverilmesinden sonra topluma uyum sağlamaları, kendilerini suç işlemeye iten ortamdan kurtulabilmeleri, geleceğe umutla bakabilmeleri için, öncelikle kurum içerisinde meslek veya sanat edinmel...
(Şerh No: 3488 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:06)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 101] Madde gerekçesi
Madde, cezanın infazı sırasında hükmün açıklanması gereksinimi ortaya çıktığında veya cezanın infazında tereddüt edildiğinde veya birden fazla hükümlerdeki cezaların toplanması ve hastanede geçen sürelerin cezadan indirilmesi için verilecek kararlarda, mercii ve usulü göstermektedir: 1. Cezanın infazı sırasında 98 ila 100 üncü maddeler gereğince mahkemece duruşma yapılmaksızın karar verilecektir. Merci, Cumhuriyet savcısının ve hükümlünün iddialarının nedenlerini yazılı olarak bildirmelerini ...
(Şerh No: 3487 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:05)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 100] Madde gerekçesi
Bu maddede ceza muhakemesinde yapılan “mahsup muhakemesinin” bir türü olarak, hastanede geçen sürenin cezadan indirilmesi hüküm altına alınmıştır. Birinci fıkra hükmünün uygulanabilmesi için, infaz sırasında hükümlünün akıl hastalığı veya yaşamı için ağır bir tehlike oluşturan bir hastalığa tutulması gerekir. Hasta hükümlüler için önce cezaevi revirinde veya cezaevi hastanelerinde tedavi olanağı aranmalıdır; olanaklı bulunmadığında hasta hükümlü başka bir hastaneye kaldırılmalıdır. Dışarıd...
(Şerh No: 3486 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:04)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 99] Madde gerekçesi
Madde, birden fazla kesinleşmiş hükümlere ait cezaların ne suretle toplanacağını göstermektedir. Bir kimse hakkında birden fazla hüküm verilmiş ve mahkemece cezaların toplanmasına ilişkin hükümler uygulanmamış olursa, infaz için cezaların toplanması gerekeceğinden, mahkemeye başvurmak gerekecektir. Bu başvuruyu, Cumhuriyet savcısı veya sanık yapabilecektir.
(Şerh No: 3485 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:01)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 98] Madde gerekçesi
Madde ile infazı söz konusu olabilen yani kesinleşmiş bir mahkûmiyet kararının yorumunda, içeriğinin belirlenmesinde veya çektirilecek cezanın hesabında tereddüt edilirse yahut hükümlünün adının yanlış yazılması gibi bir nedenle cezanın infaz olunmayacağı ileri sürülürse veya sonradan yürürlüğe giren kanun lehe ise yerine getirilecek cezanın belirlenmesi veya tereddütün giderilmesi için, bir karar alınmak üzere yargılama makamına başvurulması hususları düzenlenmiştir. Açıklama yargılaması da ...
(Şerh No: 3484 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 16-01-2010 00:00)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 97] Madde gerekçesi
İzinden dönmeyen veya iki günden fazla bir süre geçtikten sonra dönen hükümlüler hakkında Türk Ceza Kanununun 292 nci ve devamı maddelerinde yazılı hükümlerin uygulanması öngörülmüştür. Maddenin ikinci fıkrasına göre kendisine mazeret, özel veya iş arama izni verilen hükümlünün, izin süresini iki gün veya daha az bir süre geçirmesi halinde hakkında disiplin işlemi yapılacağı gibi, firar edenlere de bir daha mazeret izni, özel izin veya iş arama izni verilmeyecektir.
(Şerh No: 3483 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:59)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 96] Madde gerekçesi
Maddede, ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülere iş aramaları için izin verilmesine ilişkin esaslar düzenlenmiştir. Hükümlülük sürelerinin en az altı ayını kesintisiz geçirmiş ve koşullu salıverilmelerine bir ay kalmış hükümlülere kurumun en üst amirinin önerisi ve Cumhuriyet başsavcılığının onayı ile çalışma günleri içinde sekiz saate kadar izin verilebilecektir. Maddede hükümlülerin olağan yaşantılarına döndüklerinde uyum sorunuyla karşılaşmamaları ve iş bulma olanaklarının sağlanması ...
(Şerh No: 3482 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:57)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 95] Madde gerekçesi
Maddede hükümlülerin yeniden topluma kazandırılması bakımından aileleriyle bağlarının sürdürülmesi veya güçlendirilmesi ve dış dünyayla uyumlarının sağlanması amacıyla, açık ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler ile kapalı ceza infaz kurumunda olup da açık ceza infaz kurumlarına ayrılmaya hak kazananlara özel izin verilmesi öngörülmüştür.
(Şerh No: 3481 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:56)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 94] Madde gerekçesi
Maddede, hükümlünün ana, baba, eş, kardeş veya çocuğunun ölümü halinde hükümlülük süresinin en az üçte birini iyi halle geçirmiş olmak koşulu ile mazeret izni verilmesi öngörülmüştür. Çağdaş infaz sistemlerinde hükümlülerin aileleriyle ilişkilerinin sağlıklı bir biçimde sürdürülmesi, hükümlünün yeniden topluma kazandırılmasında etkili olmaktadır. Tasarıda bu husus göz önünde tutulmuş ve hükümlünün yakınlarının ölümü halinde kendisine mazeret izni verilmesi esasına yer verilmiştir. Öte ya...
(Şerh No: 3480 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:55)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 93] Madde gerekçesi
Madde ile, yüksek güvenlikli ceza infaz kurumlarında bulunanlar dışında kalan hükümlülere mazeret, özel ve iş arama izinleri verilebileceği kabul edilmiştir. Böylece izinde geçen süreleri hükümlülükte geçmiş sayılacaktır.
(Şerh No: 3479 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:54)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 92] Madde gerekçesi
Maddede kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlülerin hangi hallerde kurum dışına çıkarılabilecekleri düzenlenmiştir. Hükümlülerin kapalı ceza infaz kurumları dışına çıkarılabilmeleri için yetkili makamlarca verilmiş yazılı emir aranmaktadır. Maddede öngörülen yazılı emir, konusuna göre mahkemeler veya Cumhuriyet başsavcılıkları ile Adalet Bakanlığı veya kurumun en üst amiri tarafından verilecektir.
(Şerh No: 3478 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:52)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 91] Madde gerekçesi
Hükümlü için salıverildikten sonraki yaşamını düzenlemede en önemli sorun iş bulmak veya kendi işini kurmaktır. Maddede, bu konuda öncelikle hükümlünün çaba sarfetmesi gerektiği vurgulanırken, kurum yönetiminin onu bu yönde özendirmesi, ayrıca kurum ve kuruluşlarla hükümlünün işbirliğini sağlaması bakımından çabalar gösterilmesi vurgulanmıştır. Koruma ve danışma kurulu, resmî ve özel kurum ve kuruluşlar, gönüllü kişilerin salıverilen hükümlüye iş temini ve iş kurması için katkıda bulunulm...
(Şerh No: 3477 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:49)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 90] Madde gerekçesi
Hapis cezasının yerine getirilmesi ve uygulanan iyileştirme programlarının amacı, hükümlünün toplumla bütünleşmesini, toplumun üretken ve kanunlara saygılı ve sorumluluk taşıyan bir üyesi olmasını sağlamaktır. Bu nedenle hükümlünün salıverildikten sonraki yaşamını nasıl düzenleyeceğini düşünmesi, planlaması gerekir. Madde, ceza infaz kurumu yönetimine, bu sonuca ulaşılabilmesi için gerekli tedbirleri almayı ve belirtilen konuda hizmet veren resmî ve özel kuruluş veya kişilerle hükümlülerin...
(Şerh No: 3476 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:47)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 89] Madde gerekçesi
Maddeye göre, hükümlünün iyi halinin saptanmasında, bu Kanunun 107 nci maddesinde öngörülen süreleri kurumların düzen ve güvenliği amacıyla konulmuş kurallara içtenlikle uyarak, haklarını iyi niyetle kullanarak, yükümlülüklerini eksiksiz yerine getirerek geçirmiş olmaları ve ceza infaz kurumu yönetimince bu hususları da içeren ve iyileştirme programlarına göre toplumla bütünleşmeye hazır olduğunun disiplin kurulunun görüşü alınarak idare kurulunca belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir.
(Şerh No: 3475 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:46)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 88] Madde gerekçesi
Kanunları ihlal etmiş olan kişilerin, bu eylemleri nedeniyle belli bir süre için ceza infaz kurumlarına alınarak özgürlüklerinden mahrum bırakılması onların yaşamsal haklarını ortadan kaldırmayı gerektirmez. Ceza ve infaz hukukunda temel ilke öç alma veya kişiliği yok etme değil aksine iyileştirme ve topluma yeniden kazandırmadır. İyileştirme ise, hükümlülerin sosyalleşmelerini cesaretlendirip, yeniden suç işlemeden yaşamlarını sürdürme yeteneklerinin kazanılması doğrultusunda bütün etkinlikleri...
(Şerh No: 3473 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:45)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 87] Madde gerekçesi
Maddeyle hükümlünün toplumsal, ruhsal ve bedensel gelişmelerini sağlamak amacıyla, fiziksel ve ruhsal sağlık durumlarının elverdiği ölçüde spor, beden eğitimi ve eğlendirici etkinliklere katılmasına müsaade olunacağı ve olanaklar ölçüsünde yer ve araç sağlanacağı, açık havada çalışmayan veya kapalı ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüye hava koşullarının elverdiği ölçüde günde en az bir saat açık havada gezinmek olanağının verileceği, kurum dışındaki etkinliklerden ise sadece açık ceza infaz ...
(Şerh No: 3472 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:44)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 86] Madde gerekçesi
İnfazın temel amacı hükümlünün iyileştirilmesi ve topluma yeniden kazandırılması olup, hükümlülerin eşi, üçüncü dereceye kadar kan ve kayın hısımları ile vasisi ve kayyımı ve hatta kendilerinin bildirecekleri en fazla üç kişi tarafından belirli aralıklarla ve yine belirli sürelerle ziyaretlerine izin verilmesi de bu temel düşüncenin sonucudur. Bu kişilerin dışında gerek uluslararası sözleşmelerden, gerek karşılıklılık ilkesinden ve gerekse iç hukukumuzdaki düzenlemelerden kaynaklanan ve temelde ...
(Şerh No: 3471 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:43)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 85] Madde gerekçesi
Ceza infaz kurumlarında bulunan hükümlüler, zaman zaman, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi ile Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler İşkenceyi Önleme Komiteleri ve denetim komisyonları gibi uluslararası kişi ve kuruluşların ilgi alanına girmekte ve bu kişi ve kuruluşların ziyaretleri sözleşmelerden kaynaklanmaktadır. Bu tür ziyaretlerde Bakanlıktan izin alınması zorunluluğu uygulaması diğer ülkelerde uygulanmakta ve İşkencenin Önlenmesine Dair Avrupa Sözleşmesinin 5 inci maddesi de bu durumu...
(Şerh No: 3470 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:42)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 84] Madde gerekçesi
Maddede ceza infaz kurumlarındaki yabancı uyruklu hükümlülerin, vatandaşı oldukları devletin diplomatik temsilciliği veya konsolosluğu ile ilişki kurmaları, bu yoldaki istemlerin mevzuatta belirlenen esas ve usullere uygun olarak yerine getirilmesi konuları düzenlenmiştir. Konsolusluk ilişkilerine dair Viyana Sözleşmesi gereğince ziyaretin hükümlü tarafından da kabul edilmesi gerekir. Yurdumuzda diplomatik temsilciliği veya konsolosluğu olmayan devletlerin vatandaşı olan hükümlüler ile mültec...
(Şerh No: 3469 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:41)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 83] Madde gerekçesi
Madde, hükümlüleri ziyareti düzenlemektedir. Ülkemizde ceza infaz kurumlarında bulunan akraba, arkadaş ve yakınların ziyaretine büyük önem verilmektedir. Uygulamadaki aksaklıklar veya keyfî hareketler, cezalarını çekmekte olan kişilerin üzerinde olumsuz etkiler yapmakta bulunduğundan madde, bu konuyu objektif bazı esaslara bağlamayı uygun saymış ve uygulamanın hükümlüler, ziyaretçiler ve uygulayıcılar yönünden bilinmesi böylece sağlanmıştır. Maddenin birinci fıkrasında genel kural olarak hük...
(Şerh No: 3468 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:40)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 82] Madde gerekçesi
Maddede, açlık grevi ve ölüm orucunda bulunanlar ile sağlık sorunu olan hükümlüler hakkında hangi hallerde zora başvurulabileceği ve bunların kendilerine verilen yiyecek ve içecekleri sürekli olarak reddetmeleri halinde alınacak tedbirler ve yapılacak çalışmalar belirtilmektedir. Madde, Kanunun temel ilkelerinden birisini oluşturan “hükümlünün cezasını çekmek yükümlülüğü”nün, yiyecek ve içeceklerin reddi suretiyle ihlali halinde ne suretle hareket olunacağını göstermektedir. Bu durum içinde ...
(Şerh No: 3467 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:38)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 81] Madde gerekçesi
Madde, kurum tabibi veya görevli tabibin önemli bir ödevini belirtmektedir. Kurum tabibi muayene ve incelemeleri sonucunda hükümlünün cezasını yerine getirebilmesine engel olabilecek bir hastalığını, söz gelimi bir akıl hastalığına veya diğer bir hastalığa yakalandığını saptadığında durumu derhal kurum yönetimine bildirecektir. Bu bildirim üzerine yönetim, gereken işlemlere hemen girişecektir.
(Şerh No: 3466 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:37)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 80] Madde gerekçesi
Madde, hükümlünün hastalığının, adı geçenin bir hastaneye sevkini gerektirdiği hallerde kurum hekiminin derhal bir rapor düzenleyerek durumu kurum yönetimine bildirmekle yükümlü olduğunu belirtmektedir. Böyle bir raporu alan yönetimin, gereğini derhal yerine getirmesi zorunludur.
(Şerh No: 3465 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:36)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 79] Madde gerekçesi
Kurumda tespit edilen hastalıkların tedavisi ve hastalananların sayısına, hastalıkların önüne geçmek için gerekli görülen tedbirlere, ayrıca besinlerin niteliğine, miktarlarına ve dağıtım şekillerine, hükümlü ve tutuklular ile personelin temizliğine, onların elbiseleri ve yatak takımlarına, kurumun sihhî tesisat, ısıtma, aydınlatma ve havalandırma tesislerinin sağlık koşullarına elverişli bir şekilde işleyip işlemediğine, beden eğitimi ve spor faaliyetlerinin sağlık koşullarına uygun bir şekilde...
(Şerh No: 3463 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:20)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 78] Madde gerekçesi
Madde, hükümlülerin muayene ve tedavilerine ilişkin ilkeleri belirlemektedir. Toplu yaşanılan yerlerde sağlık hizmetinin sunulması halk sağlığının temel konularından birisidir. Ceza ve tutukevleri, tutuklu ve hükümlülerin sağlık hizmetine ulaşmada sınırlılıkları ve tümüyle cezaevi sistemine bağımlı olmaları nedeniyle daha da özellikli bir konumdadır ve gereksiz acı ve mağduriyetten tutuklu ve hükümlüleri koruyacak fiziksel ve ruhsal sağlık hizmetlerine cezaevlerinde önemle yer verilmelidir. İ...
(Şerh No: 3462 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:19)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 77] Madde gerekçesi
Ceza infaz kurumlarında yapılacak olan eğitim, elbette ki; parasal kaynakların varlığını gerektirmektedir. Kısıtlı bütçe olanakları ile bu masrafların karşılanmasının güçlüğü dikkate alınarak, hükümlülerin iyileştirilme çabalarında vakıflar, gönüllü kişi ve kuruluşlar ve kamu kurum ve kuruluşları ile işbirliği yapılması uygun görülmüştür. Maddenin ikinci cümlesi, hükümlülerin eğitimi hususunda yardımlarda bulunmayı kamu kurum ve kuruluşları için bir yükümlülük olarak saptamıştır; bu yardımla...
(Şerh No: 3461 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:18)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 76] Madde gerekçesi
Hükümlülerin salıverilmelerinden sonra eğitimlerine devam edebilmeleri ve verilen eğitimin işe yarar olabilmesi için, ceza infaz kurumlarında verilecek eğitimin toplumda verilen eğitime denk olması sağlanmış ve kurumların niteliğine göre verilecek eğitim türleri belirlenmiştir. Madde ile ayrıca açık cezaevinde bulunan hükümlülere eğitim kurumlarına devam hakkı tanınmıştır.
(Şerh No: 3460 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:17)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 75] Madde gerekçesi
Madde, hükümlülerin eğitimi konusunu düzenlemektedir. Gerçekten suçluların eğitimi çağdaş toplumlarda, cezanın temel işlevlerinden biri olarak kabul edilmektedir. Hükümlüler ceza süreleri içinde yeniden suç işlemelerini önleyecek ve salıverilmelerinden sonra yaşamlarını sürdürmelerini temin edecek çeşitli eğitim programlarına alınmaktadırlar. Maddede eğitim programlarının seçilmesi ve uygulanmasına ilişkin ilkeler belirlenmiştir. Maddenin ikinci fıkrasında programların seçiminde, dikkate...
(Şerh No: 3459 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:16)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 74] Madde gerekçesi
Hükümlüler için uygulanacak iyileştirme programları, bireyselleştirme ilkesi ile doğrudan ilgili bir konudur. Bu nedenle iyileştirme programlarından sonuç alınabilmesi için programa katılan hükümlü gruplarının aynı özellikleri taşıması gereklidir. Ancak, grup sayısı kurum güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek biçimde saptanmalıdır. Madde, hükümlülerin barındırılmalarında kurum güvenliğini tehlikeye düşürmeyecek bir şekilde ve bireyselleştirmeye uygun bir sayıda bulundurulmalarını, iyileştirme p...
(Şerh No: 3458 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:15)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 73] Madde gerekçesi
Hapis cezalarının infaz rejiminde gözetilen amaçlarının başında, hükümlülerin kişilikleriyle uyumlu bireyselleştirilmiş programlar doğrultusunda iyileştirilerek, topluma yeniden kazandırılması ilkesi gelir. Madde metninde hükümlüye bireyselleştirilmiş iyileştirme programlarında gözetilecek ölçütler gösterilmektedir. Bunlar; hükümlünün geçmişi, suçluluk nedeni, suç sicili, fizik yeteneği ve ruhsal yapısı, kişisel doğası, taşıdığı tehlike halleri, cezasının süresi, salıverildikten sonraki beklenti...
(Şerh No: 3457 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:14)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 72] Madde gerekçesi
Maddenin birinci fıkrası hükümlülere verilecek besinlerin nitelik ve niceliklerini belirleyen ölçüleri göstermektedir. Gerçekten bir infaz kurumu ortamında, hürriyetlerinden yoksun durumda bulunan hükümlülerin besin ihtiyaçları yönünden şu hususlar her zaman göz önünde bulundurulmalıdır. Besinler sağlığa yararlı, insan tüketimi için güvenli ve besleyici olmalıdır. Enfeksiyon veya zehirlenme gibi besin kaynaklı hastalıklar halk sağlığının ilgi alanındadır. Besinler, bakteri ve diğer organizmaları...
(Şerh No: 3456 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:13)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 71] Madde gerekçesi
Anayasanın 73 üncü maddesinde; “... Devlet, herkesin hayatını, beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlama,... amacıyla sağlık kuruluşlarını tek elden planlayıp hizmet vermesini düzenler.” denilmektedir. Ülkemizde sağlık örgütlenmesinde, alt yapısında ve hizmetin sunumunda varolan sorunlar, ceza ve tutukevlerinde daha yoğun biçimde göze çarpmaktadır. Hizmetten yararlanmak için tümüyle sisteme bağımlı kılınan insanların, anayasal hakları olan sağlık haklarının sınırlandırılmaması çok öne...
(Şerh No: 3455 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:11)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 70] Madde gerekçesi
Din ve vicdan özgürlüğü, hapis cezasının veya tedbirlerin infazı sırasında da, her türlü müdahaleden ayrık olarak varlığını sürdürmelidir; bu husus hem laik devlet düzeninin bir gereğidir ve hem de cezanın infazında temel amaç oluşturan iyileştirmenin en etkin amaçlarından birisini oluşturmaktadır. Bu nedenle madde dinsel gereklerin yerine getirilebilmesini hükümlünün temel haklarından birisi olarak belirtmektedir. Ancak laik bir düzende ibadet ve diğer dinsel görevler, devlet düzeninin kapsadığ...
(Şerh No: 3454 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:10)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 69] Madde gerekçesi
Hükümlülerin, ceza infaz kurumlarında kaldıkları süre içinde insan olmanın gerektirdiği koşullara uygun ortam ve olanaklar içinde bulundurulmalarını sağlamak çağdaş bir hukuk devletinin görevleri içindedir. Bu madde ile getirilen düzenlemede, kurumlarda bulunan hükümlülere insancıl düşünceler çerçevesinde, dinî bayram, yılbaşı veya kendi doğum günlerinde dışarıdan gönderilen ve kurumlara girmesi yasaklanmamış ve kurum güvenliği için tehlikeli olmayan bir hediyeyi kabul etme hakkı verilmiştir. Hü...
(Şerh No: 3453 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:08)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 68] Madde gerekçesi
Birleşmiş Milletler Hükümlülerin İyileştirilmesi İçin Asgari Standart Kurallarının dış dünya ile irtibat kurma başlığını taşıyan 37 nci maddesinde, “Gerekli gözetim altında hükümlülerin düzenli aralıklarla aileleri ve yakın arkadaşları ile haberleşmelerine olanak sağlanarak iletişim kurmalarına izin verilir.” denilmektedir. Avrupa Cezaevi Kurallarının 43 üncü maddesinde de benzeri tavsiye kuralı bulunmaktadır. Bu madde ile hükümlülere, kurum üst amirinin veya varsa mektup okuma komisyonunu...
(Şerh No: 3452 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:08)

 Bilgi  [CezaİnfazK. 67] Madde gerekçesi
Birleşmiş Milletler Hükümlülerin İyileştirilmesi İçin Asgari Standart Kurallarının 39 uncu maddesi, hükümlülerin radyo dinlemeleri, konferansları veya kurum idaresinin çıkardığı veya denetlediği benzeri araçları izlemeleri sağlanarak, önemli haberler hakkında düzenli olarak bilgi sahibi olabilmelerini öngörmüştür. Hükümlülerin ve ailelerinin menfaatleri, yakınları ve dış dünya ile geliştirici ilişkilerini muhafaza etmeyi ve kuvvetlendirmeyi gerektirmekte ve bu keyfîyet, eğitim ve iyileştirme ...
(Şerh No: 3451 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 23:06)

TTK 662. maddesinde tahdidi olarak sayılan zamanaşımının kesilmesi sebepleri, Borçlar Kanununun 133. maddesine nazaran özel niteliktedir ve TTK m.730 yollaması sebebiyle çekler hakkında da uygulanması gerekir. 3. kişinin 1. haciz ihbarnamesine itirazını havi dilekçesinin alacaklı vekiline tebliği, alacaklı tarafından yapılmış icra işlemlerinden olmamakla zamanaşımının kesilmesine neden olamazsa da; borçlu tarafından ikame edilen menfi tespit davasında alacaklının cevap dilekçesinde davanın reddi...
(Şerh No: 3450 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-01-2010 22:55)

 Bilgi  [KabahatlerK. 45] Madde gerekçesi
5326 sayılı Kanunun Yürütme maddesidir.
(Şerh No: 3449 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:26)

 Bilgi  [KabahatlerK. 44] Madde gerekçesi
5326 sayılı Kanunun yürürlük maddesidir.
(Şerh No: 3448 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:25)

 Bilgi  [KabahatlerK. 43] Madde gerekçesi
Ruhsatsız olarak bulundurulan av tüfeğini, maddede belirtilen yerlerde görünür bir şekilde taşınması kabahat olarak tanımlanmış ve karşılığında idarî para cezası öngörülmüştür.
(Şerh No: 3447 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:24)

 Bilgi  [KabahatlerK. 42] Madde gerekçesi
Toplumun tüm bireylerinin kullanımına tahsis edilmiş bulunan meydan ve parklara, cadde veya sokak kenarlarındaki kamuya ait duvar veya alanlara; yetkili makamlardan açık ve yazılı bir izin alınmadıkça, bez, kâğıt ve benzeri afiş veya ilân asılması, bu madde hükmü ile kabahat olarak tanımlanmıştır. Görüntü kirliliği oluşturan bu şeyler, özel kişilere ait alanlara da, ilgilisinin rızası bulunmadıkça aşılamaz. Doğal olarak, bu tür afiş ve ilânlar tek nüsha olmayacağından, aynı içerikte olmak kaydıy...
(Şerh No: 3446 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:22)

 Bilgi  [KabahatlerK. 41] Madde gerekçesi
Medenî bir toplumda, meydan, cadde, sokak gibi toplumu oluşturan bütün fertlerin kullanımına ait alanların temiz ve yaşanılır bir halde bulundurulması gerekmektedir. Bu nedenle, evsel ve bireysel atık ve artıklar ancak bunların toplanmasına ve depolanmasına özgü yerlere bırakılabilirler. Bu yükümlülük aynı zamanda, bu tür atık ve artıkların toplanacağı ve depolanacağı yerlerin varlığını ve ulaşılabilir olmasını zorunlu kılmaktadır. Fiilin yemek pişirme ve servis yerlerinde işlenmesi halinde d...
(Şerh No: 3445 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:21)

 Bilgi  [KabahatlerK. 40] Madde gerekçesi
Kamu görevinin gereği gibi ifa edilebilmesi için, herhangi bir kamu göreviyle ilişkili olarak, kişiler, gerektiğinde, kimlik ve adresleriyle ilgili bilgileri kamu görevlilerine vermekle yükümlüdür. Bu bilgileri vermekten kaçınan ya da bu konularda gerçeğe aykırı bilgi verenler hakkında, bilgiyi soran kamu görevlisi tarafından idarî para cezasına karar verilecektir. Kimliği konusunda bilgi vermediği veya yanlış bilgi verdiği için asıl kimliği belirlenemeyen kişi, kimliğinin belirlenebilmesi am...
(Şerh No: 3444 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:20)

 Bilgi  [KabahatlerK. 39] Madde gerekçesi
Kamu hizmet binalarının kapalı alanlarında her türlü tütün mamulü tüketimi yasaktır. Bu yasağa aykırı hareket edilmesi halinde, ilgili idarî birim amirinin yetkili kıldığı kamu görevlileri idarî para cezası verebileceklerdir. Böylece, kolay işletilebilecek etkili bir sistem öngörülmüştür. Özel hukuk kişilerine ait binalarda ise, ancak belirli şartlarda yaptırım öngörülebilmektedir. Tütün mamulü tüketimi kapalı alanda olacak; bu alanlarda tütün mamulü, tüketilemeyeceğine dair açık bir işaret y...
(Şerh No: 3443 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:19)

 Bilgi  [KabahatlerK. 38] Madde gerekçesi
Toplumun bütün bireylerinin kullanımına tahsis edilmiş bulunan meydan, cadde, sokak, kaldırım gibi mekanların herhangi bir biçimde işgal edilmesi, ancak, yetkili makamların açık ve yazılı bir izni ile mümkün olabilir. Böyle bir izin olmaksızın, örneğin araç park etmek, seyyar satıcılık yapmak, sergi açmak, gösteri yapmak gibi çeşitli yollarla bu mekanların işgal edilmesi halinde, belediye zabıta görevlileri tarafından ilgili kişiler hakkında idarî para cezası verilmesi gerekmektedir. Keza, be...
(Şerh No: 3442 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:18)

 Bilgi  [KabahatlerK. 37] Madde gerekçesi
Bu madde hükmüyle kişilerin huzurlu ve sakin bir çevrede yaşama hakkını ihlâl niteliğindeki davranışlar kabahat olarak tanımlanmış ve karşılığında idarî yaptırım öngörülmüştür. Ticarî bir işletmenin faaliyeti çerçevesinde bu fiilin işlenmesi halinde, işletme sahibi gerçek veya tüzel kişiye verilecek idarî para cezası daha ağır olacaktır. Bu fiiller dolayısıyla idarî para cezasına karar verme yetkisi, kolluk ve belediye zabıtası görevlilerine tanınmıştır.
(Şerh No: 3441 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:17)

 Bilgi  [KabahatlerK. 36] Madde gerekçesi
Bu madde hükmüyle kişilerin huzurlu ve sakin bir çevrede yaşama hakkını ihlâl niteliğindeki davranışlar kabahat olarak tanımlanmış ve karşılığında idarî yaptırım öngörülmüştür. Ticarî bir işletmenin faaliyeti çerçevesinde bu fiilin işlenmesi halinde, işletme sahibi gerçek veya tüzel kişiye verilecek idarî para cezası daha ağır olacaktır. Bu fiiller dolayısıyla idarî para cezasına karar verme yetkisi, kolluk ve belediye zabıtası görevlilerine tanınmıştır.
(Şerh No: 3440 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:16)

 Bilgi  [KabahatlerK. 35] Madde gerekçesi
Bu hükmün uygulanabilmesi için, sarhoş olan kişinin, başkalarının huzur ve sükûnunu bozacak şekilde davranışlarda bulunması gerekir. Bunun için, davranışın umuma açık yerlerde gerçekleşmiş olması gerekmez. Örneğin kendi evinde, diğer aile bireylerinin veya komşuların huzur ve sükûnunu bozucu davranışlar da bu kapsamda değerlendirilmek gerekir. Kolluk görevlileri tarafından, bu durumdaki kişiye idarî para cezası verileceği gibi, sarhoşluğun etkisi geçinceye kadar da kişi kontrol altında tutulu...
(Şerh No: 3439 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:14)

 Bilgi  [KabahatlerK. 34] Madde gerekçesi
Kumar, kazanç amacıyla icra edilen ve kar ve zararın talihe bağlı olduğu oyunları ifade etmektedir. Bu bağlamda kumar oynanması için yer ve imkân sağlanması, Türk Ceza Kanununda suç olarak tanımlanmıştır. Tasarının bu maddesinde ise, kumar oynanması, bir kabahat olarak tanımlanmış, karşılığında idarî para cezası ve ayrıca, kumardan elde edilen kazancın mülkiyetinin idarî yaptırım olarak kamuya geçirilmesi öngörülmüştür. Kumar dolayısıyla idarî para cezasına ve bu suretle elde edilen gelire...
(Şerh No: 3438 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:12)

 Bilgi  [KabahatlerK. 33] Madde gerekçesi
Çocukların, beden veya ruh bakımından kendini idare edemeyecek durumda bulunan kimselerin dilencilikte araç olarak kullanılması fiili, ceza hukuku bakımından suç olarak düzenlenmiştir. Türk Ceza Kanununa göre, ayrıca bu suç, bir örgüt faaliyeti çerçevesinde de işlenebilir ve bu durumda hapis cezası bir kat artırılır. Burada ise, çocukların, fiziksel veya zihinsel engellilerin dilencilikte araç olarak kullanılması söz konusu olmayıp, bizatihi dilencilik fiili kabahat olarak cezalandırılmaktadı...
(Şerh No: 3437 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:09)

 Bilgi  [KabahatlerK. 32] Madde gerekçesi
765 sayılı Türk Ceza Kanununun 526 ncı maddesinin birinci fıkrası hükmü şöyledir: "Yetkili makamlar tarafından adlî işlemler dolayısıyla ya da kamu güvenliği ve kamu düzeni veya genel sağlığın korunması düşüncesiyle kanun ve nizamlara aykırı olmayarak verilen bir buyruğu dinlemeyen veya bu yolda alınmış bir önleme uymayan kimse, eylem ayrı bir suç oluşturmadığı takdirde, üç aydan altı aya kadar hafif hapis ve bin liradan üçbin liraya kadar hafif para cezasıyla cezalandırılır." Söz konusu k...
(Şerh No: 3436 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 15-01-2010 22:07)

Yakın akrabalar arasındaki hukuki işlemlerin ıspatında miktar ve değere ilişkin bir sınır tespit edilmemiştir. Ayrıca, (örn. kardeşler gibi) yakın akrabalar arasındaki hukuki muamelelerde yazılı belge (senet) alınamamasına ilişkin manevi imkansızlığın ispatına gerek yoktur.
(Şerh No: 3433 - Ekleyen: Av.Özgür KARABULUT - Tarih : 15-01-2010 20:23)

 Bilgi  [HarçlarK. 28] Anayasa Mahkemesi iptal kararı
Anayasa Mahkemesi, 14.01.2010 tarih ve 2009/27 sayılı kararı ile 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 28. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinin “Karar ve İlâm Harcı ödenmedikçe ilgiliye ilâm verilmez.” biçimindeki ikinci tümcesinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve İPTALİNE karar vermiştir.
(Şerh No: 3434 - Ekleyen: Av.Hakan EREN - Tarih : 15-01-2010 17:28)

5237 Sayılı Yasanın 6/1-a maddesinde çocuk kavramı "18 yaşını doldurmamış kişi" olarak tanımlanmış; cinsel dokunulmazlığa karşı işlenen suçlar kısmında çocuk, "15 yaşını bitirmiş" ve "15 yaşını tamamlamamış" olarak ikiye ayrılmıştır. 5237 Sayılı Yasa uyarınca 15 yaşını bitirmiş olmakla birlikte 18 yaşını tamamlamamış olan mağdureyi rızası ile kaçırıp alıkoyma olayında mağdurenin rızası, Kanunun 26/2. maddesi anlamında hukuka uygunluk nedeni oluşturacağından, fiili suç olmaktan çıkarır. Çünkü bu ...
(Şerh No: 3430 - Ekleyen: Av.Esra BAŞYİĞİT - Tarih : 14-01-2010 21:18)

 Bilgi  [CMK. 47] 47. madde ile ilgili bir bilgi
Maddenin Adalet Komisyonundaki görüşmeleri sırasında 47. maddenin 1. fıkrasında yer alan "mahkemeye karşı" ifadesinin yerine "hakime karşı" ifadesi kullanılmak suretiyle, soruşturma aşamasında da böyle bir bilgiye ihtiyaç duyulduğunda tanıklığın mümkün kılınması önerilmişse de bu hükmün sadece kovuşturma aşamasıyla sınırlı kalması kabul edilmiş ve hakim yerine "mahkeme" ifadesi tercih edilmiştir. (Prof. Yener Ünver- Prof Hakan Hakeri- Ceza Muhakemesi Hukuku. Cilt 1. sh.221-2009)
(Şerh No: 3431 - Ekleyen: Adnan Koray DEMİRCİ - Tarih : 14-01-2010 17:15)

 Bilgi  [İİK. 7] İİK 7.madde açısından kişisel bir yorum
Zarar ve ziyan davasıyla İİK 5.madde de yer alan tazminat davası vurgulanmak istenilmiştir.Bu tazminat davasında BK 60.maddeye paralel olarak bir sene ve on senelik mururuzaman müddeti öngörülmüştür.İcra memurunun eylem yada işlemi aynı zamanda ceza kanunlarında cezayı gerektirecek nitelikte bir fiil ise(suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereği) ceza zamanaşımı süresi uygulanır.Ceza zamanaşımı süresinin uygulanması için hukuk davalarındaki on senelik zamanaşımı süresinden daha uzun bir sürenin ol...
(Şerh No: 3309 - Ekleyen: Şükrü GÖKMEN - Tarih : 14-01-2010 16:10)

Rehin cirosunda teslim ve ciro, senet üzerindeki mülkiyet hakkını rehin alana intikal ettirmediğinden mülkiyet, ciro eden şahısta kalır. Bu itibarla hamilin cirosu tahsil cirosu hükmündedir. Rehin cirosunda, temlik cirosunda olduğu gibi ciranta hamilden senet karşılığını almaz. Bu itibarla ayrı bir akdi ilişkiye dayanmadıkça rehin cirosu sebebiyle ciranta, hamile karşı şahsen ve senet bedeli ile sorumlu olmaz. Türk Ticaret Kanununun 597. maddesinin ilk fıkrasındaki "cirantanın poliçenin ka...
(Şerh No: 3429 - Ekleyen: Av.Mehmet Saim DİKİCİ - Tarih : 14-01-2010 15:54)

4857 sayılı İş Kanunu’ nun 17. maddesine göre belirsiz süreli iş sözleşmelerinin feshi, yasada belirtilen süreler kadar ihbar süresi verilmesi ya da ihbar tazminatının ödenmesi suretiyle her zaman mümkündür. Ancak, yasayla tanınan bu hakkın her hak gibi kötüye kullanılmaması gerekir. Medeni Kanun’ un 2. maddesinde ifade edilen, dürüstlük ve objektif iyi niyet kurallarına aykırı bir şekilde fesih hakkını kötüye kullanan işveren 17. maddede belirtilen ihbar sürelerinin 3 katını kötü niyet tazmina...
(Şerh No: 3428 - Ekleyen: Av.Derya DEMİR - Tarih : 14-01-2010 15:46)

 Bilgi  [MülgaHUMK. 43] Sigortalı hizmet tespiti ve eda davalarının birlikte açılması
Sigortalı hizmetin tespiti davası ile işçilik haklarına yönelik tazminat/alacak davalarının birlikte açılabileceğine dair Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 14.04.2004 tarihli ve 2004/21-226 E., 2004/223 K. sayılı kararı için bu kanunun 45. maddesine eklenen içtihada bakınız: http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=3426
(Şerh No: 3427 - Ekleyen: Av.M.Niyazi TOPÇU - Tarih : 14-01-2010 15:12)

Sigortalı hizmetin tespiti davası ile diğer işçilik haklarından kaynaklanan tazminat/alacak davalarının birlikte açılıp sonuçlandırılması mümkündür. Temyiz mercilerinin ayrı olması davalar için bir ayırma nedeni değildir.
(Şerh No: 3426 - Ekleyen: Av.M.Niyazi TOPÇU - Tarih : 14-01-2010 14:27)

 Bilgi  [MK. 773] MK. 773 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanonun 697 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Kenar başlığıyla birlikte arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Kenar başlık, İsviçre Medenî Kanununun 724 üncü maddesinde olduğu gibi, metinle uyumlu hâle getirilmiş ve "Fenni bir kıymeti haiz eşya" yerine "Bilimsel değeri olan eşya" denilmiştir. Bilimsel değeri olan eşya, Ülkemizde bu alanda çıkarılan özel kanunlarla korunduğundan; özel hükümlere yollama yapılmıştır. Bu nedenle yürürlük...
(Şerh No: 3425 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:59)

 Bilgi  [MK. 772] MK. 772 Madde Gerekçesi
Gerekçesi; Yürürlükteki Kanunun 696 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur; arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. İsviçre Medeni Kanununun 723 üncü maddesine uygun olarak üç fıkra galine getirilmiştir.
(Şerh No: 3424 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:50)

 Bilgi  [MK. 771] MK. 771 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 695 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur; arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. İsviçre Medenî Kanununun 722 inci maddesine uygun olarak madde metniyle uyumlu hâle getirilmiştir.
(Şerh No: 3423 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:47)

 Bilgi  [MK. 770] MK. 770 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 694 üncü maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur, İsviçre Medenî Kanununun 721 inci maddesine uygun olarak üç fıkra hâline getirilmiştir. Yürürlükteki maddede yer alan her zaman için gerekli görülen "müzayede ile satma" koşulu değiştirilmek suretiyle, somut olayın niteliği gerektiriyorsa önceden ilân edilerek açık artırma yoluyla satışın yapılacağı esası getirilmiştir. Koşullar varsa açık, artırma aranmadan pazarlık suretiyle satış yapılabileceği g...
(Şerh No: 3422 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:45)

 Bilgi  [MK. 769] MK. 769 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 693 üncü maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. "Lükata" şeklindeki konu başlığı "Bulunmuş eşya" olarak değiştirilmiştir. Eşyanın bulunduğunun bildirileceği makam olarak "kolluk kuvvetleri"nden başka "köylerde muhtar" da öngörülmüştür. Böylece "kolluk kuvveti" bulmak için uzağa girmek zorunda kalmadan köylerde muhtara da başvurulabilecektir. Yine bulunmuş eşya ile ilgili, bulan kimseye, sahibini bu...
(Şerh No: 3421 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:35)

 Bilgi  [MK. 768] MK. 768 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 692 inci maddesini karşılamaktadır Madde arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır, İsviçre Medenî Kanununun 719 uncu maddesine uygun olarak üç fıkra hâline getirilmiştir. Madde başlığında "Kaçmış hayvanlar" yerine, madde metniyle uyumlu olacak şekilde, "Sahipsiz duruma gelen hayvanlar" şeklinde ifade edilmesi uygun görülmüştür.
(Şerh No: 3420 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:32)

 Bilgi  [KabahatlerK. 26] Madde gerekçesi
Kumar, kazanç amacıyla icra edilen ve kar ve zararın talihe bağlı olduğu oyunları ifade etmektedir. Bu bağlamda kumar oynanması için yer ve imkan sağlanması, Türk Ceza Kanununda suç olarak tanımlanmıştır. Tasarının bu maddesinde ise, kumar oynanması, bir kabahat olarak tanımlanmış, karşılığında idari para cezası ve ayrıca kumardan elde edilen kazancın mülkiyetinin idari yaptırım olarak kamuya geçirilmesi öngörülmüştür. Kumar dolayısıyla idari para cezasına ve bu suretle elde edilen gelire...
(Şerh No: 3419 - Ekleyen: Av.Bülent AKÇADAĞ - Tarih : 14-01-2010 12:30)

 Bilgi  [MK. 767] MK. 767 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 691 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Yürürlükteki "Sahipsiz eşya" olan kenar baslık, "Sahipsiz şeyler" olarak değiştirilmiş, maddede "Sahipsiz bir malı ihraz eden..." ifadesi yerine "zilyetliğine geçiren" ifadesi kullanılmıştır.
(Şerh No: 3418 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:30)

 Bilgi  [MK. 766] MK. 766 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 690 ıncı maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur; arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. İsviçre Medenî Kanununun 717 inci maddesine uygun olarak iki fıkra hâline getirilmiştir. Madde başlığının "Hükmen teslim" olarak muhafazası uygun görülmüştür.
(Şerh No: 3417 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:27)

 Bilgi  [MK. 765] MK. 765 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 689 uncu maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Kenar başlığıyla birlikte arılaştırılmak suretiyle yeniden kaleme alınmıştır. Maddede mülkiyeti saklı tutma sözleşmesine dayanılarak taksitle bir mal satılması hâlinde, satıcının, sattığı malı geri alma hakkı düzenlenmektedir. Taksitle satımda, satıcının, malın geri verilmesini istemesi hâlinde ne gibi haklara sahip olduğu, Borçlar Kanununun 222 ve devamı maddelerinde yer almıştır. Bu nedenle burada yü...
(Şerh No: 3416 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:25)

 Bilgi  [MK. 764] MK. 764 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 688 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Kenar başlıklarıyla birlikte arılaştırılmak sureliyle yeniden kaleme alınmıştır. Yürürlükteki metinde, mülkiyeti saklı tutma anlaşmasının alıcının yerleşim yerindeki noter tarafından onaylanması ve sicile tescil edilmesi koşulu aranmıştır. Buna karşılık maddede, sözleşmenin herhangi bir noterde resmî şekilde düzenlenmesi, fakat alıcının yerleşim yeri noterliğinde sicile kaydedilmesi esası getirilmiştir...
(Şerh No: 3415 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:21)

 Bilgi  [MK. 763] MK. 763 Madde Gerekçesi
Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 687 inci maddesini karşılamaktadır. Hüküm değişikliği yoktur. Kenar başlıklarıyla birlikte arılaştırılmak sureliyle yeniden kaleme alınmıştır. Kaynak hüküm olan İsviçre Medenî Kanununun 714 üncü maddesine uygun olarak iki fıkra hâline getirilmiştir. Birinci fıkrada, doktrindeki açıklamalar ve mehaz madde göz önünde tutularak, taşınır mülkiyetinin nakli için "teslim"in değil "zilyetliğin devri"nin gerekli olduğu belirtilmiştir. Çünkü zilyetlik, teslim ile devredilebi...
(Şerh No: 3414 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 14-01-2010 12:18)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,16271591 saniyede 10 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.