Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

THS Şerhine Son Eklenen Şerhler

 Bilgi  [TK. 948] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 833 ve 834 üncü maddelerinden para cezası miktarları güncelleştirilerek alınmıştır.
(Şerh No: 15783 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:55)

 Bilgi  [TK. 947] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 832 nci maddesinden diğer maddelere yollama yapılmaksızın cezalandırılan fiiller belirlenmek suretiyle alınmış ve para cezası miktarları güncelleştirilmiştir. Müsadere müeyyidesi ise metinden çıkartılmıştır.
(Şerh No: 15782 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:55)

 Bilgi  [TK. 946] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 819 uncu maddesindeki “limandır” tabiri “yerdir” şeklinde değiştirilerek alınmıştır.
(Şerh No: 15781 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:55)

 Bilgi  [TK. 945] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 829 uncu maddesinden genişletilerek alınmıştır. 6762 sayılı Kanunun 822 nci maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendinde yazılı gemilerin sicile kaydı zorunlu olmadığı halde, aynı Kanunun 829 uncu maddesinde bunlara yollama yapılmadığından, bu eksiklik giderilmiştir.
(Şerh No: 15780 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:54)

 Bilgi  [TK. 944] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 828 inci maddesinden dili güncelleştirilerek alınmıştır.
(Şerh No: 15779 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:54)

 Bilgi  [TK. 943] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 827 nci maddesinden dili güncelleştirilerek alınmıştır.
(Şerh No: 15778 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:54)

 Bilgi  [TK. 942] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 825 inci maddesinden değiştirilerek alınmıştır. Bayrak çekme hakkının kaybını Denizcilik Müsteşarlığına bildirme zorunluluğu getirilmiştir. Geminin üzerindeki müseccel hak sahiplerinin menfaatleri korunmak maksadıyla Müsteşarlığın altı aylık geçiş dönemi için bayrak çekme izni verebileceği açıklanmıştır. 6762 sayılı Kanunun 826 ncı maddesinde, donatma iştirakine ait bir geminin Türk gemisi olma vasfını kaybetmesi halinde Türk vatandaşı olan paydaş donatanların menfaatlerin...
(Şerh No: 15777 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:54)

 Bilgi  [TK. 941] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 824 üncü maddesinden önceki maddeye yapılan atıflarda ve “münakalât vekâleti” ibaresinde değişiklik yapılarak alınmıştır. İki yılda bir izin için Denizcilik Müsteşarlığına başvurulmasından doğabilecek güçlükler ise, iki yıllık izin süresi kaldırılarak aşılmaya çalışılmıştır.
(Şerh No: 15776 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:54)

 Bilgi  [TK. 940] Gerekçesi
Maddenin birinci fıkrası, 6762 sayılı Kanunun 823 üncü maddesinin birinci fıkrasından, diğer fıkraları ise aynı maddenin kalan fıkralarından bazı değişikliklerle alınmıştır. Madde metni düzenlenirken, yapılacak değişikliklerin 1926 tarihli Kabotaj Kanunu ile uyum içerisinde olmasına itina edilmiş ve aksine siyasi irade tecelli edene kadar Türk gemilerine bahşedilen kabotaj hakkının zedelenmemesi görüşü hâkim olmuştur. Maddeye birlikte mülkiyet esaslarına göre birden fazla kimselere ait olan g...
(Şerh No: 15775 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:53)

 Bilgi  [TK. 939] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 831 inci maddesinden alınmıştır.
(Şerh No: 15774 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:52)

 Bilgi  [TK. 938] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 830 uncu maddesinde kullanılan “Münakalât Vekili” yerine “Denizcilik Müsteşarlığı” ibaresi konulmak suretiyle alınmıştır.
(Şerh No: 15773 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:52)

 Bilgi  [TK. 937] Gerekçesi
Maddenin birinci fıkrası, 2004 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin dördüncü fıkrasının yürürlükten kaldırılması sebebiyle doğabilecek boşluğu gidermek üzere kabul edilmiştir. “Cebrî İcra Hakkında Özel Hükümler”e ilişkin Sekizinci Kısım ve 2004 sayılı Kanun bakımından gemiler, 936 ncı maddenin genel kuralı uyarınca “taşınır” eşyadır. Ancak, ilgili maddelerde bildirilen gerekçeler uyarınca, 2004 sayılı Kanunun taşınmazlara ilişkin bazı hükümleri gemilere de uygulanacaktır (bakınız. Tasarının 1380, 1...
(Şerh No: 15772 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:52)

 Bilgi  [TK. 936] Gerekçesi
Aşağıda, “Cebrî İcra Hakkında Özel Hükümler”e ilişkin Sekizinci Kısıma ait gerekçelerde ayrıntılarıyla açıklandığı gibi, 2004 sayılı Kanunun bazı gemileri taşınmaz hükümlerine tâbi tutan 23 üncü maddesinin dördüncü fıkrası, uygulamada bütün gemilerin taşınmaz hükmünde tutulması eğilimine yol açmıştır. Türk Özel Hukuk ilkelerine tümüyle aykırı olan bu eğilim, 2004 sayılı Kanunun 23 üncü maddesinin isabetsiz bir yorumuna dayanmaktaydı; nitekim o maddeye göre sicile kayıtlı gemiler yalnızca o Kanun...
(Şerh No: 15771 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:52)

 Bilgi  [TK. 935] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 822 nci maddesinden değiştirilerek alınmıştır. Önce genel olarak ticaret gemileri hakkında bu Kanunun Beşinci Kitabında yer alan hükümlerin uygulanacağı açıklanmıştır. İkinci fıkranın (a) bendinde, atıf yapılan maddeler Kısımdan başlayarak sıralanmıştır. 6762 sayılı Kanunun 1236 ncı maddesindeki sınırlı sorumluluğa ilişkin atfa Tasarının hükümleri karşısında gerek kalmadığı dikkate alınarak, ikinci fıkranın (a) ve (b) bentlerinde yer verilmemiştir. Aynı fıkranın (c) bendinde,...
(Şerh No: 15770 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:52)

 Bilgi  [TK. 934] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 821 inci maddesinden alınmıştır.
(Şerh No: 15769 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:51)

 Bilgi  [TK. 933] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 818 inci maddesinden alınmıştır.
(Şerh No: 15768 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:51)

 Bilgi  [TK. 932] Gerekçesi
931 inci maddedeki değişikliklere paralel olarak 6762 sayılı Kanunun 817 nci maddesinde de “tekne” yerine “gövde”, “deniz” yerine “su” kelimeleri tercih edilmiş, üçüncü fıkra ise 6762 sayılı Kanunun 1019 uncu maddesinin birinci fıkrasından alınmıştır. Denize elverişli gemi ibaresi, Türk denizciliğinde terim olarak yerleşmiş olduğundan suda elverişli gemi yerine bu terimin kullanılması uygun görülmüştür. Denize elverişliliğin yapılan yolculuğa bağlı nisbî bir kavram olması dolayısıyla, sadece açı...
(Şerh No: 15767 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:51)

 Bilgi  [TK. 931] Gerekçesi
6762 sayılı Kanunun 816 ncı maddesinden değiştirilerek alınmıştır. “Tekne” kavramı, “araç” kavramı ile ve “kazanç” kavramı ise, “ekonomik menfaat” kavramı ile değiştirilmiştir. Teknik ve iktisadî hayattaki gelişmeler göz önünde bulundurularak, “gemi” kavramının kapsamı mümkün olduğunca genişletilmeye çalışılmıştır. Yargıtay kararlarında “gemi” kavramının dar yorumlanmasının sakıncalı sonuçlarını bertaraf etmek için, kendiliğinden hareket etme kabiliyetini haiz olmasa dahi, bir aracın gemi olabil...
(Şerh No: 15766 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:24)

 Bilgi  [TK. 931] 931 ilâ 995 inci Maddelere İlişkin Genel Açıklamalar
6762 sayılı Türk Ticaret Kanununda yer alan gemi ve bazı gemi nevileri ile ilgili tanımlar, aradan geçen zaman içerisinde ilmî ve kazaî içtihatlarda işaret olunan eksiklik ve hatalar göz önünde bulundurularak tamamlanmak ve düzeltilmek suretiyle Tasarıya alınmıştır. Tasarının “Deniz Ticareti”ne dair Beşinci Kitabı hükümlerinin uygulama alanı, Tasarıya alınmayan fasıllara, maddelere ve fıkralara yapılan yollamalar çıkarılmak, genel yollamalar yerine belli hükümlere yollama yapılmak ve yollamaları...
(Şerh No: 15765 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-09-2014 10:23)

Arsa sahibi, kesin vadede fesih hakkını kullanmayıp müteahhide gönderdiği ihtarda kesin bir süre de vermeyerek kira bedeli istemiş; müteahhit de inşaata devam etmiştir. Anılan şekliyle; müteahhide mehil vermeden, taraflar arasında belirsiz hale gelen kesin vadeye dayanılarak, akdin bozulmasına (feshine) karar verilmesi doğru değildir.
(Şerh No: 15764 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-09-2014 13:59)

Davada; taraflar arasında akdedilen kat karşılığı inşaat sözleşmesinin paylaşıma dair maddesindeki "imar müsaade ettiği takdirde kattan çıkacak bölüm ve dairelerin yükleniciye ait olacağı" hükmünün hile ve gabine mesnetle iptali ve tapu iptal ve tescil istenmektedir. Tecrübesizlik, gabinin sübjektif unsurlarındandır ve gabinin diğer şartı ise karşılıklı edimler arasında açık nispetsizlik bulunmasıdır. Olayda sözleşme dışında elde edilen dairelerin adedi gözetildiğinde açık oransızlığın bulun...
(Şerh No: 15763 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 21-09-2014 11:13)

Bir temsilci tarafından hakimlerin mesuliyetine ait özel hükümlere dayanılarak tazminat davası açılabilmesi için temsilciye açıkça salahiyet verilmiş ve bu salahiyetin temsil belgesine ( vekaletnameye ) yazılmış olması gerekir.
(Şerh No: 15762 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 20-09-2014 10:55)

16.6.2010 tarihinde ikame edilen dava, 18.10.2004 günü meydana gelen kazada davacılar murisinin vefatı sebebiyle davalılardan manevi tazminat tahsiline karar verilmesi istemlidir. Davalılar, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek, davanın reddini savunmuştur. Haksız eylemin gerçekleştiği 18.10.2004 tarihinde yürürlükte olan mülga 765 sayılı TCK'nun 455/1.maddesinde öngörülen suça ilişkin cezanın üst sınırı dikkate alındığında, aynı Kanunun 102/4.maddesi uyarınca ceza davası zamanaşımı sü...
(Şerh No: 15761 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:12)

Davacı, kardeşi (davalı) ile 2001 yılından beri %50 hisseli mali müşavirlik ofisi işletmek üzere adi ortaklık kurduğunu, ortaklığın 2010 yılı Ocak ayında sona erdiğini, ortaklığa ait kâr payı ile ilgili olarak kendisine ödeme yapılmadığını iddia ederek kâr payı alacağının tahsilini talep ve dava etmiştir. Ortaklığın faaliyetlerinden dolayı uğradığı zararın veya kâr payının talep edilmesi, aynı zamanda ortaklığın feshini ve tasfiyeyi de kapsar. Kararda; mahkemece, adi ortaklık tasfiyesinin ne şek...
(Şerh No: 15752 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:09)

Dava, belediyenin yol çalışmaları esnasında davacıya ait kablolara verdiği zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Davalı idare, yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine dair olarak uygulamaya koyduğu proje çerçevesinde yol çalışması yapmaktadır; yol çalışması sırasındaki kazı sebebiyle zararın doğduğu ileri sürüldüğünden, dava, hizmet kusuruna dayanmakta olup, tam yargı davası niteliğindedir ve uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerekir.
(Şerh No: 15760 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:04)

Davalı anne, kocasının ölümünden sonra çocuklarıyla ilgilenmemiş, dava devam ederken de başkasıyla gayri resmi bir birliktelik yaşamaya başlamıştır. İdrak çağında olan çocuklar da anneleri yanında kalmak istemediklerini, dedeleriyle yaşamak istediklerini beyan ettiklerinden, annenin, çocukları üzerindeki velayet hakkının kaldırılmasına karar verilmelidir.
(Şerh No: 15759 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:04)

Dava, davalı şirketin yönetim kurulunun görev süresi bittiği, bu sebeple şirketin organsız kaldığı iddiasına dayalı kayyım tayini istemine ilişkindir. Görev süresi dolmuş olan yönetim kurulu, genel kurulu toplantıya çağırabileceğinden; davacının da yönetim kurulu üyesi olması sebebiyle genel kurulu davet yetkisi mevcut olmakla, işbu davayı açmada hukuki yararı yoktur.
(Şerh No: 15758 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:04)

Taşınırın zilyedi onun maliki sayılır ve mülkiyet karinesine güvenerek zilyetten (subjektif) iyiniyetle hak iktisap edenin, bu kazanımı korunur. İyiniyet asıl olup karine olarak var kabul edilir ise de; durumun gereklerine uygun olarak kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz.
(Şerh No: 15757 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:04)

Dava, ecrimisil taleplidir. Yargılamada, hazine ve kamu kurumlarına ait taşınmazların karşılıksız veya rızaya dayalı olarak kullanılmasının mümkün olmadığının gözetilmesi gerekir.
(Şerh No: 15756 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Ticaret müdürü ve ticaret şefi olup yönetim kurulu üyeliği sıfatları bulunmayan davalılara, genel müdür veya müdür yardımcısı ile birlikte ikinci derece imza yetkisi tanınmış olması, onlara yönetim kurulu veya şirket müdürü statüsü bahşetmeyeceğinden söz konusu davalılar hakkındaki talep TTK m.336 vd. hükümlerine istinaden değerlendirilip çözülemez. Ayrıca yönetim kurulu üyeleri hakkında geçerli bir ibranın söz konusu olabilmesi ve sonuç doğurabilmesi için, sorumluluğa esas işlem veya faaliy...
(Şerh No: 15755 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Şirket yetkililerinden birinin vekaleti ile şirket adına itiraz edilmesi halinde, vekile bu konuda “icazet verilmediği” ispat edilmediği sürece bu itiraz geçersiz kabul edilemez ise de; alacaklı vekilinin bu hususu icra mahkemesine şikayet olarak getirmesi halinde duruşma açılarak anılan “icazet” durumu belirlenip şikayetin buna göre sonuçlandırılması gerekir.
(Şerh No: 15754 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Kamulaştırmasız elatmadan kaynaklanan ilama mesnetle 15.05.2013'te başlatılan takipte, dosya kapak hesabı 31.5.2013'te yapılmış ve dosya borcu da 1.7.2013'te ödenmiştir. 2942 S.K. Geçici Madde 6/7 hükmü 11.6.2013'te yürürlüğe girmiş olmakla; ödeme sırasında icra harçları ve icra vekalet ücretinin maktu hesaplanması gerekir.
(Şerh No: 15753 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Muris muvazaasına ilişkin uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi; davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün/murisin asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında, birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yö...
(Şerh No: 15751 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Davacı, karışmadığı bir hırsızlık olayı sebebiyle aynı kimlik bilgilerini taşıyan gerçek sanık yerine kendisi hakkında üç kez gıyabi tutuklama kararı verildiği; her seferinde ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldığı; işlemlerin bariz hataya dayalı olduğu; suç işlemediği halde birden fazla kez gözaltına alındığı ve özgürlüğünün kısıtlandığını ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur. Hakimlerin hukuksal faaliyetinden dolayı devlet aleyhine tazminat davası açılabilmesi için vekili...
(Şerh No: 15750 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Taraflar arasında düzenlenip hakim tarafından onaylanan boşanma anlaşmasında; koca, üzerine kayıtlı meskeni hükmün kesinleşmesinden sonra eşine devretmeyi, eş de kendisine devredilecek bu taşınmazı 2009 yılı Eylül ayı sonuna kadar satıp parası ile en geç altı ay içinde ortak çocukları adlarına iki, kendi adına da bir daire almayı kabul ve taahhüt etmiştir. Boşanma anlaşmasında yer alan "ortak çocuklar adına iki taşınmaz alınacağına" ilişkin hüküm, çocuklar bakımından üçüncü kişi yararına bir ...
(Şerh No: 15749 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Takibe konu kambiyo senedi altındaki imzaya itiraz, İİK m.170'te özel olarak düzenlendiğinden, imza inkarı nedenine dayalı sahtelik iddiası hakkında HMK m.209 uygulanamaz. Senet üzerinde bulunan yazıdaki sahtelik iddiası da borca itiraz niteliğindedir ve bu konu da İİK m.169/a'da düzenlenmiştir; dolayısıyla bu yönden de HMK m.209'un uygulanma olanağı yoktur. HMK m.209 takibin durdurulması sonucunu doğurmaz. Anılan hüküm, genel mahkemelerde açılan davalarla ilgili olarak senedin hiçbir işl...
(Şerh No: 15748 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Dava, vekalet görevinin kötüye kullanılmasına mesnetle ikame edilen tapu iptal ve tescil ile terdiden tazminat taleplidir. Yerel mahkemece; davalı vekil yönünden tazminat istemi kabul edilerek diğer davalılar yönünden dava reddedilmiştir. Davaya konu taşınmazın satışı konusunda yetkilendirilen vekil, aslında taşınmazı davacıdan 14.000,00 TL bedelle satın aldığı, tapu masraflarını karşılayamadığından davacının önerisiyle vekaletname aldığı yönündeki savunmasını yazılı delille kanıtlamalıdır. B...
(Şerh No: 15747 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

Yargılamanın iadesi isteğinde bulunulabilmesi için iki hükmün de hukuk mahkemelerinden verilmiş olması gerekir; hükümlerden biri hukuk mahkemesi diğeri idare mahkemesi tarafından verilmişse yargılamanın iadesi yoluna değil, ancak hüküm uyuşmazlığının giderilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulabilir.
(Şerh No: 15746 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-09-2014 16:03)

 Bilgi  [İİK. 237] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 60.Maddesi
Sıra cetvelinin ve ikinci alacaklılar toplantısının ilânı Bu ilâna, dosya numarası, müflisin adı, soyadı, adresi; İcra ve İflas Kanununun 206 ve 207 nci maddeleri gereğince düzenlenmiş sıra cetvelinin hazır olduğu; alacağın esasına ve miktarına ilişkin itirazların on beş gün içinde iflâsa karar verilen yerdeki ticaret mahkemesinde dava yoluyla ileri sürülebileceği; yalnız sıraya ilişkin itirazların ise yedi gün içinde şikâyet yoluyla icra mahkemesinde ileri sürülebileceği; müflis, konkordato ...
(Şerh No: 15745 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:36)

 Bilgi  [İİK. 207] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 59.Maddesi
İcra ve iflâs kanununun 206 ve 207 nci maddeleri gereğince düzenlenen sıra cetveli Bu cetvele; alacaklıların ad ve soyadları, talep edilen, kabul edilen ve reddedilen para miktarları, alacak hakkındaki kararın ne olduğu ve hangi sıraya kabul edildiği yazılır.
(Şerh No: 15744 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:32)

 Bilgi  [İİK. 219] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 58.Maddesi
Adî tasfiye ve iflâsın açılmasının ilânı Bu ilânda; a) Dosya numarası, b) Müflisin adı, soyadı ve adresi, c) İflâsın açıldığı tarih, d) Alacaklıların ve istihkak iddiası sahiplerinin, alacak ve istihkaklarını ve bunların dayanağı olan belgeleri veya örneklerini ilân tarihinden itibaren bir ay içinde kaydettirmeleri ve tevdi etmeleri, e) Müflise borçlu olanların aynı süre içinde kendilerini ve borçlarını bildirmeleri, aksi halin İcra ve İflas Kanununun 336 ncı maddesi uyarın...
(Şerh No: 15743 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:29)

 Bilgi  [İİK. 218] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 57.Maddesi
Basit tasfiyede alacaklıları davet ilânı Bu ilâna; dosya numarası, müflisin adı, soyadı, yerleşim yerindeki adresi ve İcra ve İflâs Kanununun 218 inci maddesi gereğince yirmi günden az ve iki aydan çok olmamak üzere belirtilecek bir süre içinde, alacaklıların alacaklarını ve iddialarını iflâs dairesine bildirmeleri gerektiği, keza bu süre içinde alacaklılardan birinin giderleri peşin vermek suretiyle adî tasfiye istemediği takdirde basit tasfiye yapılacağı ihtarı yazılır. Tasfiyenin kapand...
(Şerh No: 15742 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:27)

 Bilgi  [İİK. 217] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 56.Maddesi
Tasfiyenin tatili ilânı İflâs dairesinin, masaya ait hiç bir mal bulunmadığı takdirde tasfiyenin tatiline dair vereceği karara ilişkin ilânda; dosya numarası, müflisin adı, soyadı, ilândan itibaren alacaklılar tarafından otuz gün içinde iflâsa ilişkin işlemlerin yürütülmesinin devamı istenmediği ve gideri peşin verilmediği takdirde iflâsın kapatılacağı ihtarı yazılır.
(Şerh No: 15741 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:25)

 Bilgi  [İİK. 166] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 55.Maddesi
İflâsın açılmasına, kapanmasına ve kaldırılmasına ilişkin ilân İcra ve İflas Kanununun 166 ncı maddesine göre iflâs kararı verildiğinin ilânı ile 254 üncü maddeye göre iflâsın kapanmasına ilişkin kararın ilânında, iflâs dosya numarası, müflisin adı, soyadı, adresi, iflâsın açılması veya kapanması kararının hangi mahkeme tarafından verildiği, kararın tarih ve sayısı ile özeti yazılır. İcra ve İflas Kanununun 182 nci maddesine göre iflâsın kaldırılmasına ilişkin ilânda, iflâs dosya numarası...
(Şerh No: 15740 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:20)

 Bilgi  [İİK. 152] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 54.Maddesi
Rehin açığı belgesi Alacaklıya, rehnedilenin satılıp da satış bedelinin alacağın tamamını karşılamaması veya hiç satılamaması halinde bedava ve pulsuz olarak verilen bir belge olup, bu belgeye, dosya numarası; alacaklı ve borçlunun adı ve soyadı; alacağın miktarı; rehnedilenin takdir edilen kıymeti; satış tutarı; satış yapılamamışsa sebebi; geriye kalan alacak miktarı ve ne için verildiği; kanunî dayanağı yazılır; belge, icra müdürü tarafından imzalanır ve mühürlenir. Bu belge iki nüsha ol...
(Şerh No: 15739 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:18)

 Bilgi  [İİK. 150] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 53.Maddesi Muvakkat Rehin Açığı Belgesi
Muvakkat rehin açığı belgesi Alacaklıya, satış talebinden sonra, isteği üzerine verilen bedava ve pulsuz bir belge olup, bu belgeye, dosya numarası; alacaklı ve borçlunun adı ve soyadı; alacağın miktarı, rehnedilenin takdir edilen kıymeti ve kıymete göre açık kalan miktar ve ne için verildiği; bu belgenin kanunî dayanağı yazılır; belge, icra müdürü tarafından imzalanır ve mühürlenir. Bu belge iki nüsha olarak düzenlenir, biri dosyasında saklanır.
(Şerh No: 15738 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:15)

 Bilgi  [İİK. 124] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 49.Maddesi
Taşınmazın açık artırma şartnamesi ve tutanağı Taşınmazın açık artırma şartnamesi ve tutanağına, dosya numarası, alacaklı ve borçlunun ad ve soyadları, artırmanın yapılacağı yer, gün, saat, şartnamenin açık bulundurulduğu ilk gün, birinci ve ikinci artırma gün ve saatleri ile her iki artırma için elektronik ortamda teklif vermenin başlayacağı ve sona ereceği gün, taşınmazın tapu kaydı ve niteliği, varsa, borçlunun taşınmazla temin edilmiş kişisel borçlarının da alıcıya intikal edeceği, tapu s...
(Şerh No: 15737 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:08)

 Bilgi  [İİK. 126] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 50.Maddesi
Taşınmazın açık artırma ilânı İlânda; a) Dosya numarası, b) Artırmanın yapılacağı yer, gün ve saat, her iki artırma için elektronik ortamda teklif vermenin başlayacağı gün, c) Artırma şartnamesinin hangi tarihten itibaren herkes tarafından görülebileceği, d) Kararlaştırılan zamanda artırma bedeli takdir edilen kıymetin yüzde ellisini bulmadığında, artırmanın en az yirmi gün sonrası aynı yer ve saatte taşınmazın en çok artırana ihale edileceği, e) İkinci artırmanın yapılacağı ye...
(Şerh No: 15736 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 15:05)

 Bilgi  [İİK. 129] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 50/A Maddesi
Taşınmazın ihale usulü Açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla birinci artırma tarihinden yirmi gün önce başlanır. Elektronik ortamda teklif verme, artırmanın tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. İkinci artırmada ise elektronik ortamda teklif verme işlemi birinci artırmadan sonraki beşinci gün başlar. Beşinci günü takiben en az yirmi gün sonrası için belirlenecek ikinci artırmanın tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. Elektronik ortamda verilecek t...
(Şerh No: 15735 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 18-09-2014 14:59)

İş veya savunmadan çekinme avukat için haktır. Ancak çekinme hakkı keyfi bir hak da değildir. Çekinmeden dolayı müvekkile asla zarar verilmeyecek, gerekli önlemler alınacaktır. Disiplin kovuşturmasına konu olayda çekilme iradesinin bildirildiği 03.09.2010 günlü dilekçe dosyasına havale ve Şikâyetçi asilinde katıldığı 16.09.2010 günlü duruşmada şikâyetçiye tebliğ edilmiş, Mahkemece esas hakkındaki iddianın bildirilmesi için süre verilmiştir. Görüldüğü üzere hiçbir hak kaybı olmamıştır. Maddeyi...
(Şerh No: 15734 - Ekleyen: Av.Gülgün İNCESOYLAR DİLKİ - Tarih : 18-09-2014 11:20)

 Bilgi  [İİK. 114] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 48. Maddesi
Taşınırın açık artırma ilânı Taşınırın açık artırma ilânına, dosya numarası, satılacak şeyin cinsi, niteliği, önemli özellikleri, takdir edilen kıymeti, artırmanın yapılacağı yer, birinci ve ikinci artırmanın gün ve saatleri ile her iki artırma için elektronik ortamda teklif vermenin başlayacağı gün, satış şartnamesinin ve diğer bilgilerin nereden ve ne şekilde öğrenilebileceği belirtilerek gideri verildiği takdirde şartnamenin bir örneğinin isteyene gönderilebileceği yazılır. Taşınırın açık ...
(Şerh No: 15733 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-09-2014 13:40)

 Bilgi  [İİK. 114] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 47. Maddesi
Taşınırın açık artırma şartnamesi ve tutanağı Taşınırın açık artırma şartnamesi ve tutanağına, dosya numarası, alacaklının ve borçlunun adları ve soyadları, ilânın şekli, artırmanın yapılacağı yer, gün ve saat, birinci ve ikinci artırma tarihleri ile her iki artırma için elektronik ortamda teklif vermenin başlayacağı ve sona ereceği gün, artırma şartları, taşınırın cinsi, takdir edilen kıymeti yazılır ve icra müdürü tarafından imzalanır ve mühürlenir. Elektronik ortamda verilen en yüksek t...
(Şerh No: 15732 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-09-2014 13:39)

 Bilgi  [İİK. 115] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği İlgili 48/A Maddesi
Taşınırın ihale usulü Açık artırmaya elektronik ortamda teklif verme yoluyla birinci artırma tarihinden on gün önce başlanır. Elektronik ortamda teklif verme artırmanın tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. İkinci artırmada ise elektronik ortamda teklif verme işlemi birinci artırmadan sonraki beşinci gün başlar. Beşinci günü takip eden en az on gün sonrası için belirlenecek ikinci artırmanın tamamlanacağı günden önceki gün sonunda sona erer. Elektronik ortamda verilecek teklif...
(Şerh No: 15731 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-09-2014 13:37)

 Bilgi  [İİK. 14] İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği
İcra ve İflas Kanunu Yönetmeliği Kabul Tarihi: 11.04.2005 R.G. Tarihi: 11.04.2005 R.G. No: 25783 BİRİNCİ KISIM : Amaç, Kapsam ve Dayanak Amaç ve kapsam Madde 1 - Bu Yönetmeliğin amacı, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflâs Kanunu uyarınca icra ve iflâs daireleri ile icra mahkemelerinde tutulacak (DEĞİŞİK İBARE RGT: 16.04.2013 RG NO: 28620) (KOD 1) kayıt, dosyalar ve diğer basılı kâğıtlara ilişkin hususlar ile aciz vesikası sicili, icra dairelerinin teftiş ve denetimi ve mal...
(Şerh No: 15730 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-09-2014 13:31)

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya içeriği ve toplanan delillerden, miras bırakanın kadastro tespitinden sonra öldüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesinde öngörülen 10 yıllık hak düşürücü sürenin somut olayda uygulanamayacağı tartışmasızdır.
(Şerh No: 15729 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 16-09-2014 20:17)

3402 Sayılı Kadastro Yasasının 13/B maddelerinde; Kadastro teknisyeni huzurunda verilen muvafakat bildirimi, resmi memur önünde serbest irade ile belirtilen tescil isteme beyanı olarak görülmüştür. Kayıt sahibinin zilyet adına tespite muvafakat beyanının haricen satış gibi ya da başka bir nedene dayandırılarak ileri sürülmüş olması da bu kabulde sonuca etkili değildir.
(Şerh No: 15728 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 16-09-2014 20:13)

Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkindir. Somut olayda, miras bırakanın kadastro tespitinden sonra öldüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda, Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesinde öngörülen hak düşürücü sürenin eldeki dava bakımından uygulanamayacağı tartışmasızdır.
(Şerh No: 15727 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 16-09-2014 20:04)

 Bilgi  [FSEK. 47] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi Madde Metni
Bir kararname ile memleket kültürü için önemi haiz görülen bir eser üzerindeki mali haklardan faydalanma salahiyeti, hak sahiplerine münasip bir bedel ödenmesi suretiyle koruma süresinin bitiminden önce kamuya maledilebilir. (Değişik fıkra: 03/03/2001 - 4630/24. md.) Bu hususta karar verilebilmesi için eserin Türkiye'de veya Türkiye dışında Türk vatandaşları tarafından vücuda getirilmiş olması ve aynı zamanda yayımlanmış eser nüshalarının iki yıldan beri tükenmiş bulunması ve hak sahib...
(Şerh No: 15726 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 15:03)

 Bilgi  [Kamu.K 23] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi Madde Metni
Kamulaştırma bedelinin kesinleşmesi tarihinden itibaren beş yıl içinde, kamulaştırmayı yapan idarece veya 22 nci maddenin ikinci fıkrası uyarınca devir veya tahsis yapılan idarece; kamulaştırma ve devir amacına uygun hiç bir işlem veya tesisat yapılmaz veya kamu yararına yönelik bir ihtiyaca tahsis edilmeyerek taşınmaz mal olduğu gibi bırakılırsa, mal sahibi veya mirasçıları kamulaştırma bedelini aldıkları günden itibaren işleyecek kanuni faiziyle birlikte ödeyerek, taşınmaz malını geri alabilir...
(Şerh No: 15725 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 14:42)

 Bilgi  [Kamu.K 22] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi Madde Metni
Kamulaştırmanın ve bedelinin kesinleşmesinden sonra taşınmaz malların kamulaştırma amacına veya kamu yararına yönelik herhangi bir ihtiyaca tahsisi lüzumu kalmaması halinde, keyfiyet idarece mal sahibi veya mirasçılarına 7201 sayılı Tebligat Kanunu hükümlerine göre duyurulur. Bu duyurma üzerine mal sahibi veya mirasçıları, aldığı kamulaştırma bedelini üç ay içinde ödeyerek taşınmaz malını geri alabilir. (Ek cümle : 6427 S.K. m.3/Yürürlük: 01.03.2013) (Değişik Son Cümle: 6495 S.K. m.26) Kamulaştı...
(Şerh No: 15724 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 14:39)

 Bilgi  [İYUK. 28] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi 28. maddenin 1. fıkrası
1. (Değişik: 4001 - 10.6.1994) Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez. (m.28/f.1-c.2 Anayasa Mahkemesi'nin 10.7.2013 T., 2012/107 E. ve 2013/90 K. sayılı kararı ile iptal edilmiştir.) (Ek cümleler: 6526 - 21.2.2014 / m.18) “Kamu görevlileri hakkınd...
(Şerh No: 15723 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 14:29)

 Bilgi  [Av.K. 182] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi Madde Metni
Bu Kanunda düzenlenmesi yönetmeliğe bırakılan hususlar ile Kanunun uygulanabilmesi için yönetmelikte yer alması gereken diğer konuları kapsayan yönetmelikler Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından hazırlanarak Adalet Bakanlığına gönderilir. Yönetmelikler Adalet Bakanlığına ulaştığı tarihten itibaren iki ay içinde karar verilmediği veya onaylandığı takdirde kesinleşerek yürürlüğe girer. Ancak, Adalet Bakanlığı uygun bulmadığı yönetmelikleri bir daha görüşülmek üzere, gösterdiği gerekçe...
(Şerh No: 15722 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 14:14)

 Bilgi  [K.İhale.K. 62] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi m.62/1-e
e) (Değişik: 5812 - 20.11.2008 / m.24 / Yürürlük / m.35) İdarelerce kanun, tüzük ve yönetmeliklere göre istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması halinde, bu Kanunda belirtilen hizmetler için ihaleye çıkılabilir. Ancak danışmanlık hizmet alım ihalelerinde, istihdam edilen personelin yeterli nitelik veya sayıda olmaması şartı aranmaz.
(Şerh No: 15721 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 13:33)

 Bilgi  [İşK. 36] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi 5. fıkra
Bu maddede kamu tüzel kişilerine ve bazı teşekküllere verilen yetkileri 2 nci maddenin altıncı fıkrası gereğince sorumluluk taşıyan bütün işverenler de kullanmaya yetkilidir.
(Şerh No: 15720 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 11:18)

 Bilgi  [İşK. 3] 6552 sayılı Kanun Değişikliği Öncesi 2. fıkra
Bu Kanunun 2 nci maddesinin altıncı fıkrasına göre iş alan alt işveren; kendi işyerinin tescili için asıl işverenden aldığı yazılı alt işverenlik sözleşmesi ve gerekli belgelerle birlikte, birinci fıkra hükmüne göre bildirim yapmakla yükümlüdür. Bölge müdürlüğünce tescili yapılan bu işyerine ait belgeler gerektiğinde iş müfettişlerince incelenir. İnceleme sonucunda muvazaalı işlemin tespiti halinde, bu tespite ilişkin gerekçeli müfettiş raporu işverenlere tebliğ edilir. Bu rapora karşı tebliğ ta...
(Şerh No: 15719 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-09-2014 11:17)

Davacı-karşı davalılar; murislerinin 1997 ve 1999 yılında satın aldığı taşınmazları 2. eşi davalı adına tescil ettirdiğini, 2. eşin herhangi bir çalışması olmadığını iddia ederek alacak talebinde bulunmuş, mahkemece işbu taşınmazların 2. eşe bağış amacıyla verildiği kabul edilmiş; Davalı-karşı davacı 2. eş; murisin 2003 yılında vefatı sonrası davalı mirasçılarla miras taksim sözleşmesi yaptıklarını, bu sözleşme ile davalılar üzerine tescil olunan 1999 yılında edinilen 3 bağımsız bölüm ve 2002 ö...
(Şerh No: 15718 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 12-09-2014 10:33)

Şikâyetli avukatın eylemi Türkiye Barolar Birliği Meslek Kurallarının 31/1.maddesine aykırı olmakla eylem disiplin suçunu oluşturduğundan, Baro Disiplin Kurulunun eylemin disiplin suçunu oluşturduğuna ilişkin değerlendirmesinde ve takdir ettiği uyarma cezasında hukuki isabetsizlik görülmemiş, kararın onanması gerekmiştir. Şikayetli Avukat Uyarma Cezası almıştır.
(Şerh No: 15717 - Ekleyen: Ömer SELÇUK - Tarih : 10-09-2014 14:23)

İncelenen dosya kapsamından ve Şikâyetli avukatın kabulünden takip sonrasında Şikâyetçi ile borcun ödenmesi hususunda görüşüldüğü ve sadece borç değil derdest yargılama hakkında da görüş bildirildiği tartışmasızdır. Avukatın hasım tarafla görüşmesinin ancak avukatı ile yapılabileceği hükmü mutlak olup, hasmın avukatının bulunmaması halinde dahi görüşme “zorunluluk” sınırı ile bağlı bulunmaktadır. Avukat, bir davada, başka bir meslektaşının temsil ettiği kimse ile meslektaşının izni haricinde,...
(Şerh No: 15716 - Ekleyen: Ömer SELÇUK - Tarih : 10-09-2014 14:18)

Davacı, teslim ettiği çeklerin sahte çıkması ve çeklerin sahte olduğunun kendisine bildirilmemesi sebebiyle davalı bankanın mevzuat gereklerini yerine getirmeyerek zarara uğramasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek açtığı davadan önce bankaya keşide ettiği ihtarnamede zararını belirlemiş; davayı, şimdilik kaydıyla kısmi dava olarak ikame etmiştir. Davacı, talep konusu uyuşmazlığın miktarını kendisi tarafından keşide edilen ihtarname ile açıkça belirlemiş olmakla kısmi dava açmakta hukuksal ...
(Şerh No: 15715 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 10-09-2014 10:49)

Davacı, davadan önce mahkeme kanalıyla yaptırdığı delil tesbiti sonucunda uğradığı maddi zararın miktarını kesin olarak belirlediği gibi dava dilekçesinde de anılan tesbit dosyasına atıf yaparak zararın tazminini talep etmiştir; dolayısıyla 6100 sayılı HMK yürürlükte iken açılmış dava, belirsiz alacak davası niteliğinde değildir.
(Şerh No: 15714 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 10-09-2014 10:04)

Eldeki dava, davacı tarafça HUMK yürürlükte iken kısmi dava şeklinde ikame edilmiştir. 6100 sayılı HMK hükümleri, aynı Kanunun 448. maddesine göre tamamlanmış usul işlemlerini etkilemeyeceğinden mahkemece davanın esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, davanın belirsiz alacak ve kısmi davaya imkan vermediğinden bahisle hukuki yarar yokluğu sebebiyle reddi bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 15712 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 09-09-2014 16:30)

Davacının, tam dava açması gerekirken kısmi dava ikamesi halinde; dava ve usul ekonomisi bakımından HMK m.115/2 uyarınca davacıya, davasını tam dava olarak devam ettirmesi ve harcı tamamlaması konusunda kesin süre verilerek sonucuna göre işlem yapılması gerekirken, davanın doğrudan usulden reddi isabetsizdir.
(Şerh No: 15711 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 09-09-2014 12:21)

Talep konusunun miktarı taraflar arasında tartışmasız ve açıkça belli olduğundan somut olay bakımından kısmi dava açılamaz. Bu durumda mahkemece anılan bu husus dava şartı noksanlığı bağlamında ele alınarak HMK m.115/2-c.2 uyarınca işlem yapılması gerekirken bu husus gözden kaçırılarak işin esasına girilmesi doğru olmamıştır.
(Şerh No: 15710 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 09-09-2014 11:59)

Dava konusu olayda, talep konusunun miktarı açıkça belli olup, taraflar arasında bu konuda herhangi bir tartışma bulunmadığından, davacının kısmi dava açmakta hukuki yararı yoktur. Hukuki yarar; dava açıldığı anda var olmadığından, sonradan harcın tamamlatılması suretiyle bu eksiklik giderilemez ve davanın, dava şartı eksikliğinden, usulden reddi gerekir.
(Şerh No: 15709 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 09-09-2014 11:59)

Dava ve mesnedi takip kira sözleşmesine dayalıdır. Kira sözleşmesinin tarafları kiralayan sıfatı ile davacı ve kiracı sıfatıyla davalıdır. Kira sözleşmesini kiralayan sıfatı ile imzalayan davacının kendi akidi olan davalıya karşı kira sözleşmesine dayanarak takibe girişmesi ve itiraz üzerine de eldeki itirazın kaldırılması ve tahliye konulu davayı açması olanaklıdır ve davacının aktif dava ehliyeti bulunmaktadır. Kiralanan taşınmazın paylı mülkiyete konu olması, paydaşlar arasındaki iç ilişkide ...
(Şerh No: 15708 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 09-09-2014 11:03)

6100 sayılı HMK.'nun 26. maddesi uyarınca hakim taleple bağlıdır. Talep edilmeyen bir konuda inceleme yapıp, karar vermesi mümkün değildir.
(Şerh No: 15707 - Ekleyen: Av.Murat ÇETİN - Tarih : 07-09-2014 11:50)

Kişinin, bir daha kanıt elde etme olanağının bulunmadığı ve yetkili makamlara başvurma imkanının olmadığı ani gelişen durumlarda, örneğin; kendisine karşı işlenmekte olan (cinsel saldırı, hakaret, tehdit, iftira veya şantaj gibi) bir suç söz konusu olduğunda ya da kendisine veya aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırıyı önlemek için, kaybolma olasılığı bulunan kanıtların kaybolmasını engelleyip, yetkili makamlara sunarak güvence altına almak amacıyla, saldırıyı gerçekleştir...
(Şerh No: 15706 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 04-09-2014 22:37)

Davacı, apartmanın en üst katındaki bağımsız bölümün maliki olup, apartman çatısının akması ve bacaların tıkanık olması nedeniyle dairesinin tavan ve duvarlarının rutubetlenip hasar gördüğünü, bu sebeple çatı izolasyonu ve baca onarım işini yaptırdığını, ortak yerlerin onarım giderine diğer kat malikleri katılmak zorunda olduğu halde katılmadıklarını, bu sebeple apartman yönetimi aleyhine yaptıkları icra takibine itirazın iptaline karar verilmesini istemiştir. Anagayrimenkulün gayesine uygun ol...
(Şerh No: 15705 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 04-09-2014 22:18)

Davacı, davalı üniversitede öğrenci olduğunu, yıllık eğitim ücretini ödediği halde başarısız olduğu dersler için yeniden ücret ödemek zorunda kaldığını, davalı üniversitenin eğitim öğretim yılı için alınan ücret dışında öğrencilerden başarısız ders ve alt sınıf ders ücretlerinin yeniden alınmasının uygun olmadığını belirterek davalı tarafça yapılan fazla tahsilatın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Yerel mahkemenin haksız tahsil edilen tutarın davalı üniversite yönünden sebep...
(Şerh No: 15704 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 04-09-2014 12:46)

Ödeme emri, borçlunun, takip dayanağı kredi sözleşmesindeki adresine, işbu adresin, adrese dayalı kayıt sistemindeki adres olduğu şerhi verilmek suretiyle tebliğe çıkarılmış; tebligat, muhatap borçlunun tanınmadığı şerhi düşülmek suretiyle 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 21/2.maddesine göre yapılmıştır. Yargıtay, borçluya, önce adresin muhatabın adrese dayalı kayıt sistemindeki adresi olduğu belirtilmeksizin bir tebligat çıkarılması gerektiğine, ancak bu tebligatın yapılamaması halinde bu kez ...
(Şerh No: 15703 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 01-09-2014 13:35)

Görüş Değişkliği: Yargıtay 12. HD, bu kararında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile yapılan takipte; borçlu sahtecilik iddiasını imza dışındaki bir unsura yönelik olarak yaparsa HMK 209'un uygulanacağı ve böylece takibin durması gerektiği yönündeki görüşünü değiştirerek, sahtecilik iddiasını borca itiraz olarak kabul edeceğini belirtmiştir.
(Şerh No: 15702 - Ekleyen: Doğukan Bora SAVAŞ - Tarih : 29-08-2014 22:05)

 Bilgi  [BK. 347] Gerekçe
818 sayılı Borçlar Kanunu’nda yer verilmeyen, ancak. 6570 sayılı Kanunun 11 inci maddesini kısmen karşılayan, "F. Konut ve çatılı işyeri kiralarında sözleşmenin sona ermesi / I. Bildirim yoluyla / 1. Genel olarak" kenar başlıklı yeni bir maddedir. Tasarının üç fıkradan oluşan 346 ncı maddesinde, genel olarak bildirim yoluyla kira sözleşmesinin sona ermesi düzenlenmektedir. Maddenin birinci fıkrasına göre, belirli süreli konut ve çatılı işyeri kiralarında, 6570 sayılı Kanunun 11 inci maddes...
(Şerh No: 10849 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 28-08-2014 14:30)

 Bilgi  [TüketiciK. 5] Tüketici Sözleşmelerindeki Haksız Şartlar Hakkında Yönetmelik
Resmi Gazete Tarihi ve Sayı: 17.06.2014 - 29033 BİRİNCİ BÖLÜM Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 – (1) Bu Yönetmeliğin amacı; tüketici ile kurulan sözleşmelerde yer alan haksız şartların tespitine ve denetlenmesine ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Kapsam MADDE 2 – (1) Bu Yönetmelik, tüketici ile kurulan sözleşmelerde yer alan her türlü haksız şartı kapsar. (2) Faaliyetlerini, kanun veya yetkili makamlar tarafından verilen izinle yürütmekte olan kişi veya k...
(Şerh No: 15701 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 28-08-2014 10:29)

Tescilli markalar aleyhine hükümsüzlük davası açılarak mahkeme kararıyla bir marka sicilden terkin edilmediği sürece, marka sahibi marka tescilinin sağladığı hukuki korumadan yararlanacaktır. Somut olayda; davacı ve davalı markalarının 14. ve 42. sınıftaki emtiaları kapsar şekilde tescilli olmaları ve markalarında yer alan "Diamond" ibaresinin taraf markalarının esaslı unsurunu oluşturması nedeniyle, markaları oluşturan işaretlerin benzer oldukları ve markaların halk tarafından karıştırılma ...
(Şerh No: 15698 - Ekleyen: Av.Mustafa GÖNÜLAL - Tarih : 25-08-2014 21:52)

Özel faaliyetler için söz konusu olmayacak üstün ayrıcalıklara sahip olan ve yükümlülükler rejimine tabi tutulan ve sorumluluğu ile denetimi bir kamu otoritesi tarafından üstlenilen kamu hizmeti niteliğindeki elektrik dağıtım faaliyetini yürüten davalı tarafından, kamu hizmetinin yürütülmesini teminen tek yanlı olarak tesis edilen, ilgilinin hukukunda değişiklik yapan ve idari işlem niteliğinde bulunan işleminin yargısal denetimi idari yargıda yapılmalıdır. Öte yandan, elektrik, su ve doğalga...
(Şerh No: 15697 - Ekleyen: Av.Mustafa GÖNÜLAL - Tarih : 25-08-2014 21:25)

Hakim olağanüstü durumlarda ve pek önemli bir sebep ile 16 yaşını doldurmuş olan erkek veya kadının evlenmesine izin verebilir. Olanak bulundukça karardan önce ana ve baba veya vasi dinlenir.
(Şerh No: 15699 - Ekleyen: Efe Cüneyt ÖZGÜR - Tarih : 20-08-2014 13:34)

Dava, muris muvazaasına dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil, mümkün olmadığı takdirde tenkis istemlidir. Murisin, ölünceye kadar bakıp gözetme karşılığı yaptığı temlikin muvazaayla illetli olup olmadığının belirlenebilmesi için sözleşme tarihinde murisin yaşı, fiziki ve genel sağlık durumu, aile koşulları ve ilişkileri, elinde bulunan malvarlığının miktarı, temlik edilen malın tüm mamelekine oranı, bunun makul karşılanabilecek bir sınırda kalıp kalmadığı gibi bilgi ve olguların gözönünd...
(Şerh No: 15696 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 14:42)

Dava; muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı pay oranında tapu iptali ve tescil; mümkün olmadığı taktirde tenkis isteklerine ilişkindir. Dinlenen mahalli bilirkişiler ile tanıklar, çekişmeli taşınmazın davalının annesine (murisin ikinci eşine) mehir olarak verildiğini belirtmişlerdir. Mehir sözleşmeleri bugün için de geçerli ve temlikin gerçekleştirilme sebebinin mehir olduğu kanıtlanmış olmakla; muvazaa ve tenkis koşullarının oluşmadığı gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekir.
(Şerh No: 15695 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 13:01)

Muvazaaya mesnetle tapu iptal ve tescil talepli ikame edilen davada; yargılama aşamasında dava konusu bir kısım taşınmazların toplululaştırma işlemine tabi tutulduğu belirlendiği halde, toplulaştırma sonucu oluşan parsel kayıtları getirtilmeyerek infazda sorun çıkaracak biçimde kaydı kapatılan parseller yönünden iptal tescil hükmü kurulmuş olması doğru değildir.
(Şerh No: 15694 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 11:53)

Davacının, davalı eski eşin evlilik devam ederken kendisine ve müşterek çocuklarına şiddet uyguladığını ve bu sebeple psikolojik bakımdan yıprandığını belirterek talep ettiği manevi tazminat, TMK m.174'teki boşanmanın eki niteliğindeki hükümlere değil TBK'da düzenlenen haksız fiile mesnetle olmakla; davaya bakma görevi asliye hukuk mahkemesindedir.
(Şerh No: 15693 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 11:27)

Eşini rahatsız edecek şekilde eski erkek arkadaşından bahseden ve eşinin yüzüne tüküren davalı kadın, dava dosya içeriğine göre, boşanmaya neden olan olaylarda tam kusurlu olmakla; lehine manevi tazminata hükmedilemez.
(Şerh No: 15692 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 11:27)

Davacının TMK m.166/3'e mesnetle anlaşmalı boşanma şeklinde ikame ettiği dava, davalının karşı çıkması sebebiyle TMK m.166/1'e istinaden çekişmeli boşanma davasına dönüştüğünden; davacının, dava dilekçesinde anlaşmalı boşanma çerçevesinde beyan ettiği ifade ve taleplere göre hüküm kurulamaz.
(Şerh No: 15691 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 24-07-2014 11:26)

Eser sözleşmesinde yüklenicinin imal ettiği şey, iş sahibinin kullanamayacağı ve nisfet kaidesine göre kabule icbar edilemeyeceği derecede kusurlu veya mukavele şartlarına muhalif olursa, iş sahibi o şeyi kabulden imtina edebilir. Şayet iş sahibi eseri kabulden kaçınmakta haklı ise kuşkusuz eser bedeli ödemesi de gerekmez.
(Şerh No: 15690 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 22-07-2014 12:17)

DEVAMLILIK ARZ EDEN TALEPLERDE KARARIN KESİN OLDUĞUNDAN SÖZEDİLEMEZ: Kayıp kaçak bedelinin başvuru tarihinden sonraki faturaların düzenleme biçimine de etkisi olacağı, bir başka deyişle kararın ileriye yönelik uygulaması bulunduğu ve bu yöndeki talebin de devamlılık arz eden bir isteme ilişkin olduğu, yine Dairemizce de benimsenen Hukuk Genel Kurulu'nun aynı doğrultudaki uygulaması da gözetildiğinde yerel mahkemece verilen kararın kesin olduğundan söz etmek mümkün değildir. Hal böyle olunca m...
(Şerh No: 15688 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 21-07-2014 17:28)

KAYIP+KAÇAK BEDELİNİN İADESİ GEREKİR: Elektrik enerjisinin nakli esnasında meydana gelen kayıp ile başka kişiler tarafından hırsızlanmak suretiyle kullanılan elektrik bedellerinin, kurallara uyan abonelerden tahsili yoluna gitmek hukuk devleti ve adalet düşünceleri ile bağdaşmamaktadır. Hem bu hal, parasını her halükarda tahsil eden davacı Kurum’un çağın teknik gelişmelerine ayak uydurmasına engel olur, yani davacı kendi teknik alt ve üst yapısını yenileme ihtiyacı duymayacağı gibi; elektriğ...
(Şerh No: 15687 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 21-07-2014 17:23)

Taraflar arasında eser sözleşmesi ilişkisi vardır. İş sahibi, yükleniciden, ayıplı işlerin sökülüp yeniden yapılmasını isteyebilir. Bkz: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun m.15 [url] http://www.turkhukuksitesi.com/mevzuat.php?mid=13242 [/url]
(Şerh No: 15686 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 19-07-2014 13:13)

Temyize konu dava; taraf muvazaasına mesnetle ikame edilen tapu iptal ve tescil istemlidir. Ceza Mahkemesi'nin maddi olayla ilgili tespitleri ve tapuda davalı adına hareket eden vekilin yalan tanıklık yaptığından bahisle verilen hükmün esastan onanması, özel evrakta sahtecilikle ilgili tespiti, ceza yargılamasında maddi olayla ilgili yapılan tespit ve kabuller karşısında eldeki davanın dayanağını teşkil eden protokolün hukuken geçerli olmadığı, gerçeğe aykırı olarak düzenlendiği sabit olduğu...
(Şerh No: 15685 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 18-07-2014 16:16)

Davacı avukat, davalıya vekaleten ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemlerini yürüttüğünü, davalının kendisini haksız olarak azlettiğini ileri sürerek, ödenmeyen vekalet ücretinin tahsili amacıyla eldeki davayı açmıştır. Taraflar arasında yazılı ücret sözleşmesi bulunmamaktadır. Ortaklığın giderilmesi davası ve satış işlemleri değeri para ile ölçülebilen dava ve iş türlerinden olmadığından davacının isteyebileceği akdi vekalet ücreti, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde düzenlenen maktu ve...
(Şerh No: 15684 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 18-07-2014 11:52)

Yüklenici tüm yükümlülükleri yerine getirdiğini ileri sürerek, kendisine aidiyeti çekişme konusu bulunmayan 8 numaralı bağımsız bölümün tapusunun adına tescilini veya bedelini istemiştir. Ne var ki, söz konusu bağımsız bölüm arsa sahiplerinin yükleniciye devretmesi gereken son bağımsız bölüm olup, sözleşmenin tarafı olan tüm arsa sahiplerinin teminatını oluşturulduğundan, sadece davalının tapu kaydına dayalı olarak açılan davanın bu haliyle sonuçlandırılması mümkün değildir. Yüklenicinin söz...
(Şerh No: 15683 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-07-2014 21:00)

 Bilgi  [MK. 1027] 5150 Sayılı Tapu Sicili TÜZÜĞÜ / 17.08.2013
Tapu Sicili TÜZÜĞÜ Kabul Tarihi: 22.07.2013 RGT: 17.08.2013 RG NO: 28738 Ekli “Tapu Sicili Tüzüğü”nün yürürlüğe konulması; Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 22/1/2013 tarihli ve 400 sayılı yazısı üzerine, 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 913 üncü, 997 nci, 998 inci, 1000 inci, 1012 nci ve 1017 nci maddelerine göre, Bakanlar Kurulu’nca 22/7/2013 tarihinde kararlaştırılmıştır. BİRİNCİ BÖLÜM: Amaç, Kapsam, Dayanak ve Tanımlar Amaç MADDE 1 - (1) Bu Tüzüğün amacı, 22/11/2001 tarih ...
(Şerh No: 15682 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 17-07-2014 10:01)

 
THS Sunucusu bu sayfayı 0,10403395 saniyede 10 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.