Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

213 S.lı Vergi Usul Kanunu MADDE 3
Vergi Kanunlarının Uygulanması ve İspat
(2365 sayılı Kanunun 1'inci maddesiyle değişen madde) A) Vergi kanunlarının uygulanması: Bu kanunda kullanılan "Vergi Kanunu" tabiri işbu kanun ile bu kanun hükümlerine tabi vergi, resim ve harç kanunlarını ifade eder.
Vergi kanunları lafzı ve ruhu ile hüküm ifade eder. Lafzın açık olmadığı hallerde vergi kanunlarının hükümleri, konuluşundaki maksat, hükümlerin kanunun yapısındaki yeri ve diğer maddelerle olan bağlantısı gözönünde tutularak uygulanır.

B) İspat: Vergilendirmede vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti esastır.

Vergiyi doğuran olay ve bu olaya ilişkin muamelelerin gerçek mahiyeti yemin hariç her türlü delille ispatlanabilir. şu kadar ki, vergiyi doğuran olayla ilgisi tabii ve açık bulunmayan şahit ifadesi ispatlama vasıtası olarak kullanılamaz.

İktisadi, ticari ve teknik icaplara uymayan veya olayın özelliğine göre normal ve mutad olmayan bir durumun iddia olunması halinde ispat külfeti bunu iddia eden tarafa aittir.

İspat üzerine

Üyemizin Notu: Yasanın 3. maddesinin B bendi vergi hukukunun ispat başlığını taşır. B bendi ile vergi usul kanununun ruhunu oluşturan mükelleflerin şekli (biçimsel) vergi yükümlüklerine uymaları halinde (defter ve belge düzenine uymak, bildirimleri yerine getirmek, beyanname vermek vb.) beyanlarının doğru kabul edilceği kuralının istisnai hallerini vurgulamaktadır.
Bu istisnai hallerden birincisi vergiyi doğuran olayın gerçekleşmiş sayılcağı halin bağlandığı hukuki işlemlerin kanuna karşı hile yolu ile gerçek mahiyetinden saptırılması haline ilişkindir. Bu hususta en sık verilen örnek veraset intikal vergisi vermemek için babanın oğluna bağışladığı evini satmış gibi göstermesi halidir. Bu örnekte sözü edilen kanuna karşı hile haline vergi yazınında peçeleme adı verilir. Peçeleme yolu ile gerçek mahiyetinden saptırılmış bir hukuki işlemin örneğin satış işlemi yapılmış gibi gösterilmiş bir işlemin gerçekte bağışlama işlemi olduğunun ortaya konulmasına ise vergi yazınında ekonomik yorum veya ekonomik yaklaşım ilkesi adı verilir.
Mükelleflerin vergi ususl kanununda öngörülen şekli ödevlere uygun davranmaları şartı ile beyanlarının doğru kabul edilmesi halinin ikinci istisnası ise beyan içeriğinin ekonomik ve teknik gereklere aykırı olması halidir. Madde uyarınca mükelleflerin beyanları teknik ve ekonomik gereklere aykırı ise artık defter ve belge düzenine uygun davranmanın sağladığı korumadan yararlanamazlar. Sözgelimi bir imalathanenin muhasebesi ne denli düzenli olursa olsun, elektrik faturasında yazan tüketim tutarı, defterlerinde kayıtlı üretim ve stok miktarı ile uyuşmuyor ise defterlerinde yer alan kayıtlara itibar edilemeyecektir.
Yasada öngörülen bu iki istisnai hal dışında, mükellefin beyanlarının doğru olduğu kabul edilecek ve bu beyanların aksini iddia eden yani vergi idaresi ispatlamak durumunda kalacaktır.
Madde uyarınca vergi dairesi, mükellefin beyanlarının aksini ispatlamak hususunda, delil serbestisinden yararlanacaktır. Vergi yazınında delil serbestisi ilkesi adı verilen bu kuralın istisnasını yemin ve olayla doğrudan ilgisi olmayan tanık beyanı oluşturur.


 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Mehmet TOPRAK
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 22-09-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02744699 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.