Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

MK. MADDE 175

     
 
4721 S.lı Türk Medeni Kanunu MADDE 175
2. Yoksulluk nafakası
Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir.

Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.

Gerekçesi için Bkz.
 17  İçtihat    1 Bilgi    1  Çeviri    1  Ses Dosyası    (Madde son güncelleme Av.Ufuk Bozoğlu, 30-12-2009 ) [Bu madde güncel değil mi?]
 
     
[Bu Maddeye Yeni Şerh Ekleyin]
Bu Maddeye İçtihat Girin

MK. MADDE 175 İçtihatları

Her dava açıldığı tarihteki koşullara göre değerlendirilir. Önceki nafaka davasının kesinleşmemiş olması yeni dava açılmasına engel değildir. Nitekim iki dava arasında 1 yıl geçmiştir. Bu süre içinde tarafların sosyal ve ekonomik durumları değiştiği gibi, çocuğun yaşı ve ihtiyaçları da doğal olarak artmıştır. Mahkemece derdestlik koşullarının oluşmadığı, sonradan açılan bu davanın önceki nafakanın tezyidi davası olmasına göre, önceki davada verilen kararın kesinleşmesi beklenerek küçüğün yaşı...
(Şerh No: 15597 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-06-2014)

Boşanma davasında yoksulluk nafakası talebi ve bu konuda verilmiş bir hüküm yok ise de, davacı, önceden verilmiş olan tedbir nafakasının artırılmasını istemiştir. Boşanma davasının derdest olması, tedbir nafakasının artırılması talebine engel değildir. Mahkemece davacının talepleri ayrı ayrı değerlendirilerek esastan inceleme ve araştırma yapılıp ortaya çıkacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozm...
(Şerh No: 15596 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-06-2014)

Kadın önce açtığı tedbir nafakası davasındaki, "boşanırlarsa yoksulluk nafakası olarak devamına ilişkin" isteğini geri almamıştır. Bu durumda önce açılan tedbir nafakası davası ile birleştirilen karşılıklı açılan boşanma davalarının içinde davalı-davacı (kadın)'ın yoksulluk nafakası talebinin bulunduğu kabul edilmelidir. Ve Bu istek hakkında olumlu veya olumsuz bir hüküm tesis edilmesi gerekirken, bu talebin nazara alınmaması da usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
(Şerh No: 15595 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 27-06-2014)

Taraflar arasında Mahkemenin 2006/815 esas 2007/403 karar sayılı davacının açtığı boşanma davasında; tarafların boşanmalarına, müşterek çocuk için aylık 75 TL iştirak nafakasına hükmedildiği, davacının geliri var olduğu gerekçesiyle yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verildiği ve kararın bu şekilde temyiz edilmeksizin 17.07.2007 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır. O halde mahkemece yoksulluk nafakası yönünden talebin kesin hüküm nedeniyle reddi gerekir.
(Şerh No: 15345 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 05-02-2014)

Boşanma kararında nafaka talebinin reddine ilişkin yerel mahkeme hükmü kesin hüküm (HUMK. mad. 237) kapsamında değerlendirilmelidir. Kesin hükmün sonuçlarını değiştirecek şekilde delil toplanıp gerekçe oluşturulamaz.
(Şerh No: 15344 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 05-02-2014)

Önceki boşanmaya ilişkin davada yoksulluk nafakası isteğinin bulunmaması nedeniyle mahkemenin bu konuda olumlu olumsuz karar vermemesi doğaldır (HUMK m.74). Bu hususun temyiz konusu yapılması ve temyiz isteğinin reddi ile hükmün onanması; keza aynı yönündeki karar düzeltme isteğinin reddi, bu isteklerin yerinde bulunmaması anlamında değil, kadının yoksulluk nafakası konusunda isteğinin olmamasındandır. Sonuç olarak ifade etmek gerekir ki; boşanmaya ilişkin davada davalı kadın yoksulluk nafaka...
(Şerh No: 15343 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 05-02-2014)

Boşanma davasında davacı ( kadın ), nafaka istemediğini beyan etmiş ve bu beyanını imzası ile tevsik etmiştir. Davacının boşanma davasındaki beyanı kendisini bağlar. Boşanma kararı kesinleşmiş olmakla, kesin hüküm nedeniyle davacının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmesi gerekir.
(Şerh No: 15342 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 05-02-2014)

Fiilen bir başka erkekle yaşayan, geçimi beraber yaşadığı kişi tarafından sağlanan ağır kusurlu davacı kadın yararına tedbir nafakası, yoksulluk nafakası ve manevi tazminata hükmedilemez.
(Şerh No: 15225 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 15-12-2013)

743 sayılı Türk Kanunu Medenisi'nin 144. maddesinde 3444 sayılı Yasa ile yapılan değişiklik ve 492 sayılı Harçlar Kanunu çerçevesinde yoksulluk nafakası değerlendirilmiştir. P.S: 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu m.175/1-c.1'de 743 sayılı Türk Kanunu Medenisi (3444 S.K.'la değiştirilmiş) m.144/1-c.1 farklılığı olmamakla maddeye eklenmiştir.
(Şerh No: 15068 - Ekleyen: Av.Nevra ÖKSÜZ - Tarih : 17-11-2013)

Tarafların boşanma sırasında nihai olarak anlaştıklarını bildirdikleri ve nafaka isteğinden feragat edildiği, davacının bu beyanında açıkça yoksulluk nafakasından sözedilmemiş ise de kendisini bağlayacağı, anlaşmalı boşanmanın kesinleşmesi ile istenebilecek tek nafakanın çocuklar için iştirak nafakası olduğu, somut olayda, davacının boşanma yüzünden yoksulluğa düştüğünden bahisle nafaka isteyemeyeceği.
(Şerh No: 14953 - Ekleyen: Av.M.Mustafa ÖZKUL - Tarih : 22-08-2013)

Davacının, dava dilekçesinde yer almayan, ilk defa ön inceleme duruşmasında ileri sürülen yoksulluk nafakası isteği, talep sonucunun genişletilmesi niteliğindedir. Aynı oturumda hazır bulunan davalı, bu isteğe muvafakat etmediğini ifade etmiştir. Bu durumda ıslah da söz konusu olmadığına göre, davacının yoksulluk nafakası talebi artık incelenemez.
(Şerh No: 14517 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 06-05-2013)

Davalının çalışmasına engel bedeni ve fikri bir maluliyeti bulunmamaktadır. Mali gücünün zayıflığı, yoksulluk nafakasıyla sorumluluğuna mani değildir. Nafaka yükümlüsünün mali gücü nafakanın miktarına etkilidir.
(Şerh No: 14256 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 29-01-2013)

Dava dilekçesindeki talep, her ne kadar tedbir ve yoksulluk nafakasının artırılması şeklinde ifade edilmiş ise de; boşanma kararı kesinleşmemiş olduğundan boşanma davasında takdir edilen yoksulluk nafakası da hüküm ifade etmez. Davacının bu talebinin, (boşanma davasının kesinleştiği tarihe kadar hüküm ifade eden) tedbir nafakasının artırılması talebi olarak anlaşılması ve nitelendirilmesi gerekir.
(Şerh No: 11868 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 15-07-2011)

NAFAKA YÜKÜMLÜSÜNÜN KÜÇÜĞE VERDİĞİ HER MADDİ YARDIMIN NAFAKA YERİNE GEÇMESİ BEKLENEMEZ. BU, NAFAKA YÜKÜMLÜSÜNÜN KÜÇÜĞE YÖNELİK SEVGİSİ VE VİCDANİ DUYARLILIĞINI GÖSTEREN BİR DAVRANIŞTIR.
(Şerh No: 10356 - Ekleyen: Av.Ali İhsan ÖZTÜRK - Tarih : 16-02-2011)

Asgari ücretle çalışılması, nafaka miktarının belirlenmesinde dikkate alınabilirse de yoksulluğu tamamen ortadan kaldıran bir sebep olarak kabul edilemez.
(Şerh No: 4408 - Ekleyen: Av.Arzu DİRİCAN - Tarih : 20-02-2010)

Davacının davalıya ait evde oturması, davacının her an onu evden çıkarabilecek olması, davacının gelir durumu ile davalının gelir durumu arasında anormal sayılacak farkın bulunması; davacı kadının aldığı "yaşlılık aylığı" ve "özel sigorta miktarının" davacıyı yoksulluktan kurtarması mümkün değildir. Kadına atfedilebilecek en ufak bir kusur yoktur. Uygun miktarda yoksulluk nafakası taktir edilmelidir.
(Şerh No: 226 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-10-2009)

Asgari ücretle çalışmak "yoksulluk nafakası" bağlanmasını olanaksız kılan bir olgu değildir.
(Şerh No: 225 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-10-2009)

Bu Maddeye Not Girin

MK. MADDE 175 Şerhler, Notlar, Yorumlar

Gerekçe; Yürürlükteki Kanunun 144 üncü maddesini karşılamaktadır. Maddenin birinci fıkrasının birinci cümlesi yürürlükteki maddeden sadeleştirilmek suretiyle alınmıştır. Yürürlükteki maddenin birinci fıkrasının ikinci cümlesindeki "Ancak, erkeğin kadından yoksulluk nafakası isteyebilmesi için, kadının hâli refahta bulunması gerekir." hükmü kadın-erkek eşitliği ilkesine ters düştüğü için çıkarılmıştır. Maddenin ikinci fıkrası aynen yürürlükteki Kanundan alınmıştır
(Şerh No: 227 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 26-10-2009)

Bu Maddeye Değişiklik Önerisi Girin

MK. MADDE 175 Değişiklik Önerileri

Bu Maddeye Çeviri Girin

MK. MADDE 175 Yabancı Dil Çevirileri

The party to fall into poverty due to divorcement, on condition that his or her fault has not been heavier, may claim poverty alimony indefinitely for his or her subsistance from the other party in proportion to his or her financial power. It is not required the fault of maintenance obligor.
(Şerh No: 12514 - Çeviren: Av.Kadir ORUÇ - Tarih : 02-12-2011)

Bu Maddeye Türkçeleştirme Önerisi Girin

MK. MADDE 175 Türkçeleştirme Önerileri

Bu Maddeye Ses Dosyası Ekleyin

MK. MADDE 175 Ses Dosyaları

Görme engelli meslektaşlarımız için ses dosyası
(Şerh No: 6635 - Ekleyen: Av.Ufuk BOZOĞLU - Tarih : 04-09-2010)

[Bu Maddeye Yeni Şerh Ekleyin]
THS Sunucusu bu sayfayı 0,04097795 saniyede 10 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.