Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması İle Hapis Cezasnın Ertelenmesi Kurumlarının Karşılaştırılması Ve Sanığın Lehine Olan Kurumun Tespiti

Yazan : Tunç Yentürel [Yazarla İletişim]
Stajyer Avukat

Hapis Cezasının Ertelenmesi ile Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması Kurumlarının Karşılaştırılarak Sanığın Lehine Olan Kurumun Tespiti


A-İLGİLİ MEVZUAT


A1-)5237 sayılı Türk Ceza Kanunu


HAPİS CEZASININ ERTELENMESİ


Madde 51 - (1) İşlediği suçtan dolayı iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir. Bu sürenin üst sınırı, fiili işlediği sırada on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş olan kişiler bakımından üç yıldır. Ancak, erteleme kararının verilebilmesi için kişinin;

a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,

b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, gerekir.

(2) Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir. Bu durumda, koşul gerçekleşinceye kadar cezanın infaz kurumunda çektirilmesine devam edilir. Koşulun yerine getirilmesi hâlinde, hâkim kararıyla hükümlü infaz kurumundan derhâl salıverilir.

(3) Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.

(4) Denetim süresi içinde;

a) Bir meslek veya sanat sahibi olmayan hükümlünün, bu amaçla bir eğitim programına devam etmesine,

b) Bir meslek veya sanat sahibi hükümlünün, bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,

c) Onsekiz yaşından küçük olan hükümlülerin, bir meslek veya sanat edinmelerini sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etmesine,

Mahkemece karar verilebilir.

(5) Mahkeme, denetim süresi içinde hükümlüye rehberlik edecek bir uzman kişiyi görevlendirebilir. Bu kişi, kötü alışkanlıklardan kurtulmasını ve sorumluluk bilinciyle iyi bir hayat sürmesini temin hususunda hükümlüye öğütte bulunur; eğitim gördüğü kurum yetkilileri veya nezdinde çalıştığı kişilerle görüşerek, istişarelerde bulunur; hükümlünün davranışları, sosyal uyumu ve sorumluluk bilincindeki gelişme hakkında üçer aylık sürelerle rapor düzenleyerek hâkime verir.

(6) Mahkeme, hükümlünün kişiliğini ve sosyal durumunu göz önünde bulundurarak, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine de karar verebilir.

(7) Hükümlünün denetim süresi içinde kasıtlı bir suç işlemesi veya kendisine yüklenen yükümlülüklere, hâkimin uyarısına rağmen, uymamakta ısrar etmesi hâlinde; ertelenen cezanın kısmen veya tamamen infaz kurumunda çektirilmesine karar verilir.

(8) Denetim süresi yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirildiği
takdirde, ceza infaz edilmiş sayılır.


A2-)5271 Sayılı Ceza Muhakemeleri Kanunu

Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması

Madde 231 – (5)Sanığa yüklenen suçtan dolayı yapılan yargılama sonunda hükmolunan ceza ,bir yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezası ise ; mahkemece ,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilir. Hükmün açıklanması , kurulan hükmün sanık hakkında bir hukuki sonuç doğurmamasını ifade eder.
Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilebilmesi için ;

a-Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan ötürü mahkum olmamış bulunması

b-Mahkemece ,sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,

c-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın ,aynen iade,suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir

(7)Açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen hükümde ,mahkum olunan hapis cezası ertelenemez ve kısa süreli olması halinde seçenek yaptırımlara çevrilemez.

(8)Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının verilmesi halinde sanık,beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur.Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle ,sanığın denetimli serbestlik tedbiri olarak ;

a-Bir meslek veya sanat sahibi olmaması halinde ,meslek veya sanat sahibi olmasını sağlamak amacıyla ,bir eğitim programına devam etmesine,

b-Bir meslek veya sanat sahibi olması halinde ,bir kamu kurumunda veya özel olarak aynı meslek veya sanatı icra eden bir başkasının gözetimi altında ücret karşılığında çalıştırılmasına,

c-Belli yerlere gitmekten yasaklanmasına , belli yerlere devam etmek hususunda yükümlü kılınmasına ya da takdir edilecek başka yükümlülüğü yerine getirmesine karar verilebilir.

Denetim süresi içersinde dava zamanaşımı durur.

(9)Altıncı fıkranın (c) bendinde belirtilen koşulu derhal yerine getiremediği takdirde ;sanık hakkında mağdura veya kamuya verdiği zarar denetim süresince aylık taksitler halinde ödemek suretiyle tamamen gidermesi koşuluyla da hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı verilebilir.

(10)Denetim süresi içersinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde,açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılarak ,davanın düşmesine karar verilir.

(11)Denetim süresi içersinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkeme hükmü açıklar.Ancak mahkeme ,kendisine yüklenen yükümlülükleri yerine getirmeyen sanığın durumunu değerlendirerek cezanın yarısına kadar belirleyeceği bir kısmının infaz edilmemesine ya da koşullarının varlığı halinde hükümdeki hapis cezasının ertelenmesine veya seçenek yaptırımlara çevrilmesine karar vererek yeni bir mahkumiyet hükmü kurabilir.



B- İKİ KURUMUN KARŞILAŞTIRILMASI

1-Hapis cezasının ertelenebilmesi için kişinin işlediği suçtan ötürü iki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilmiş olması ve bunun yanında;

a) Daha önce kasıtlı bir suçtan dolayı üç aydan fazla hapis cezasına mahkûm edilmemiş olması,

b) Suçu işledikten sonra yargılama sürecinde gösterdiği pişmanlık dolayısıyla tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkemede bir kanaatin oluşması, gerekir.

2 -Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilebilmesi için ;

Öncelikle; yargılama sonunda hükmolunan cezanın , 2 yıl (08.02.2008 tarihli 5728 sayılı Kanunla 1 yıldan 2 yıla çıkarılmıştır) veya daha az süreli
hapis veya adli para cezası olması gerekir.



08/02/2008 tarihinde yapılan bir değişiklikle hükmolunacak hapis cezasının süresinin 2 yıla çıkarılması sonucu olarak Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması kurumunun uygulanma alanı bir anlamda genişletilmiştir.

Cezanın niteliği açısından, hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumunun, hapis cezasının ertelenmesi kurumuyla arasında bir fark kalmamıştır. Bu nedenle lehe uygulamanın tespit edilmesi için değişikliğin önceki tarihli olaylara uygulanması gerektiğini yani kısaca yasa değişikliğinin geriye yürüyeceğini düşünmekteyim.

İki kurum arasında cezanın niteliği bakımından fark kalmamasının sonucu olarak da mahkeme, örneğin 08/02/2008 tarihinden önce başlamış halen süren ve fakat sonuna yaklaşılmış bir yargılama da sanığa 2 yıl hapis cezası vermeyi düşündüğünde artık hapis cezasının ertelenmesi kurumu yanında hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumunu da göz önüne almalıdır.

Burada ayrıca mahkeme somut olayın özelliğine göre bir kurumu diğer kurum yerine niçin tercih ettiğini, tercih edilen kurumun hangi açılardan sanığın diğer kuruma kıyasla daha lehine bir sonuç yaratacağını kararında belirtmelidir.

Uygulama da şöyle bir durumla da karşılaşıla bilinir.Mahkemece yapılan yargılama sonucunda mahkemece sanığa örneğin 03/02/2008 tarihinde 2 yıl hapis cezası verilmiş ve ceza TCK51 çerçevesinde ertelenmiştir.Mahkemece verilen hapis cezasının miktarı CMK 231 deki 1 yıllık sınırdan fazla olduğu için CMK231in somut olayda uygulanabilirliği mahkemece göz önünde bulundurulmamıştır.Ve 08/02/2008 tarihinde yapılan değişiklikle bu 1 yıllık süre 2 yıla çıkarılmıştır.

Mahkemenin kararı yeni değişikliğin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kesinleşmemiş ise örneğin, karar Temyiz aşamasında ise Yargıtay yeni düzenlemeden bahisle hükmün açıklanmasının geriye bırakılıp bırakılmayacağı hususunun tartışılması için ilk derece mahkemesinin kararını bozacaktır.Yargıtay kararı bu doğrultudadır.


Ayrıca ;

b-Mahkemece ,sanığın kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması,

c-Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın ,aynen iade,suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi, gerekir.

İki kurum karşılaştırıldığında ;

A- Cezanın Niteliği Açısından
A-1
TCK 51 de kapsamına sadece hapis cezası girmekteyken,
CMK 231 kapsamına hapis cezası yanında adli para cezaları da girmektedir.

Yani Hükmün açıklanması geriye bırakılması kararının kapsamı TCK 51 e kıyasla daha geniştir.

Fakat burada ;
Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına karar verilmesi mi yoksa adli para cezasının ödettirilmesine karar verilmesi mi sanığın lehine olacaktır?
Bence adli para cezaları söz konusu olduğunda cezanın ödettirilmesi sanığın lehine olacaktır.

Çünkü, TCK 52/(4) Hâkim, ekonomik ve şahsî hâllerini göz önünde bulundurarak, kişiye adlî para cezasını ödemesi için hükmün kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldan fazla olmamak üzere mehil verebileceği gibi, bu cezanın belirli taksitler hâlinde ödenmesine de karar verebilir. Taksit süresi iki yılı geçemez ve taksit miktarı dörtten az olamaz diyerek sanığa para cezasını ödemesi için gereken kolaylığı sağlayacaktır.

Hal böyleyken H.A.G.B kararı verilirse kişi 5 yıl denetim süresine tabii tutulacak ve denetim süresi içersinde sanığın kasten yeni bir suç işlemesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranması halinde mahkeme hükmü açıklayacaktır. H.A.G.B. ilişkin hükümler sanığın daha aleyhinedir.



B-
1-Daha önceden kasıtlı bir suçtan ötürü mahkum olmamış olmak şartı
TCK 51 de, kasıtlı bir suçtan ötürü 3 aydan fazla hapis cezasına mahkum olmamak şartına yer verilmişken,
CMK 231 de mahkumiyet süresi ne olursa olsun kasıtlı bir suç işlememek şartına yer verilmiştir.CMK 231 bu açıdan kısıtlayıcıdır.

2-Sanığın bir daha suç işlemeyeceğine dair mahkemede kanaat uyandırması

Fakat Hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına mahkemece karar verilebilmesi için yukarıda saydığım iki şartın yerine getirilmesi yeterli olmayıp bunlara ek olarak bir şartın daha yerine getirilmesi gerekir.Söz konusu şart kısaca mağdurun yahut kamunun uğradığı zararın çeşitli yollarla giderilmesi şartıdır.

Bu şart TCK md 51/2 fıkrasıyla karıştırılmamalıdır. Zira ‘’TCK51/2 fıkrası, Cezanın ertelenmesi, mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hâle getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi koşuluna bağlı tutulabilir’’ diyerek bu konuda mahkemeye takdir hakkı tanımıştır.

Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması için gereken ek şart çeşitli nedenlerle örneğin bilmeyerek istemeyerek suç işleyen fakat ekonomik durumu gerçekten kötü olan sanığa ek bir külfet getirecek ve dolayısıyla aleyhine bir durum yaratacaktır.


DENETİM SÜRESİ AÇISINDAN

1-Hapis cezasının ertelenmesine mahkemece karar verildiği taktirde TCK 51/3 gereği bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Ayrıca bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz.

Ayrıca denetim süresi içersinde mahkemece denetimli serbestlik tedbirine karar verilebilir.Yani mahkemeye bu konuda takdir hakkı verilmiştir.

Fakat Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur.

Bu süre içinde bir yıldan fazla olmamak üzere mahkemenin belirleyeceği süreyle ,sanığın denetimli serbestlik tedbirine mahkemece karar verilebilir.

Bakıldığında hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasında denetim süresi, hapis cezasının ertelenmesi durumunda belirlenecek olan denetim süresinden her halükarda daha uzun olması sebebiyle sanığın aleyhine sonuç yaratacaktır.



ADLİ SİCİL KAYDI BAKIMINDAN


1-Hapis Cezasının Ertelenmesi

CMK 223/5 bendi çerçevesinde sanığın yüklenen suçu işlediğinin sabit olması durumunda sanık hakkında mahkemece mahkumiyet kararı verilir.Fakat TCK 51.maddesindeki şartlar oluşmuşsa mahkemece sanığa verilecek mahkumiyet kararı ertelenebilir.Erteleme hükmü uygulandığında sanık denetim süresine tabi tutulur.Sanığın 51/8 gereği denetim süresi içersinde yükümlülüklere uygun davranması,kasıtlı olarak suç işlenmemesi ve iyi halli olarak süreyi geçirmesi durumunda cezası infaz edilmiş sayılır.

Dolayısıyla hapis cezasının infazının ertelenmesi ve sanık tarafından erteleme şartlarına riayet edilmesi halinde ceza, infaz kurumu dışında infaz edilmiş sayılır ve mahkûmiyet bütün sonuçları ile varlığını korur. Kısacası, TCK m.51 ile, sanığın hükümlü olması değil sadece hükümlü olarak cezaevine girmesi önlenmektedir.

Bunun yanında ayrıca;
ADLİ SİCİL KANUNUN 4/5-b-1-2-3 bentlerinde adli sicile ,
5-b) Hapis cezasının ertelenmesi halinde;
1. Denetim süresi,
2. Denetim süresinin yükümlülüklere uygun veya iyi halli olarak geçirilmesi dolayısıyla cezanın infaz edilmiş sayıldığı hususu,
3. Ertelenen hapis cezasının infaz kurumunda çektirilmesine ilişkin karar,
kaydedilir.


2-Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması

Yukarıda ki kurum yerine şartları oluştuğu taktirde Hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kurumunun işletilmesi durumunda ise benzer bir biçimde sanık yine bir denetim süresine tabi tutulur.CMK 231/10 fıkrası gereği denetim süresi içerisinde sanık kasten yeni bir suç işlemez veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranmaz ise açıklanması geriye bırakılan hüküm ortadan kaldırılır ve mahkemece davanın düşmesine karar verilir dolayısıyla sanık hiçbir yargılama geçirmemiş gibi addedilir.

Bu husus iki kurum arasında yer alan en önemli farklardan biridir.

Ayrıca hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararı adli sicil kaydı dışında bunlara özgü bir sisteme sadece belirli kişi ve kurumlara(Cumhuriyet Savcısı,Mahkeme gibi) verilmek üzere kaydedilir.

İki kurum bu açıdan değerlendirildiğinde , Kişinin adli sicilinde yer alan olumsuz kayıtlar kişinin gerek toplum hayatı gerekse iş hayatı içersinde sürekli karşısına çıkacağından dolayı hükmün açıklanmasının geriye bırakılması kararının , hapis cezasının ertelenmesine oranla sanığın daha lehine olacağı aşikardır.


Karşılıksız Çek Keşide Etmek Suçlarına Durum

Yargıtay 10 .Ceza Dairesinin 02.07.2007 tarihli 2007/5010 E. 2007/8222 Karar sayılı kararı ile Yargıtay bu konudaki yaklaşımını ortaya koymuştur.

Adı geçen karada Yargıtay, 3167 Sayılı Çek Kanunun maddi hukuk yönünden 5237 sayılı TCK ya göre ve kendine özgü usul hükümleri içermesi nedeniyle de 5271 sayılı CMK ya göre özel hüküm niteli taşıdığını ,
3167 sayılı Kanun da H.A.G.B na ilişkin herhangi bir düzenleme olmadığını belirtmiş.

3167 sayılı Kanunun 16c/2.maddesinde Dava açıldıktan sonra hüküm verilinceye kadar geçen süre içinde ,çek tutarı veya karşılıksız kalan kısmı ile çek tutarına veya karşılıksız kalan kısmına ait yüzde 15 tazminatın ve çekin ibrazından ödeme tarihine kadar geçen süre içersinde 16a maddesine göre hesaplanacak gecikme faizinin de ödenmesi halinde ceza davası düşer hükmü öngörülmüş, ayrıca hüküm verildikten sonra kesinleşinceye kadar ya da kesinleşmesinden sonra ön görülen ödemenin yapılması durumunda dahi ceza davasının düşmesi ya da hükmün bütün cezai sonuçları ile birlikte ortadan kaldırılmasına karar verileceği hükümlerine de aynı madde de yer verilmiştir.

Buna karşın H.A.G.B. durumunda tazmin ile ceza davasının düşmesi sonucu doğmayacağı sadece ön koşullardan birinin yerine getirilmiş olacağı
Ayrıca sanık hakkında 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanması gibi ek bir yükümlülüğe hükmedilecek ve denetim süresi içersinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde mahkeme hükmü açıklayacaktır.

Bu durumda H.A.G.B. kararı sanığın daha aleyhinedir.


SONUÇ

H.A.G.B. kararı, CMK 231 de ki denetim süresinin TCK51 dekinden fazla olması , gerekse CMK 231. maddesinin TCK 51 öngörülen koşullardan farklı olarak ek bir koşulun bulunması şartını araması bakımından TCK 51 kıyasla daha aleyhinedir.


Staj. Av.
TUNÇ YENTÜREL














Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Hükmün Açıklanmasının Geriye Bırakılması İle Hapis Cezasnın Ertelenmesi Kurumlarının Karşılaştırılması Ve Sanığın Lehine Olan Kurumun Tespiti" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Tunç Yentürel'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
» Makale Bilgileri
Tarih
19-03-2008 - 11:22
(5879 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 26 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 22 okuyucu (85%) makaleyi yararlı bulurken, 4 okuyucu (15%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
206903
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 6 saat 53 dakika 2 saniye önce.
* Ortalama Günde 35,19 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 28433, Kelime Sayısı : 2631, Boyut : 27,77 Kb.
* 19 kez yazdırıldı.
* 18 kez indirildi.
* 22 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 785
Yorumlar : 2
Hukuk yolundaki emekleriniz için teşekkür ederim. Hukuk dipsiz bir kuyu gibidir: Ne kadar emek verseniz dolduramazsınız. :) Kanunun sözüne ve ruhuna bakıldığında, ''ertelemeye'' göre 'hagb'' her du... (...)
CMK'nın ilgili hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükmünde "kararın hiçbir sonuç doğurmayacağı" ibaresi yer almaktadır. buna göre denetim süresi de dahil kararın hiçbir sonuç doğurmayacağı anlamı ... (...)
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,05543804 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.