Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Bilgi Edinme Ve Değerlendirme Kuruluna İtiraz

Yazan : Av.M.Lamih Çelik

Yazarın Notu
Beklenen mahalli idareler dergisi haziran 2006 sayı 143 sayfa 22-27

BİLGİ EDİNME DEĞERLENDİRME KURULUNA İTİRAZ USULÜ

Av .M.Lamih ÇELİK
Şanlıurfa Belediyesi Hukuk İşleri Müdürü

Bilgi edinme ve verilere ulaşma özgürlüğü,idarenin yaptığı ve yapmakta olduğu işlemler ile eylemler hakkında bireyin bilgi almasını,belgeleri elde etmesini öngören temel bir insan hakkıdır.(Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi madde 10-c) Kanunun genel gerekçesinde de ifade edildiği üzere, bireylere daha yakın bir yönetimi, yönetimin halkın denetimine açıklığını ve şeffaflığı sağlama işlevlerinin yanında halkın Devlete karşı duyduğu güveni daha yüksek seviyeye çıkarmada da önemli bir rol oynayan bilgi edinme hakkı, demokratik ülkelerde vazgeçilmez temel haklardan biri olarak kabul edilmektedir.
AB uyum çalışmaları çerçevesinde “Devletin işlemleriyle ilgili kanun yollarının,itiraz mercilerinin ve başvuru sürelerinin işlemde belirtilmesi hükmü Anayasaya konulmuştur.(md.40/2)

Bilgi Edinme Hakkı Kanununda, bilgi edinme hakkının kullanılmasında kamusal ve kişisel gizliliğin göz ardı edilmemesi gerektiği de dikkate alınarak, yargı denetimi dışında kalan işlemler; Devlet sırrına ilişkin bilgi veya belgeler; ülkenin ekonomik çıkarlarına ilişkin bilgi veya belgeler; istihbarata ilişkin bilgi veya belgeler; idarî soruşturmaya ilişkin bilgi veya belgeler; adlî soruşturma ve kovuşturmaya ilişkin bilgi veya belgeler; özel hayatın gizliliği; haberleşmenin gizliliği; ticarî sır; fikir ve sanat eserleri; kurum içi düzenlemeler; tavsiye ve mütalaa talepleri ile kurum içi görüş, bilgi notu ve tavsiyeler konularında bazı sınırlamalar öngörülmüştür.
Bilgi edinme hakkının kullanılmasına ilişkin başvurularda ilgili kurum ve kuruluşlarca yukarıda belirtilen sınırlamaların geniş yorumlanarak veya bilgi edinme hakkının kapsamını daraltacak uygulamalar yapılamasını önlemek amacıyla Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu oluşturulmuştur.
Bilgi edinme başvurusu red edilen kişiler bu kurula itiraz edebilirler. Aslında “Kurum ve kuruluşların başvuru sahiplerine istisnalar hariç olmak üzere bilgi verme yükümlülüğü vardır. (BEDK 01/11/2004 T. 2004/173 K.) 1” Ancak uygulamada kurum ve kuruluşlar başvurulara ya gereği gibi cevap vermemekte veya kendine göre bir gerekçe bulmaktadır. Örneğin;Kurum, söz konusu evrakın arşivde olduğunu bunun oradan çıkarmanın bir araştırma ve inceleme gerektirdiğini gerekçe göstererek red etmektedir.Oysa Kanunun 7.maddesinde kastedilen “talep edilen bilgi veya belgenin kurumun kayıtlarında mevcut olmayan ve mutlaka ayrı ve özel bir çalışma, araştırma,inceleme yada analiz neticesinde üretilecek bir bilgi veya belgedir.Bu nedenle evrakın arşivde bulunması gerekçesiyle talep red edilemez.(BEDK 01/11/2004 T. 2004/158 K. )2 (20.09.2004 T. 2004/110 K.)3
Yine bazı kurumların bilgi edinme birimi henüz oluşturmadığı gerekçesiyle başvuru talebini red ettikleri görülmektedir.Oysa mevcut idari yapılanma içerisinde mutlaka başvuruların gereğinin yapılması gerekir. (BEDK 05/07/2004 T. 2004/20 K.) 4 (31.8.2004 T. 2004/58 K.) 5

Bilgi edinme talebi kurum tarafından red edilen başvuru sahibi, kurumun veya kuruluşun red cevabının kendisine tebliğinden itibaren -yargı yoluna başvurmadan- 15 gün içinde Bilgi Edinme Değerlendirme kuruluna itiraz edebilir. Bilgi edinme değerlendirme kuruluna itirazların yazılı dilekçe ile yapılması gerekmektedir. Elektronik posta (E-mail) faks vb. araçlarla yapılacak itirazlar işleme alınmaz.( BEDK 6.4.2005 T .2005/3 K.) 6
İtiraz dilekçelerine ilgili kurum veya kuruluşa bilgi edinme için verilen dilekçe ile verilen cevabi yazının birer örnekleri eklenmesi ve cevabi yazının tebellüğ tarihinin belirtilmesi gerekir. (BEDK 6.4.2005 T. 2005/3 K.) Bunların eksik olması halinde kurul eksikliklerin tamamlanması için itiraz edene 15 gün süre verilmektedir. Bu süre içinde eksiklikler giderilmediği takdirde itirazın reddine karar verilmektedir. Bilgi edinme başvurma kural olarak 15 gün içinde cevaplamak zorunluluğu vardır. Ancak bir kuruma yapılan bilgi edinme başvurusuna cevap verilmediği takdirde 60 günlük zimni red süresinin dolması beklenir. Bu süre dolduktan sonra 15 gün içinde kurula itiraz edilmelidir. (BEDK 25.10.2004 T. 2004/148 K.) 7
“İtiraz dilekçesi yanlış makama veya başvurusunun red eden kurum veya kuruluşa verilmesi halinde yanlış yere veya kuruma verilme tarihi” “kurula itiraz tarihi” sayılmaktadır. Eğer 15 günlük itiraz süresinde dilekçe yanlış makama verilmiş ise BEDK kurulu itirazı süresinde yapılmış kabul etmektedir.
İtiraz dilekçesi posta yoluyla gönderilmesi halinde dilekçenin kurula ulaştığı tarih itiraz tarihi sayılmaktadır. Yani posta ile gönderilen itiraz dilekçesi 15 günlük süre geçtikten sonra kurula ulaşırsa kurul hangi tarihte gönderildiğine bakmaksızın süre yönünden itiraz başvurusunu red etmektedir.
Kurumdan talep edilen bilgilerden bir kısmına cevap verilmiş ancak bir kısmına cevap verilmemiş ise başvuru sahibi kurula itiraz edecektir. Başvuru sahibi ikinci bir dilekçe ile eksik bilgileri talep ederse ve bu talebi ikinci yazı ile açıkça red edilirse itiraz süresi ilk cevap yazısıyla başlamış olduğundan ikinci dilekçe süresinin kaçırılmasına yol açılabilir. (BEDK 6.4.2005 T. 2005/2 K.) 8

Bilgi edinme başvurusuna 15 iş günü içinde cevap verilmemiş olması cevap verme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz .15 iş günü içinde cevap verilmemesi halinde olayda ihmali kusuru veya kastı bulunan ilgililer hakkında 4982 sayılı kanunun 29.maddesi gerekçesinde cezai işlemler yapılması gerektiği kurul kararında belirtilmekte aynı zamanda kurumda talep edilmektedir. (BEDK 25.10.2004 T .2004/148 K.)
Başvuru sahibi de, başvurusuna cevap vermeyen yetkililer hakkında İç İşleri Bakanlığına ilgili kanunun 29.maddesi uyarınca cezai işlem yapılması için şikayette bulunabilir. Bunun yanında Cumhuriyet Savcılığına yetkililer hakkında görev ihmal veya görevi kötüye kullanma suç duyurusunda bulunabilir ve idari yargıda dava açabilir. (BEDK 20.9.2004 T. 2004/91 K.) 9
Kurum, bilgi vermede kusurlu memura 657 sayılı kanunun 125.maddesi gereğince ihmal halinde uyarma, kusurlu halinde kınama ,kasıt halinde ise aylıktan kesme cezası verilebilir.
Kurum veya kuruluş başvuruya verdiği red cevabında bunun gerekçesine ve buna karşı başvuru yollarını ve sürelerini belirtmesi gerekir. (BEDK 5.7.2004 T. 2004/20 K. – 31.8.2004 T. 2004/58 K.)
Kurumun cevabına karşılık mahkeme yoluna gidilmiş ise artık BEDK’ya itiraz edemez ayrıca BEDK’ya itiraz edildikten sonra kurul kararını verinceye kadar mahkemeye başvurulmaması gerekir. Çünkü itirazdan önce ve itiraz başvurusu kurulca karara bağlanmadan önce yargı yoluna başvurulduğunun tespiti halinde itiraz başvurusu işlemden kaldırılmaktadır.Kurula başvurmadan önce yani 15 iş günü içinde mahkeme başvurulmuş ancak mahkemece talep red edilmiş ise süresinde kurula başvurulsa bile kurul mahkeme kararının aksine bir karar veremeyeceği gerekçesiyle usulden talebi red etmektedir.(BEDK 19.07.2004 T. 2004/35 K.)10

İtiraz dilekçesi “Başbakanlık Merkez Bina B-04 Bakanlıklar/Ankara “adresine gönderilmektedir. İtiraz dilekçesi kurula ulaşmasının ardından bir raportör dilekçeyi usul ve esas yönünden inceleyerek 5 iş günü içinde raporunu en az ayda bir toplanan kurula sunar (kurul toplantı yeter sayısı 6 karar yeter sayısı 5’tir. Çekimser oy kullanılamaz) kurul usulde bir eksiklik bulunmadığı takdirde kurul kayıtlarına gönderdiği tarihten itibaren 30 iş günü için itiraz başvurusunu sonuçlandırır. Eğer itirazı haklı bulursa itiraz konusu bilgi ve belgeye itiraz edenin erişimine karar verir. Eğer itirazını haksız bulursa itirazın reddine karar verir. Kurul, kararını itiraz edene ve ilgili kurum veya kuruluşa gönderir.
Aynı kişi aynı maddi ve hukuki sebebe dayanarak ikinci bin itiraz dilekçesi verilmesi halinde kurul herhangi bir inceleme yapmaksızın red eder. Kurulun kararına dayanılarak teşkil eden bilgi ve belgelerin sahte olduğu anlaşılırsa ve kuruldan bilgi ve belge gizlendiği tespit edilirse veya kararı değiştirecek nitelikte yeni bir belge ve bilgiye ulaşması halinde ikinci kez itiraz başvurusu yapılabilir. Bu durumda kurul, kararını yeniden gözden geçirebilir


KURULUN EMSAL KARARLARI

“Adalet Bakanlığı'nca Kurulun görüşü talep edilen,
a) 4982 sayılı Kanunun 2'nci maddesi gereği bu Kanunun noterlik dairelerinin faaliyetlerinde uygulanıp uygulanamayacağı,sorusuna cevaben;
1-1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 1 'inci maddesindeki "Noterlik bir kamu hizmetidir." ve 40'ıncı maddesindeki" Noterlik dairesi, resmi daire sayılır." hükümleri gereğince, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'nun noterlik dairelerinin faaliyetlerine uygulanacağı; ancak, noterliklerin görev alanının genelde gerçek ya da tüzel kişilerin birbirleriyle olan özel hukuk kaynaklı ilişkilerinin düzenlemeleriyle ilgili olup, kamu kurumu olarak noterliğin etkinliği bunların hukuksal sağlıklarını ve geçerliliklerini sağlamaya dönük olduğu; sözleşmenin içeriğinin hemen her zaman iki kişi arasındaki kişisel ya da ticari, özel hukuk alanına giren hukuksal ilişkilerin tarafların özgür iradeleri ile düzenlenmesine ilişkin olduğu hususları göz önünde tutulduğunda iki özel hukuk kişisinin aralarında düzenlemiş oldukları sözleşme içeriğinin bu yönüyle 4982 sayılı Kanunun kapsamında bulunmadığı,
b) Kişi adına hareket eden avukatlar ile talep üzerine icra müdürlüklerinin 4982 sayılı Kanun kapsamında başvuru sahibi olarak kabul edilip edilmeyeceği,
2- (b) işaretli soruya; 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'nun amacının 1 'inci maddesine göre, demokratik ve şeffaf yönetimin gereği olan eşitlik, tarafsızlık ve açıklık ilkelerine uygun olarak kişilerin bilgi edinme hakkım kullanmalarına ilişkin esas ve usulleri düzenlemek olduğu, bir başka deyişle kişilerin kamu kurum ve kuruluşlarının sahip olduğu bilgi ve belgelere erişimin sağlanmasının amaçlandığı, yoksa kurum ve kuruluşların birbirlerinden bilgi ve belge alış verişlerini düzenlemediği, bu bakımdan kendi adına ya da müvekkilleri adına hareket eden avukatlar ile kendi adına birey olarak müracaatta bulunacak icra müdürü unvanına sahip kişilerin bu unvanlarından bağımsız olarak 4982 sayılı Kanun çerçevesinde "başvuru sahibi" olarak kabul edileceği; ancak "icra müdürü" unvanı ile kurumu adına hareket ederek noterliklere resmi yazıyla müracaat edilmesi halinde, bu müracaatlara 4982 sayılı Kanun çerçevesinde değil, ilgili mevzuat çerçevesinde gereğinin yapılmasının doğru olacağı,

c) İcra müdürü ve avukatların ilgisine tebligat yaptıracakları adresin tespiti bakımından belli bir işlem belirterek kimlik bilgileri ve adres istemlerinin 4982 sayılı Kanun çerçevesinde noterliklerce cevaplandırılması gereken hususlardan olup olmadığı, istenen bilgilerin Kanunun 21 'inci maddesinde ifade edilen özel hayatın gizliliği kapsamı içerisinde değerlendirilip değerlendirilemeyeceği,
3- (c) işaretli soruya; avukatlar ve icra müdürlerince kişilere ait kimlik ve adres bilgisi istenmesi bakımından 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'nun "Adli soruşturma ve kovuşturmaya; ilişkin bilgi ve belgeler" başlıklı 20'nci maddesinin son fıkrasındaki " ..... diğer özel kanun hükümleri saklıdır." hükmü gereğince, avukatlar ve icra müdürlerinin bu alanı düzenleyen özel kanunlara tabi olmasının gerektiği; bu çerçevede avukatlar ile icra müdürlerinin noterlikten talep ettiği ve içeriğinde bir şahsa ait kimlik bilgileri ile adres bilgisi bulunan belge nedeniyle 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 94'üncü maddesinin birinci fıkrasında yer alan "Noterler tarafından yapılan işlemlerin örnekleri, ancak ilgililerine, kanuni mümessil veya vekillerine yahut da mirasçılarına verilir." hükmü kapsamına girmesi halinde söz konusu bilgi edinme talebinin yerine getirileceği, ancak avukat ya da icra müdürünün söz konusu fıkra kapsamına girmemesi halinde, aynı Kanunun 95'inci maddesinin birinci fıkrasına uygun olarak noterliğin bağlı bulunduğu asliye hukuk veya münferit sulh hakiminin izine bağlı olarak talep edilen belgeye erişiminin sağlanmasının gerektiği; bu talebin 4982 sayılı Kanunun 21 'inci maddesinde yer alan, özel hayatın gizliliği kapsamında olup olmadığına ise başvurulan hakimin karar vermesinin uygun olacağı,

d) 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun 55 ve 94'üncü maddelerinin Bilgi Edinme Kanunu çerçevesinde ne şekilde uygulanabileceği,
4- (d) işaretli soruya ise; 1512 sayılı Noterlik Kanunu'nun evrak ve defterlerin gizliliğini düzenleyen 55'inci maddesi ile kimlere örnek verilebileceğini düzenleyen 94 'üncü maddesini belli bir alanı özel düzenleyici hükümler olduğundan 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'na göre yapılarak başvurulara 1512 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde işlem yapılmasının uygun olacağı, görüşünün Adalet Bakanlığı'na bildirilmesine oybirliği ile karar verilmiştir.( BEDK 19.07.2004 T. 2004/30 K.)11
“Bilgi Edinme Hakkı Kanununun bireysel bir hak olan bilgi edinme hakkının kullanılmasını düzenlemesi ve Kanunun 6'ncı maddesinde bilgi edinme başvuruları için devlet memuru olup olmama ayrımı yapılmadan herkesi kapsayan bir başvuru usulünün belirtilmiş olması nedeniyle devlet memurları için Kanunda düzenlenen dışında başka bir başvuru usulünün kabul edilmesi mümkün değildir. Devlet memurlarının yaptığı bilgi edinme başvurularında da 4982 sayılı kanunun 6'ncı maddesince belirlenen başvuru usulünün uygulanması gerekir."Devlet Memurlarının Şikayet ve Müracaatları Hakkındaki Yönetmelik" hükümlerine göre hiyerarşik silsile yolu ile yapmaları gerekmez. (BEDK 06.04.2005 T. 2005/4 K.)”12

" 657 sayılı Kanunun 111 inci maddesi gereğince "Devlet memurlarının ehliyetlerinin tesbitinde, kademe ilerlemelerinde, derece yükselmelerinde, emekliye çıkarma veya hizmetle ilişkilerinin kesilmesinde özlük ve sicil dosyalarının başlıca dayanak olduğu" göz önünde tutulursa, sicil dosyalarının Devlet memurlarının "çalışma hayatını ve meslek onurunu etkileyecek nitelikte" bulunduğunun açık olduğu, hususlarını ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu 'nun 5 inci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Bu Kanun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren diğer kanunların bu Kanuna aykırı hükümleri uygulanmaz." amir hükmünü göz önünde bulunduran Kurul, 4982 sayılı . Kanun ile çelişen Devlet Memurları Sicil Yönetmeliği hükümlerinin uygulanmasında (özlük dosyaları ve) sicil raporlarının üçüncü kişilere karşı yine gizlilik prensibi içinde muhafazasının gerektiği, ancak ilgili kamu görevlisine karşı 4982 sayılı Kanun çerçevesinde açık olmasının gerektiği, bu çerçevede 4982 sayılı Kanunun "Bilgi veya belgeye erişim" başlıklı 10 uncu maddesi gereğince tasdikli bir suretinin "GIZLI ve KIŞIYE öZEL" bir yazı ile ilgiliye verilmesi gerekir. Personelin kendisiyle ilgili soruşturma ve ceza raporlarının ise,varsa üçüncü kişilere ait bilgiler çıkarıldıktan sonra ilgiliye tasdikli birer suretinin verilmesi gerekir.(BEDK 25.10.2004 T. 2004/139 K.)13(BEDK 25.10.2004 T. 2004/141 K.) 14(BEDK 25.10.2004 T. 2004/149 K.)” 15


“Memurlar ve diğer kamu görevlileri hakkındaki ihbar ve şikayetlerin, ihbar veya şikayet edileni mağdur etmek amacıyla ve uydurma bir suç isnadı suretiyle yapıldığı, hazırlık soruşturması sonucunda anlaşılır veya yargılama sonucunda sabit olursa, ihbar mektubunun bir sureti kişiye verilmelidir. Olayda ihbar üzerine yapılan kontrolde kaçak elektrik kullanmadığı tespit edilen başvuru sahibinin talep ettiği belgeye erişiminin sağlanması gerekir.”( BEDK 2004/183 K. 22.11.2004 T.)” 16

“Talep ettiği soruşturma raporunun adı geçenin kendisi hakkında olmayıp üçüncü kişilere ait olması halinde; Kişinin izin verdiği haller saklı kalmak üzere, özel hayatın gizliliği kapsamında, açıklanması halinde kişinin sağlık bilgileri ile özel ve aile hayatına, şeref ve haysiyetine, mesleki ve ekonomik değerlerine haksız müdahale oluşturacak bilgi veya belgeler, bilgi edinme hakkı kapsamı dışındadır. Bu nedenle böyle başvuruların red edilmesi gerekir (BEDK 11.10.2004 T. 2004/135 K.)”17

“Talep edilen hususun "Kurum ve kuruluşların sahip oldukları kayıtlarda yer alan bir veri" olmasının gerekir."Bilgi edinme başvurusu, başvurulan kurum ve kuruluşların ellerinde bulunan veya görevleri gereği bulunması gereken bilgi veya belgelere ilişkin olmalıdır." hükmü gereğince talep edilen hususun anılan ….Başkanlığın elinde bulunan veya bulunması gereken bir bilgi olmadığından bilgi talebi red edilebilir. (BEDK 10.09.2004 T. 2004/65 K.)”18


“Kurulumuza verilen İtiraz Dilekçesinden, "……..tarihinde cezaevi kapalı görüş mahallinde ziyaretçileri ile yaptığı görüşme ses kayıtlarının masrafı mukabili çoğaltılarak ziyaretçisine verilmesi ya da posta ile ailesine gönderebilmesinin sağlanması" talebinin söz konusu Cezaevi Müdürlüğünce reddedilmesi üzerine İnebolu İnfaz Hakimliğine yaptığı başvurunun reddedildiği, bu karara karşı İnebolu Ağır Ceza Mahkemesine yaptığı İtirazın ise "talep edilen bilgi ve belgelerin 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu kapsamı dışında olduğu" gerekçesiyle reddedildiği, bunun üzerine söz konusu bilgi ve belgelerin kendisine verilmesi için Kurulumuzca karar alınması talebinde bulunulduğu anlaşılmakla, 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'na göre Kurulun mahkeme kararlarının aleyhine karar alma yetkisi bulunmadığından adı geçenin itirazının REDDİNE,karar verilmiştir.(BEDK 19.07.2004 T. 2004/35 K.)19

“Takipsizlik kararına ilişkin evrakının fotokopisinin " bir hazırlık soruşturması evrakı olması ve Bilgr Edinme Hakkı Kanunu'nun 20 nci maddesinin ikinci fıkrasında ise "4.4.1929 tarihli ve 1412 sayılı Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu hükümleri saklıdır." denilerek istisna getirilmiş olması nedenleriyle, talep edilen belgeyi erişim e açmayan B. Cumhuriyet Başsavcılığı 'nın kararı yerindedir . (BEDK 01.11.2004 T. 2004/165 K.)20
“Yapılan bir bilgi edinme başvurusu, ilgili mevzuatta yer alan istisnalar kapsamına girmiyor ise, başvuranın erişimine açılmasının, 4982 sayılı Kanun 'un 5. maddesinin amir hükmü olduğundan, adı geçenin talep ettiği KPDS sınav sorularının birer sureti başvuru sahibine verilmelidir. “(BEDK 01/11/2004 T. 2004/173 K.)21

“Hakim ve savcıların kademe ilerlemesi, derece yükselmesi gibi hususlarda sicil raporları ile müfettiş hal kağıtlarının dikkate alınan asli belgelerden olduğu göz önünde tutulursa, bu belgelerin hakim ve savcıların "çalışma hayatını ve meslek onurunu etkileyecek nitelikte" bulunduğunun açık olduğuna, bir başka deyişle bilgi edinme hakkı kapsamında ilgili personelin kendisiyle ilgili bilgi ve belgelere erişim hakkının bulunduğu şeklinde anlaşılması gerektiği, oybirliği ile karar verilmiştir.(BEDK 05.07.2004 T. 2004/12 K.)22


“4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1017 nci maddesinin ikinci fıkrasının "Sicildeki kaydın bir örneği isteyen ilgiliye verilir." ve 1020 nci maddesinin "Tapu sicili herkese açıktır. İlgisini inanılır kılan herkes, tapu kütüğündeki ilgili sayfanın ve belgelerin tapu memuru önünde kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini isteyebilir. Kimse tapu sicilindeki bir kaydı bilmediğini ileri süremez." amir hükümleri karşısında, birer suretini ya da inceleyerek not almak istediği kayıtlara ilişkin parsellerin "babasına ait iken, kadastro çalışması sırasında yanlış bilgilendirilme sonucu bir başkası üzerine tescil edildiğini" iddia eden başvuru sahibinin 4721 sayılı Kanun çerçevesinde "ilgisini inanılır kıldığı" düşünüldüğünden, adı geçenin Bilgi Edinme Hakkı Kanunu çerçevesinde talep ettiği belgelere, onaylı suretlerinin verilerek ya da kayıtları inceleyip not alarak erişiminin sağlanması gerekir.(BEDK 10.09.2004 T. 2004/67 K.) 23

“4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 1020 nci maddesinin "Tapu sicili herkese açıktır. ilgisini inanılır kılan. herkes; tapu kütüğündeki ilgili sayfanın ve belgelerin tapu memuru önünde kendisine gösterilmesini veya bunların örneklerinin verilmesini isteyebilir." hükmü çerçevesinde, içerisinde mülkiyeti kendisine ait evin de bulunduğu ... Parsele ait Yönetim Planının onaylı bir suretini talep eden başvuru sahibine, talep ettiği belgenin tapu belgesi olmaması ancak tapu idaresinde muhafaza edilen belgelerden olması nedeniyle, başvuru sahiplerinden tapu belgeleri için müracaatta bulunanlara uygulanan "kimlik tespiti yapıldıktan sonra kendisinin bizzat ya da bu işlem için vekaletname ile yetki verdiği kişi vasıtasıyla elde etmesi" usulünün Yönetim Planı gibi belge talepleri için uygulanmaması, bu tür belgeler için yapılacak başvurularda 4982 sayılı Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'nun "Bilgi veya belgeye erişim" başlıklı 10 uncu maddesinde belirtilen yöntemlerle belgeye erişimin sağlanması, olayımızda ise talep edilen yönetim planının onaylı bir suretinin adı geçene posta ile gönderilmesi gerekir. (BEDK 25.10.2004 T. 2004/152 K.)24






1 Legal Hukuk Dergisi Şubat 2006 sayı 38 s.611
2 Legal Hukuk Dergisi Haziran 2005 sayı 41 s.2279
3 Legal Hukuk Dergisi Mart 2006 sayı 38 s.894-895
4 Legal Hukuk Dergisi Temmuz 2005 sayı 31 s.2615
5Legal Hukuk Dergisi Nisan 2005 sayı 28 s.1507-1508
6 Legal Hukuk Dergisi Ağustos 2005 sayı 32 s. 3070
7 Legal Hukuk Dergisi Ekim 2005 sayı 34 s.3849
8Legal Hukuk Dergisi Ağustos 2005 sayı 32 s.3069-3070
9Legal Hukuk Dergisi Şubat 2005 sayı 26 s.805
10 Legal Hukuk Dergisi Temmuz 2005 sayı 31 s.2613-2614
11 Legal Hukuk Dergisi Mayıs 2005 sayı 29 s.1937-1938
12 Legal Hukuk Dergisi Ağustos 2005 sayı 32 s.3071
13 Legal Hukuk Dergisi Kasım 2005 sayı 35 s.4143-4145
14 Legal Hukuk Dergisi Aralık 2005 sayı 36 s.4413
15 Legal Hukuk Dergisi Şubat 2005 sayı 26 s.806
16 Legal Hukuk Dergisi Mart 2005 sayı 27 s.1185
17 Legal Hukuk Dergisi Mart 2005 sayı 27 s.1186
18 Legal Hukuk Dergisi Nisan 2005 sayı 28 s.1505
19 Legal Hukuk Dergisi Temmuz 2005 sayı 31 s.2613-2614
20 Legal Hukuk Dergisi Ekim 2005 sayı 34 s.3850
21 Legal Hukuk Dergisi Şubat 2006 sayı 38 s.611
22 Legal Hukuk Dergisi Mayıs 2005 sayı 29 s.1939-1940
23 Legal Hukuk Dergisi Ocak 2005 sayı 25 s.269
24 Legal Hukuk Dergisi Ocak 2005 sayı 25 s.270



1
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Bilgi Edinme Ve Değerlendirme Kuruluna İtiraz" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Av.M.Lamih Çelik'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
21-08-2006 - 17:43
(6457 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 10 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 10 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
27918
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 1 saat 8 dakika 26 saniye önce.
* Ortalama Günde 4,32 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 21735, Kelime Sayısı : 2852, Boyut : 21,23 Kb.
* 2 kez yazdırıldı.
* 6 kez indirildi.
* Henüz yazarla iletişime geçen okuyucu yok.
* Makale No : 343
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,03958607 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.