Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Boşanmada Mal Rejimleri

Yazan : Av. Halil İbrahim Çelik [Yazarla İletişim]
Avukat

Makale Özeti
Türk Aile Hukuku Sistematiğinde yürürlükte olan malrejimleri hakkında genel bilgileri içerir.

MAL REJİMLERİ

Mal rejimleri evliliğin sona ermesinin en önemli ayrıntılarından biridir. Evlilik sadece manevi bağları, aile duygularını değil ekonomik açıdan da kadın ve erkeğin aynı ortak payda da hareket etmeleri anlamına gelmektedir. İşte kadın ve erkeğin aynı ekonomik ortaklıktan hareket eden bu eylemleri evliliğin sona ermesi ile eşler arasında belirli şartlar dahilinde paylaşılma yapılması anlamına gelmektedir. Bu paylaşılmanın şartları ve ayrıntıları da mal rejimleri ile belirlenmektedir.

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre eşler arasında uygulanma ihtimali olan 4 ayrı mal rejiminden bahsedilmektedir. Bu mal rejimleri; edinilmiş mallara katılma rejimi, mal ortaklığı, mal ayrılığı ve paylaşmalı mal ayrılığıdır. Eşler evlendikleri dönemde bu mal rejimlerinden birini seçmeye kanunen zorunlu tutulmuşlardır. Bu mal rejimleri arasında ayasal olarak kabul edilmiş olan ise edinilmiş mallara katılma rejimidir.

Eşler yukarıda belirttiğimiz mal rejimlerinden birini seçebilecekleri gibi mal rejimi sözleşmesi de yapabilirler. Mal rejimleri ile alakalı konu hakkında ayrıntılı bilgi vermeden önce mal rejimi sözleşmesinden bahsetmek istiyoruz.

MAL REJİMİ SÖZLEŞMESİ
Çiftlerin evlenmeden önce yahut sonra imzalayarak istedikleri mal rejimini seçtikleri yazılı sözleşmeye mal rejimi sözleşmesi adı verilmiştir. Eşler bu sözleşme ile kanunun belirlediği şartlar dahilinde istedikleri mal rejimi sözleşmesini seçebilir, kaldırabilir yahut değiştirebilirler. Sözleşme evlenme ehliyetine sahip olan ve ayırt etme gücüne sahip eşler arasında yapılır. Eşlerden bir küçük yahut kanun tarafından kısıtlı ise yasal temsilcisinin izni ve onayı ile mal rejimi sözleşmesini imzalayabilir.

Mal rejimi sözleşmesini yazılı ve noter onaylı yahut noter tarafından düzenleme şeklinde yapabilirler. Burada mal rejimi sözleşmesini taraflar kendi aralarında belirlerler ise evlenme akdi sırasında bildirmek zorundadırlar. Aksi halde yasal mal rejimini seçtikleri kabul edilir.

Noter tarafından düzenleme ile noter onayı arasında ki farktan da bahsetmekte fayda var. Noter tarafından düzenlenen mal rejimi sözleşmesinde sözleşmenin tamamı bizzat noter tarafından düzenlemektedir. Taraflar sözlü olarak notere taleplerini iletirler ve noter tarafından yazıya dökülür. Daha sonra bu beyan taraflarca imzalanır. Noter onaylı sözleşmede ise taraflar mal rejimi sözleşmelerini bizzat hazırlarlar ve imzaladıktan sonra imzalarını notere onaylatırlar. Geçerlilik açısından bu 3 düzenleme şeklinin de birbirinden herhangi bir farkı bulunmamaktadır.

Mal rejimlerinden ilk olarak eski medeni kanun döneminde yasal mal rejimi olan mal ayrılığı rejimini inceleyeceğiz.

1- MAL AYRILIĞI REJİMİ
4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu 2002 yılında yürürlüğe girmiştir.2002 yılından önce yürürlükte olan kanun döneminde eşler arasında ki yasal mal rejimi mal ayrılığın rejimidir. Bu rejim 2002 yılından önce evlenmiş bütün çiftlerin 2002 yılına kadar edindikleri bütün malların paylaşımı için işte bu mal rejimi uygulanır. 2002 yılından sonra edinilenlerde ise eğer seçilen spesifik bir mal rejimi yok ise edinilmiş mallara katılım rejiminin uygulanacağı yasa tarafından hükme bağlanmıştır.

Mal ayrılığı rejimini kanun özünde kadının mallarını koruyacağı bir rejim olarak düşünmüş ve bu minvalde kabul etmiştir. Bu rejim gereğince kadının ve erkeğin evlenmeden sonra edindikleri bütün malvarlıkları bizzat kendilerine aittirler. Eşlerin birbirlerinden olan malvarlıklarından bir hak iddia edebilmeleri için katkıda bulunduklarını ispat etmeleri gerekmektedir. İspat etmeleri halinde katkı payı alacağı ortaya çıkar ve katkıda bulundukları rakam doğrultusunda birbirlerinden hak iddia edebilirler.

Eşler mal ayrılığı rejimi ile kendi mal varlıklarını yönetme ve tasarrufta bulunma haklarına sahiptirler. Her eş kendi malının mülkiyetini korur. Hatta kanun gereğince kadın yahut erkek isterse mal varlıklarının yönetimini eşlerine bırakabilirler. Eğer yönetim eşlerden birine bırakılmış ise onun yaptığı tasarrufların hesabını soramayacağı kanun tarafından kabul edilmiştir.

Mal rejimi sözleşmesi sona erdiği anda tarafların birbirlerinden talep edecekleri tek husus katkı payı alacağıdır. Normal şartlarda kanun tarafından hükme bağlanmamış olan katkı payı alacağı Yargıtay Hukuk Genel Kurulu tarafından ortaya konmuştur. Katkı payı alacağı ile eşlerden biri diğer eşe ait bir malvarlığı değerinin ediniminde katkısı olduğu ispatlar ise katkı payı oranında bu malvarlığından hak iddia edebilme hakkına sahiptir. Ancak bu hakkın ortaya konması için eşin maddi kazanç elde ettiğini ispatlaması zorunlu tutulmuştur. Örnek vermek gerekirse ev hanımlığı yapan bir kadının bu emeği mal varlığının kazanılmasına katkı olarak kabul edilmemiştir. Katkı ancak somut maddi olgular ile ispatlanabilmektedir. Aksi durumda eşlerin birbirlerinin mallarından hak iddia etmeleri mümkün değildir.

2- PAYLAŞMALI MAL AYRILIĞI
Burada inceleyeceğimiz ikinci mal varlığı paylaşmalı mal ayrılığıdır. Paylaşmalı mal ayrılığı bizim hukuk sistemimize özgür bir mal rejimidir. Paylaşmalı mal ayrılığında da yine mal ayrılığından olduğu gibi eşlerden her biri kendine ait mal varlığı değeri üzerinde yönetim ve tasarruf hakkına sahiptir. Ancak eşlerin malvarlığı değerlerinden bir kısmının hangisine ait olduğu tam olarak tespit edilemiyorsa bu değer her ikisini paylı mülkiyetinde kabul edilir. Ayrıca bir mal varlığı değerinin kendisine ait olduğunu iddia eden eş bu iddiasını ispatla yükümlüdür.

Bu mal rejiminde her eş tasfiye sonunda diğer eşte bulunan mal varlığını değerini geri isteyebilir. Ayrıca eşlerin paylı mülkiyetinde olan bir malvarlığı değerinin kullanılmasında üstün yararı olduğunu iddia eden eş bu üstün yararı ispat ederse karşı tarafa payı oranında bir ödeme yaparak değeri kendi mülkiyetine geçirebilir. Örnek vermek gerekirse eşlerin paylı mülkiyetlerinde bir ev olduğunu kabul edelim. Kadın bu evin kendisine bırakılmasında üstün yararı olduğunu ispat edebilirse erkeğin payını ödeyerek evi alma hakkına sahiptir.

Paylaşmalı mal ayrılığı rejiminin mal ayrılığı rejiminden en büyük farkı aile özgülenen mallar kavramı gibi bir kavrama sahip olmasıdır. Evlilik birliğinin kurulmasından itibaren eşlerden biri veya her ikisi tarafından ailenin ortak kullanım ve yararlanmasına özgülenmiş olarak edindikleri yahut ailenin ekonomik geleceğini garanti almaya yönelik yatırımlar aileye özgü mal kavramı tanımına girer ve boşanma halinde eşler işte bu aileye özgür malları aralarında eşit olarak paylaşırlar. Görüleceği üzere burada spesifik bir tanımlamadan bahsedilmiştir. Aileye özgülenen mal varlığının her somut olaya göre farklı bir yorumu bulunmaktadır. Örneğin kimi aileler için bir araç ailenin ortak mal varlığı değer iken kimi aileler için her eşin kendisine ait bir aracı bulunmaktadır. İşte bu malvarlığı değeri boşanma sonunda eşler arasında eşit olarak paylaştırılır.

Bu mal rejiminde de eşlerden birinin diğerinin elde ettiğini bir mal varlığı değerine yaptığı katkıyı isteme hakkı bulunmaktadır.

Eşlerden birinin kötüniyetli hareket ederek sırf diğer eşin mal varlığı değerini azaltmak için aileye özgü malları elden çıkarma gibi bir yol izlerse mahkeme hakkaniyet ölçüsünde bu eşin diğerine tazminat ödemesine karar verebilir. Bu hususu da örneklendirirsek aileye özgü bir araba olduğunu kabul edelim ve boşanma arifesinde erkeğin bu arabayı satarak parasını kullandığını varsayalım. Her ne kadar artık ortada aileye özgülenen bir mal varlığı değerinden bahsedilmese de kötü niyetli bir davranış olmasından dolayı hakim erkeğin kadına bir tazminat ödemesine karar verebilir.

3- MAL ORTAKLIĞI
Mal ortaklığı rejiminde eşlerin malvarlıkları ortaklık malları ve kişisel malları olarak ikiye ayrılır. Ortaklık malları ailenin ortak malvarlığı değerlerini kişisel mallar ise eşlerden birinin kullanımına özgülenen mal varlığı değeri olarak tanımlanır.

Kanun ayrıca mal ortaklığını kendi içerisinde 3 ayırmıştır. Bu ayrım genel mal ortaklığı, edinilmiş mallarda ortaklık ve diğer mal ortaklığıdır. Genel mal ortaklığında eşler kişisel mal dışında kalan diğer bütün mallarda ortaktırlar. Edinilmiş mal ortaklığı ise eşlerin sadece edindikleri mallarda ortak olduklarını belirtmektedir. Diğer mal ortaklığı ise bu saydığımız iki ortaklık dışında spesifik bir ortaklık kurulması halinde uygulanmaktadır.

a- Kişisel Mallar
Kişisel mallar kanun gereğince 3 farklı şekilde belirlenebilir. Öncelikle eşler kendi aralarında yapacakları bir mal rejimi sözleşmesi ile kişisel malları belirleyebilirler. Bunun dışında 3. Kişilerin karşılıksız kazandırmaları ile kanun tarafından belirtilen mal varlığı değerleri de kişisel mallar arasında sayılmıştır. 3. Kişilerin karşılıksız kazandırmaları arasında miras hakkı gösterilebilir. Eşlerin mirastan gelen edimleri kişisel mal varlığı değerleri arasındadır.

b- Ortaklık Malları
Ortaklık mallarını belirtirken genel mal ortaklığının tanımını belirtmek istiyoruz. Zira en önemli uygulama genel mal ortaklığında ortaya çıkmaktadır. Eşlerin yukarıda belirttiğimiz kişisel malları dışında kalan diğer bütün mal varlığı değerleri ortaklık malları kapsamına girmektedir.

4- EDİNİLMİŞ MALLARA KATILMA REJİMİ
4721 Sayılı Medeni Kanun’un yasal mal rejimi olarak kabul ettiği rejim türü edinilmiş mallara katılma rejimidir. Bu mal rejimi Kanunun 218 ve devamı maddelerinde hükme bağlanmıştır.

Eşler evlendikleri anda herhangi bir malvarlığı rejimini seçmemiş oldukları takdirde otomatik olarak edinilmiş mallara katılma rejimini tabii olurlar. Bu hüküm 2002 yılından sonra evlenen bütün çiftler için bu şekilde uygulanmaktadır. 2002 yılından önce evlenen çiftlerde ise 2002 yılına kadar edindikleri mallarda mal ayrılığı rejimi 2002 yılından sonra edindikleri mallarda ise eğer seçtikleri bir mal rejimi yok ise edinilmiş mallara katılma rejimi uygulanır. Görüleceği üzere mal rejimleri arasında günümüz itibariyle en çok uygulama alanı bulan rejim edinilmiş mallara katılma rejimidir.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde her eşin mal varlığı kişisel malları ile edinilmiş mallarından oluşur. Öncelikle bu kavramları tanımlamakta fayda görüyoruz.

1- Edinilmiş Mallar
Her eşin mal rejiminin devamı süresince karşılığını vererek el ettiği mal varlığı değerine edilmiş mal adı verilmektedir. Edinilmiş malları evlilik birliği içerisinde eşler ortak malları olarak adlandırılabilir. Hangi malların edinilmiş mal olarak sayılacağı da açıkça belirtilmiştir. Buna göre;

* Eşlerin çalışmasının karşılığı olan edimler edinilmiş mallardandır. Burada eşlerin standart olarak aldıkları maaşları, kazançları, primleri örnek gösterilebilir. Yani eşlerin bedensel ya da fikri emeğine dayalı olarak kazandıkları para edinilmiş mal kapsamına girmektedir.

* Sosyal güvenlik veya sosyal yardım kurum ve kuruluşlarının veya personele yardım amacı ile kurulan sandık ve benzerlerinin yaptığı ödemelerde edinilmiş mallar kapsamındadır. Örnek olarak eşlerin yaşlılık, hastalık, sakatlık vb sebepler ile sosyal güvenlik kuruluşlarından aldıkları ödemeler edinilmiş mallar kapsamındadır.

* Çalışma gücünün kaybı nedeniyle ödenen tazminatlarda edinilmiş mallar kapsamındadır. Eşlerden birinin geçirdiği iş yahut trafik kazası nedeniyle karşı taraftan alacağı tazminatlarda edinilmiş mal kapsamındadır.

* Kişisel malların gelirleri de edinilmiş malların kapsamına alınmıştır. Kişisel malları aşağıda açıklayacağım için çok içeriğe girmeden bir örnek vermek istiyorum. Eşlerden birine kalan miras kişisel mal değerindedir. Bu mirasın bir ev olduğunu kabul edelim. İşte bu evden gelen kira geliri edinilmiş mal olarak kabul edilmektedir.

* Edinilmiş malların yerine geçen değerler de edinilmiş mal olarak kabul edilmiştir. Örneğin eşlerin edinilmiş mal olarak sahip oldukları bir araç olduğunu kabul edelim. Bu aracın satılması ile ortaya çıkan para bedeli eşlerin edinilmiş malı olarak kabul edilir.

2- Kişisel Mallar
Her eşin edinilmiş malları kapsamına girmeyen mal varlığı değerleri kişisel malları olarak adlandırılır. Kişisel malların neler olduğu yine kanun kapsamında sayılmıştır.

* Eşlerden birinin yalnız kişisel kullanımına giren eşyalar kişisel mallardandır. Eşlerin giysileri, spor malzemeleri, kişisel takıları kişisel mallar kapsamındadır. Ancak burada belirttiğimiz spor malzemeleri her iki eş tarafından da ortak kullanılabilecek malzemelerden ise bu halde kişisel mal sayılamaz. Bunlar dışında eşin cep telefonu, sigarası vb. ürünler de kişisel mal kapsamında girmektedir.

* Mal rejiminin başlangıcında eşlerden birine ait olan veya sonradan miras yahut karşılıksız kazandırma yoluyla elde edilen mal varlığı değerleri de kişisel mal kapsamına girmektedir. Burada görüleceği üzere kanun 3 ana başlık sıralamıştır. Bunlar rejim başlangıcında eşlerden birine ait olan, miras yoluyla kalan ve karşılıksız kazandırma ile elde edilen. Bu 3 ana başlıktan ilki rejim başlangıcında eşlerden birine ait olan mallardır. Yani evlenmeden önce eşlerden birine ait olan malvarlığı değer kişisel mal kapsamına girmektedir. Ayrıca eşe kalan miras payları da kişisel mal kapsamındadır. Bunun dışında bağışlama yolu ile eşe gelen karşılıksız kazandırmalar da kişisel mal kapsamında girmektedir.

* Manevi tazminat alacakları da yasa gereği kişisel mal kapsamında sayılmıştır. Örnek vermek gerekirse eşlerden biri kendisine hakaret edildiği gerekçesi ile 3. Şahsa dava açar ve dava neticesinde bir manevi tazminat kazanırsa bu kazandırma kişisel mal kapsamına girmektedir.

* Kişisel mallar yerine geçen değerler de kişisel mal kapsamına girmektedir.

Kaynak: http://www.halilibrahimcelik.av.tr/mal-rejimleri/
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Boşanmada Mal Rejimleri" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Av. Halil İbrahim Çelik'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
24-07-2015 - 12:20
(3160 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 1 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 1 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
4080
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 20 saat 26 dakika 28 saniye önce.
* Ortalama Günde 1,29 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 13790, Kelime Sayısı : 1715, Boyut : 13,47 Kb.
* 1 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1848
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,04220295 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.