Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Aktif Makale Yeni Hal Yasasına Göre “hal Hakem Heyeti”

Yazan : Av.M.Lamih Çelik [Yazarla İletişim]

YENİ HAL YASASINA GÖRE “HAL HAKEM HEYETİ”

Av.M.Lamih ÇELİK
Şanlıurfa Belediyesi Hukuk İşleri Müdürü


Yaş sebze ve meyvenin insan sağlığına uygun olarak tüketiciye sunulması, üretiminden tüketimine kadar tüm aşamalarda kayıt altına alınıp kalite ve standart açısından yeterli denetim ve kontrol sürecinden geçirilmesini gerektirir. Üreticilerin ve üretimin gelişmiş ülkelerdeki standartlara entegrasyonu, yaş sebze ve meyvenin hem iç, hem de dış piyasaların talep ettiği çeşit, kalite ve standartlara ulaşması, üreticiden tüketiciye ulaşan zincirdeki kayıt dışılığın ortadan kaldırılarak bu alanda oluşan vergi kaybının ve sektördeki kayıt dışılığın neden olduğu haksız rekabetin engellenmesi, bu süreçte gerekli kontrol ve denetimlerin yapılmasıyla mümkün olabilecektir.Uygulamada yeni Hal yasası bilinen 5957 sayılı Sebze ve Meyveler ile Yeterli Arz ve Talep Derinliği Bulunan Diğer Malların Ticaretinin Düzenlenmesi Hakkında Kanun[1] resmi gazetede yayınlandı ve yürürlüğe girdi. Bu yazımızda yeni hal yasasında düzenlenen hal hakem heyetine ilişkin düzenlemeleri ve 11 Temmuz 2012 Tarih ve 28350 Sayılı Resmî Gazete’de Yayınlanan[FONT='&#12498] Hal Hakem Heyeti Ve Toptancı Hal Konseyi Hakkında Yönetmelik hükümlerini Anlatacağız;[/font]

Kimlerden Oluşur?

İl merkezinde hal hakem heyeti oluşturulması zorunlu olup ilçe merkezlerinde ise ancak Sanayi ve Ticaret Bakanlığı gerekli görürse oluşturulabilir. İlçe merkezlerinde hakem heyeti kurulmasında, o yerdeki toptancı hali ve pazar yeri adedi, üretici ve meslek mensubu sayısı, işlem hacmi, uyuşmazlık sayısı ile bütçe imkânları gibi hususlar dikkate alınır.

İl hakem heyetinin yetki alanı il, ilçe hakem heyetinin yetki alanı ilçe sınırlarıdır. İlçe hakem heyetinin yetki alanı, bulunduğu il sınırları içindeki diğer ilçeleri kapsayacak şekilde il müdürlüğünün görüşü alınarak Bakanlıkça genişletilebilir veya daraltılabilir.

Heyetin başkanı sanayi ve ticaret il müdürü veya görevlendireceği bir personel olacaktır.[2]Heyetin diğer üyeleri ise, tarım il müdürlüğü, belediye, baro, ziraat odası, ilgili mühendis odası, ticaret ve sanayi odası ile esnaf ve sanatkârlar odaları birliği tarafından görevlendirilecek birer üye ve en fazla üyeye sahip tüketici örgütü[3] ile komisyoncu ve/veya tüccarların oluşturduğu dernekçe seçilecek birer temsilcinin katılımı ve o yerin mülki idare amirinin(Vali/Kaymakam) onayı ile oluşur. (m.10/2) Hal hakem heyetinin, o yerde ilgili kuruluşun bulunmamasından kaynaklanan noksan üyelikleri, Hakem heyetinin, o yerde ilgili kuruluşun bulunmamasından kaynaklanan noksan üyelikleri, ilgili kuruluş kurulana kadar il müdürlüğü veya kaymakamlığın yazılı talebi üzerine belediye encümenince resen doldurulur.(m.10/3)

Üyelerde aranacak şartlar nelerdir?

a) T.C. vatandaşı olmak,
b) Kamu haklarından mahrum bulunmamak,
c) 26/9/2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 53 üncü maddesinde belirtilen süreler geçmiş olsa bile; kasten işlenen bir suçtan dolayı bir yıl veya daha fazla süreyle hapis cezasına ya da affa uğramış olsa bile devletin güvenliğine karşı suçlar, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlar, zimmet, irtikâp, rüşvet, hırsızlık, dolandırıcılık, sahtecilik, güveni kötüye kullanma, hileli iflas, ihaleye fesat karıştırma, edimin ifasına fesat karıştırma, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama veya kaçakçılık suçlarından mahkûm olmamak,
ç) Askerlikle ilgisi bulunmamak, askerlik çağına gelmemiş bulunmak, askerlik çağına gelinmiş ise muvazzaf askerlik hizmetini yapmış yahut erteletmiş veya yedek sınıfa geçirilmiş olmak,
d) Görevini devamlı yapmasına engel olabilecek akıl hastalığı bulunmamak,
e) On sekiz yaşından küçük, altmış beş yaşından büyük olmamak,
f) En az ön lisans mezunu olmak.
(2) Ön lisans mezunu bulunamaması halinde, illerde en az lise, ilçelerde ise en az ilköğretim okulu veya denkliği Milli Eğitim Bakanlığınca kabul edilen eğitim kurumlarından birini bitirmiş olanlar da hakem heyeti üyesi olabilir.

Üyelerin görev süresi ve üyeliğin sona ermesi

Hakem heyeti üyelerinin görev süresi iki yıldır. Üyeler, aynı hakem heyetinde üst üste en fazla iki dönem görev yapabilir.

İstifa veya vefat eden, mazeretsiz olarak üst üste üç toplantıya ya da mazeretli veya mazeretsiz bir takvim yılında altı toplantıya katılmayanlar ile üye olma şartları taşımadığı veya sonradan kaybettiği anlaşılanların hakem heyeti üyeliği kendiliğinden sona erer.

Belediye encümenince resen görevlendirilenlerin üyeliği, ilgili kuruluşça yerine seçim veya görevlendirme yapıldığında kendiliğinden sona erer.
Üyeliği sona erenin yerine, hakem heyeti başkanı tarafından beş iş günü içinde ilgili yedek üye çağırılır.

Hangi uyuşmazlıklara bakabilir?

5957 sayılı kanununun uygulanmasından doğan ve uyuşmazlığın tarafı üreticiler ile meslek mensubu[4] veya her iki tarafı da meslek mensubu olması halinde uyuşmazlığı çözmeye hal hakem heyeti yetkilidir.(m.10/1) Toptancı hali yönetimi veya personelinin uygulamalarından veyahut toptancı hallerinin ve pazaryerlerinin yönetim ve işleyişinden kaynaklanan uyuşmazlıkları da çözmeye yetkilidir.(m.10/7)

Hal hakem heyeti bu kanunun 14.maddesinde yer alan idari para cezaları/faaliyetten men cezaları hakkındaki uyumazlıkları görüşemez. Para cezalarına itiraz merci 15 gün içinde Sulh ceza mahkemesi, faaliyetten men cezasına karşı ise 60 gün içinde idare mahkemesinde iptal davası açılabilir.(m.10/7)

Uyuşmazlığın değeri 50.000 TL nin altında ise taraflar hal hakem heyetlerine başvurmak zorundadır. Kişiler aralarında anlaşma yaparak hal hakem heyetinin yetkisine giren bir uyuşmazlığın özel hakem yoluyla çözüleceğine dair tahkim şartı koyamaz,koysa bile geçersizdir.[5]Kişi hal hakem heyetine başvurmadan doğrudan mahkemede dava açamaz.Dava açarsa mahkeme görevsizlik kararı vermelidir.[6] Kişi hal hakem heyetine başvurmadan doğrudan icra takibi yaparsa ve borçlu itiraz ederse itirazın iptali davasında mahkeme hal hakem heyetine başvurulmadığı gerekçesiyle davayı red etmelidir.[7]

Hal hakem heyetinin vereceği karara karşı taraflar 15 gün içinde heyetin bulunduğu yerdeki ticarî davalara bakmakla görevli asliye ticaret mahkemesine itiraz edebilir.(m.10/5) itirazda davalı kısmında hal hakem heyeti değil karşı tarafın adı yazılmalıdır.[8] İtiraz üzerine verilen asliye ticaret mahkemesinin kararı kesindir.(m.10/5) Avukatlık ücreti HMUK'nun 423/6 maddesine göre yargılama giderlerinden olup, bu kanunda vekalet ücreti alınmayacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Bu nedenle tarafların avukatı davaya girerse sonuca göre Ticaret mahkemesi karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarife'sine, göre. vekalet ücretine hükmetmesi gerekir.[9]

Uyuşmazlığın miktarı 50.000 TL’nin üstünde ise hal hakem heyetine başvurmak zorunda olmayıp isterse doğrudan Asliye ticaret mahkemesinde dava açabilir isterse tespit mahiyetinde olsun diye hal hakem heyetine başvurarak elde ettiği kararı delil olarak açacağı davada kullanabilir.(m.10/6)Zorunlu olmadığı halde hal hakem heyetine başvurulması halinde verilen karara karşı Ticaret mahkemesinde itiraz edilemez çünkü bu karar kesin nitelikte olmayıp infaz kabiliyeti de yoktur bu nedenle delil niteliği taşıyan kararın iptalinin istenmesinde hukuki yarar bulunmamaktadır.[10] Ticaret mahkemesi herhangi bir inceleme yapmadan salt hal hakem heyeti kararına dayanarak karar vermesi doğru değildir.

Hal Hakem Heyeti kararları mahkemelerde açılacak davalarda delil olabileceğine göre, bu kurula yapılan başvuru zamanaşımını keser.[11]

Hal hakem heyeti “mahkeme” niteliğinde midir?

Hal hakem heyetlerinin, yargı işlevi yerine getiren bir kurul olarak düzenlenmedikleri anlaşılmaktadır. Belli değerin altındaki uyuşmazlıklar için hal hakem heyetlerine başvurunun zorunlu olduğu ve heyetlerin vereceği kararların bağlayıcı nitelik taşıdığı belirtilmiş ise de, bu kararlara karşı onbeş günlük süre içinde ticaret mahkemelerine de itiraz edilebilecektir. Hal hakem heyetleri yargı yetkisine sahip olmamakla birlikte yasakoyucu, bu heyetlerin vermiş olduğu kararların yerine getirilmesi için etkili bir takip yolu olan ilamlı icra yolunu kabul etmiştir.
Anayasa'nın 9. maddesinde, yargı yetkisinin Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılacağı öngörülmüştür. Bu madde uyarınca, yapılacak yargılamanın kişiler yönünden gerçek bir güvence oluşturabilmesi için aranacak nitelikler de 36. maddede belirtilerek "Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz." denilmiştir. Anayasa'nın 141. maddesine göre davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılması yargının görevidir. Bu görevin ağır iş yükü altında yerine getirilmesi zorlaştıkça, uyuşmazlıkların çözümü için alternatif yöntemlerin yaşama geçirilmesi, yargıya ilişkin anayasal kuralların etkililiğinin sağlanması bakımından gerekli görülebilir. Bu nedenle, taraflara görevli ve yetkili mahkemeye başvurmadan önce belli değerin altındaki uyuşmazlığı kısa sürede çözmek üzere hal hakem heyetlerine başvurma yükümlülüğü getirilmiş, ancak bu aşamadan sonra kararı benimsemeyen tarafa yargı yolu açık tutulmuştur. Bu durumda dava ve itiraz hakları önlenmediğinden hak arama özgürlüğünün kısıtlandığından da söz edilemez.(Anayasa Mahkemesi E: 2006/78 K: 2008/84 T: 20.3.2008(RG: 1 Temmuz 2008- 26923)

“Yargı yetkisini Türk Milleti adına kullanacak olan bir merciin mahkeme olarak kabul edilmesi için kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi ve yargılama usullerinin yasayla düzenlenmesi, karar organlarının hakimlerden teşekkül etmesi, yargılama tekniklerini uygulayarak ve genelde dava yolu ile uyuşmazlıkları ve anlaşmazlıkları çözümlemekle görevli olması, görev yapan üyelerin atanmalarının, hak ve ödevlerinin, emekliye ayrılmalarının, Anayasa'nın öngördüğü mahkemelerin bağımsızlığı ve hakim teminatı esaslarına göre düzenlenmiş olması ve Anayasa'da sayılan ve başında bir yüksek mahkemenin bulunduğu yargı düzenlerinden birinde yer alması gereklidir.
Hal Hakem Heyeti,hakimlerden oluşmadığından mahkeme niteliği taşımamaktadır. Mahkeme sıfatı olmadığından inceleme yaparken bir kuralın anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla Anayasa Mahkemesine başvuramaz.”[12]

Kararları nasıl icraya konulacaktır?

Hal hakem heyetinin 50.000 TL nin altındaki uyuşmazlıklara ilişkin kararı ilam hükmünde olup ilamlı icra yoluyla takibi yapılır. Hal hakem heyeti kararının icraya konulabilmesi için kesinleşmiş olması şartı aranmaz. Borçlu asliye ticaret mahkemesinden icranın tedbir yoluyla durdurulmasını talep edip bu yönde bir karar almadıkça icra işlemleri durmaz.

Toptancı hallerinde faaliyet gösterenlerden, belediye meclisince belirlenen miktarda nakit, banka teminat mektubu, Hazine bonosu, Devlet tahvili, hisse senedi, gayrimenkul rehni, sigorta teminatı ve nakde çevrilebilir diğer kıymetler teminat olarak alınır. (m.12/1)

Teslim alınan malların cinslerine, doğal özelliklerine, standartlarına ve hijyenik şartlara göre özenle korunmaması veya toptancı halinden satın alınan malların bozuk ya da sıhhî olmaması nedeniyle meydana gelen zararlar ile süresi içinde üreticiye ödenmeyen mal bedelleri, ilgililerin talebi üzerine hal hakem heyeti veya mahkeme kararıyla verilen teminattan kesilerek ödenir. Teminattan karşılanamayan kısım genel hükümlere göre tahsil olunur. (m.12/2)

Çalışma usulü nasıl olacaktır?

Hal hakem heyeti kendisine bir konu intikal ettiğinde konuyu incelemek üzere bir raportör görevlendirilir.[13](m.10/4)Raportör, uyuşmazlığa ilişkin konularla sınırlı olmak kaydıyla, ilgili kişi veya kuruluşlardan yazıyla bilgi ve belge isteyebilir.(m.10/8) Buna göre belediyeden de bilgi ve belge talep edilmesi halinde verilmesi zorunludur.
Raportör raporunu hazırladıktan sonra heyete sunar.

Toplantılar, her ayın birinci ve on altıncı gününde yapılır. Bu günlerin resmi tatil günlerine rastlaması durumunda toplantı, takip eden ilk iş günü yapılır. Gündemde görüşülecek uyuşmazlık konusu bulunmadığı takdirde toplantı yapılmaz. Hakem heyeti başkanının çağrısı üzerine olağanüstü toplantı yapılabilir. Bu durumda, toplantı tarihi iki gün önceden üyelere yazılı olarak bildirilir. Toplantılar, illerde il müdürlüğü, ilçelerde ise kaymakamlık binasında veya hakem heyetine tahsis edilen uygun bir yerde yapılır.
Heyet bir ayda en fazla 2 toplantı yapmalı, eğer bir ayda ikiden fazla toplantı yapar ve karar alırsa aldığı karar geçerlidir ancak toplantı için huzur hakkı alamaz.(m.10/11)Hal hakem heyeti üyelerine ve raportörlere katıldıkları her toplantı için 1.500 x 0,066187 (memur aylık katsayısı) = 99 TL tutarında ödeme yapılacaktır. Bir ayda kaç toplantı yapılırsa yapılsın en fazla iki toplantı için ücret ödenecektir.(m.10/11)
Hal hakem heyetleri üyelerine ve raportörlere yapılacak huzur hakkı ödemelerine ilişkin giderler Sanayi ve Ticaret bakanlığının bütçesine konulacak ödenekten karşılanır.(m.15/3)
Hal hakem heyeti, en az altı üye ile toplanır ve katılanların yarısından bir fazlasının oyu ile karar alır. Oyların eşitliği durumunda başkanın bulunduğu taraf çoğunluk sayılır. Çekimser oy kullanılamaz.(m.10/9) Üye olabilecek kuruluşlar yoksa encümen resen üye atamak zorunda olduğundan 6 üye şartını sağlamak görevi belediye encümenine düşmektedir.(m.10/3)
Hal hakem heyeti üyeleri, münhasıran kendileri, eşleri, ikinci derece dâhil kan veya kayın hısımları ve evlatlıkları ile bunların ortak veya üyesi oldukları tüzel kişilerin ilgili işlerinin görüşüldüğü toplantılara katılamaz. (m.10/10)

Hal hakem heyetinin Karar defteri

Hakem heyeti toplantıları için bir karar defteri tutulur. Bu defter, kullanılmaya başlanmadan önce sayfa numaraları verilmek ve kaç sayfadan ibaret olduğu belirtilmek suretiyle illerde il müdürü, ilçelerde kaymakamca onaylanır. Karar defterinin her sayfası mühürlenerek hakem heyeti başkanınca paraflanır ve bu defter başkanca muhafaza edilir.

Hakem heyeti toplantılarına ve toplantılarda alınan kararlara her yıl (1) numaradan başlamak üzere yıl sonuna kadar teselsül eden numaralar verilir.

Toplantıda alınan kararlar, en az iki nüsha olarak düzenlenen tutanakla tespit edilir. Bu nüshalardan biri dosyasında muhafaza edilir, diğeri ise karar defterinin sayfalarına ayrı ayrı yapıştırılarak il müdürlüğü veya kaymakamlık mührü ile köşelerinden mühürlenir. Tutanaklar, toplantıya katılan üyeler tarafından imzalanır. İmza işlemi, isimlerin bulunduğu sayfanın imzalanması ve diğer sayfaların paraflanması suretiyle yapılır.

Karar tutanaklarının her sayfasına toplantı tarihi ve numarası yazılır. Ayrıca, alınan kararlara ilişkin oy sayısı ve varsa ret oyu veren üyelerin muhalefet şerhi de belirtilir. Bu tutanaklarda, istemin özeti, yapılan inceleme ve alınan kararlar ile dayanılan mevzuat hükümleri ve delillere de yer verilir.

Kararlara ilişkin bilgiler sisteme aktarılır. Kararlara ilişkin Bakanlıkça uygun görülen bilgiler, uygun vasıtalarla ilan edilebileceği gibi, sistem üzerinden herkes tarafından da incelenebilir.

Karar defteri süresiz, karar tutanaklarının bir örneği ile kararlara ilişkin ekler beş yıl süreyle muhafaza edilir ve bunlar idari ve adlî mercilerin talepleri dışında hizmet binası dışına çıkarılamaz. Diğer mevzuatla daha uzun bir süre belirlenmesi halinde bu sürelere uyulur.




Dipnotlar
[1] Resmi Gazete: 26 Mart 2010 - Sayı: 27533

[2] Eğer o yerde sanayi ve ticaret il müdürlüğü yoksa hal hakem heyetinin başkanı mülki amir veya görevlendireceği bir kamu görevlisi olacaktır.(m.10/3)

[3] Eğer o yerde Tüketici örgütü yoksa tüketim kooperatiflerinin göstereceği bir üye katılacaktır.(m.10/3)

[4] m.2/ ı) Meslek mensubu: Malların ticaretiyle iştigal eden ilgili meslek odalarına kayıtlı kişileri,
f) Komisyoncu: Malların toptan satışı amacıyla kendi adına ve başkası hesabına komisyon esası üzerinden çalışan meslek mensuplarını,
p) Tüccar: Malların toptan satışı amacıyla kendi adına ve hesabına çalışan meslek mensuplarını,

[5] Yargıtay 13. HD E. 2008/6195 K. 2008/12026 T. 20.10.2008

[6] Yargıtay 4. HD E. 2007/15118 K. 2008/445 T. 23.1.2008

[7] Yargıtay 13. HD E. 2004/13486 K. 2005/1775 T. 8.2.2005

[8] Yargıtay 13. HD E. 2004/13645 K. 2005/1235 T. 2.2.2005

[9] Yargıtay 13. HD E. 2007/15957 K. 2008/5726 T. 28.2.2008

[10] Yargıtay 13. HD E. 2009/6007 K. 2010/50 T. 14.1.2010

[11] Yargıtay 13. HD E. 2002/1534 K. 2002/4099 T. 15.4.2002 -13. HD E. 2002/2063 K. 2002/3990 T. 11.4.2002


[12] (Anayasa Mahkemesi E: 2007/53 K: 2007/61 T: 31.5.2007 Resmi Gazete: 27 Aralık 2007-26739)

[13] M.10/12 Hal hakem heyeti üyeleri ile raportörlerinin, 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun 48 inci maddesinin birinci fıkrasının (A) bendinin (1), (4), (5), (6) ve (7) numaralı alt bentlerindeki şartları taşıması zorunludur.
Bu makaleden kısa alıntı yapmak için alıntı yapılan yazıya aşağıdaki ibare eklenmelidir :

"Yeni Hal Yasasına Göre “hal Hakem Heyeti”" başlıklı makalenin tüm hakları yazarı Av.M.Lamih Çelik'e aittir ve makale, yazarı tarafından Türk Hukuk Sitesi (http://www.turkhukuksitesi.com) kütüphanesinde yayınlanmıştır.

Bu ibare eklenmek şartıyla, makaleden Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa uygun kısa alıntılar yapılabilir, ancak yazarının izni olmaksızın makalenin tamamı başka bir mecraya kopyalanamaz veya başka yerde yayınlanamaz.


[Yazıcıya Gönderin] [Bilgisayarınıza İndirin][Arkadaşa Gönderin] [Yazarla İletişim]
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
» Makale Bilgileri
Tarih
26-07-2012 - 16:17
(4288 gün önce)
Yeni Makale Gönderin!
Değerlendirme
Şu ana dek 6 okuyucu bu makaleyi değerlendirdi : 6 okuyucu (100%) makaleyi yararlı bulurken, 0 okuyucu (0%) yararlı bulmadı.
Okuyucu
7636
Bu Makaleyi Şu An Okuyanlar (1) :  
* Son okunma 4 saat 30 dakika 23 saniye önce.
* Ortalama Günde 1,78 okuyucu.
* Karakter Sayısı : 29022, Kelime Sayısı : 2571, Boyut : 28,34 Kb.
* 10 kez yazdırıldı.
* 6 kez indirildi.
* 2 okur yazarla iletişim kurdu.
* Makale No : 1495
Yorumlar : 0
Bu makaleye henüz okuyucu yorumu eklenmedi. İlk siz yorumlayın!
Makalelerde Arayın
» Çok Tartışılan Makaleler
» En Beğenilen Makaleler
» Çok Okunan Makaleler
» En Yeni Makaleler
THS Sunucusu bu sayfayı 0,12461805 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.