Öncelikle şahsınızda tüm bayanların anneler gününü kutluyorum. Ailenin Korunması Hakkındaki kanun, eksikliklerine rağmen, çağdaş ve ülkemizdeki birçok sorunu çözecek mahiyette bir yasadır. Tüm hukukçuların bu yasayı iyi bilmesi ve yeri, zamanı geldiğinde yasanın uygulanırlığını görmeyi beklemesi gerekir. Titiz çalışmanızdan dolayı tebrik ve teşekkür ederim.

Sayın Meslektaşım bu makaleniz için teşekkür eder, kadın hakları alanında sizi örnek aldığımı gururla belirtirim. Nice faydalı çalışmalarda buluşmak dileğiyle, tebrik ederim.

Yasa koyucudan baslayarak konu hakkinda gorus bildiren herkez surekli olarak siddet goren kadinin korunmasindan bahsediyor. Peki ya yasanin suistimal edilmesi sonucu magdur olan erkekler icin ne yapmayi dusunuyorsunuz.
Evliligimin 2. gununde esimin hakaret ve kufurlerine maruz kaldim , karsilik vermemek icin evi terk etmek zorunda kaldim . Ancak eve dondukten birkac gun sonra avukatinin yonlendirmesi sonucu esimin hicbir delil , sahit veya tibbi bulguya dayanmayan tarafimdan darp edildigi yolundaki yalan beyani sonucu 4320 nolu maddeye gore hakkimda 6 ay uzaklastirma cezasi verildigini tebellug ettim . 2 gunluk evliligimi kurtarmak adina sadece hakkimda isnat edilen suclamayi kabul etmedigimi beyan etmekle yetindim . Ancak kadini korumak adina hicbir delile dayanmadan aleyhimde verilen bu karar kafamin uzerinde demoklesin kilici gibi sallanirken evliligim ancak 52 gun surebildi . Hukukun temel ilkesine tamamen aykiri olarak ustelik te hicbir maddi delile dayanmaksizin kendimi savunma hakkim cignenilerek verilen bu karar kadini savunmak adina bir yuvanin daha kurulma asamasinda yiklimasina sebep oldugu yetmiyormus gibi su anda biryandan bosanma davamiz surerken diger yandan TCK 53/1 den yargilaniyorum .
Kadinin ezilmesine en az kadinlar kadar karsiyim , ancak kadini korumak adina suistimale bu kadar acik yasa koyarak erkeklerin magdur edilmesi de ayni derecede engellenmelidir.

Saygilarimla